''Evet, dediğim gibi işte. Çok güzel pasta ve kahve çeşitleri yaparım. Soğuk içeceklerde de iyiyim ayrıca. Tarifini benim bulduğum çilekli soğuk bir içeceğim var, beğeneceğinize eminim'' Jungkook ve saz arkadaşlarının sesli bir şekilde çalışma yaptıkları boş kafe'de Joohyuk'un sevgilisi Chungha ile oturmuş yapabileceği şeyleri konuşuyorduk
''Anlaştık o zaman, maaş da sana uygunsa'' aşağı yukarı salladı başını hızlıca
''Evet gayet uygun, teşekkür ederim'' gülümsedikten sonra yanına koyduğu çantasını sırtına taktı
''Ancak okuduğum için, yarı zamanlı çalışmam gerekiyor'' dedi utangaçça
''Tabii ki, Joohyuk da öyle zaten'' dediğimde oturduğu sandalyeden kalktı. Ben de kalktım onunla beraber
''Birazdan dersim başlayacak, numaram var zaten sizde'' kafamı salladıktan sonra kısa bir şekilde vedalaşmıştık ve çıkıp gitmişti. Doğum günümden sonra Gangnam'da bir kafe satın aldığını söylemişti Jungkook.
Euphoria için.
Aradan geçen günlerden sonra Jungkook boş bir gününde grubuyla beraber ses sistemi kurmaya gelmişti. Hepsinin boş olduğu günlerde burada çıkacaklardı, Jungkook'un hayali tam da buydu
''Sıkıldım'' dedim beni duyabileceği bir ses tonuyla. Kafe'nin içi neredeyse Daegu'daki kafeyle aynıydı ve yabancılık çekmemiştim
''Ayarladık neredeyse, gideriz birazdan'' şişirdiğim yanaklarımdaki havayı dışarı üflemiş ve Dowoon ve Wonpil'in garip tartışmalarını izlemeye başlamıştım. Onları severdim, bana Jungkook'un en iyi arkadaşlarının aksine hiç kötü davranmamışlardı
''Sen öde lan hesabı bana ne?'' Dowoon sinirle konuştuğunda Wonpil gözlerini devirdi. Belki de ona hyung demeliydim
''Arkadaşım, geçen ben ödedim diye Jungkook öküz gibi yedi. ödemem ben'' gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım
''Sizinle gelip hesabı sana kilitlemeyi çok isterdim canım ancak dışarıda yemeyi sevmiyoruz biz, eve gideriz'' Jungkook kafasını gitarından kaldırmadan konuştuğunda onları izlemeye devam ettim
''İyi bak Jungkook açı da gelmiyor hazır. Sen öde işte'' Dowoon sırıttığında Wonpil hyung gözlerini devirdi
''İkimiz gideceksek niye dışarıda yiyoruz. Evde ramen yeriz'' ev arkadaşı olan bu ikisinden mantıklı olan biri varsa o da kesinlikle Wonpil hyung'du
''Bize gelsenize, evde yemek var. Yeriz beraber'' konuşmamla üçü de bana döndü
''Ne alaka ya?'' Jungkook sitemle konuştuğunda onu umursamadan arkadaşlarına bakmaya devam ettim
''Jungkook bizi pek istemiyor gibi'' dedi Wonpil hyung kaşlarını kaldırmış Jungkook'a bakarken tekrar konuştu
''Size gelmemiz için çok güzel bir sebep. Gidelim ve Jungkook'u delirtelim'' Jungkook kafasını iki yana salladıktan sonra yaptığı işe geri döndü
''Jimin'lerin düğünde de çalacak mısınız?'' dedim aklıma Jungkook ve benim düğünüm gelirken. Bizim düğünümüzde çok eğlenmiş ve bir şeyler çalıp durmuşlardı. Jimin burada değildi çünkü çok yakında olacak düğünlerini planlıyorlardı.
''Kesin bir şey ortada henüz'' Dowoon bagetlerini bırakmış ve oturduğu yerden kalkmıştı
''Ne zaman gidiyoruz size? Çok açım ben?'' Sorduğu soruyla Wonpil hyung'la ben de kalkmıştık