(6-19)-20 Ocak 2020
———"Bu aralar hiç bizimle vakit geçirmiyorsun Yağmur." diyen anneme şirince gülümsedim.
"Anneciğim..." dedim uzatarak. "1 hafta sonra döneceğim zaten. Diğer 1 hafta boyunca sizinle olacağım, söz."
"İyi bari, babana söyleyeyim de izin alsın. Birlikte bir yerlere gideriz."
"Süper olur." deyip annemin yanağından öptüm. "Benim artık çıkmam gerekiyor."
"Dikkatli gidin. Vardığınızda haber ver mutlaka."
Annemin tembihlerinden sonra valizimi alıp evden çıktığımda Efkan'ın arabası kapıdaydı.
Yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk yapacağımız için herkes çift olarak ayrı ayrı gitmek istemişti.
"Selam." dedim valizi yerleştirdikten sonra arabaya bindiğimde.
"Selam."
Minik sohbetlerle yola çıktığımızda bir süre sonra müzik açtım.
Bazen bana gelir gider
Seni dert etmeler
Seni rüyalarımda hapsetmeler
Yıldızların hırsızları mı var
Tutamam, tutamam
Hep yeni bir gün doğarNakarat kısmı geldiğinde şarkıya eşlik ettim.
Başka bir evrende
En güzel halinle
Sen hayata karış
Ben daha da biteceğimEfkan viteste duran elini uzatıp sol elimi tuttuğunda gülümseyerek ona baktım.
Kırgınım kendime
Üşüyorum gölgende
Henüz bilmesen de
Belki bir gün gideceğimEfkan'a doğru dönüp başımı koltuğa yasladım.
Hiç gerek yok daha fazlasına
Zamanı tutmaya
Fezaya uçmaya
Geride kaldılar (geride kaldılar)
Geride kaldı o günler
Sen varken taptığım kasvetli şehirlerTelefonumda kamerayı açıp havaya kaldırdığımda ikimizin güzel bir fotoğrafını çektikten sonra bir de şarkıyı söylerken video çektim ve paylaştım.
Başka bir evrende
En güzel halinle
Sen hayata karış
Ben daha da biteceğimKırgınım kendime
Üşüyorum gölgende
Henüz bilmesen de
Belki bir gün gideceğim*****
"Ee ne yapıyoruz şimdi?" diye sordu Ekin.
"Bence bütün gün burada oturabiliriz." dedi ve Caner'in göğsüne biraz daha sokuldu Hayal. "Çünkü hava çok soğuk."
Berkanların evinin salonunda şömineyi yakmıştık ve hepimiz bir yerlere kurulmuştuk.
"Hadi ya canlanın biraz." dedi Nisan ayağa kalkıp. "Kayak mı yapsak?"
"Süper fikir." dedi Cansu.
"Gidelim mi?" diye sordu yanımda oturan Efkan.
"Gitmek istiyor musun?" diye sorduğumda aramızdaki diyaloğu sadece ikimiz duyuyorduk.
"Sen istiyorsan gidelim." Kafamı iki yana salladım.
"Şu an istemiyorum."
"Tamam o zaman, burada otururuz. Hem şömine de yanıyor." deyip kolunu omzuma sardı.
"Siz gelmiyor musunuz?" diye sordu Ekin.
"Hayır. Siz takılın." dedim Efkan'ın omzuna başımı yaslayıp.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRİFT
Roman pour AdolescentsGirift: İç içe geçmiş, birbirine dolanmış. ~~~~~ Ben Yağmur, Yağmur Avaz. Bu okulda okuyan çoğu öğrencinin de olduğu gibi; yüksek gelirli bir ailenin, tek, çocuğuyum. Babam Türkiye'de ve hatta yurt dışındaki birkaç ülkede oldukça tanınan bir cerrah...