kırk dördüncü bölüm

6.8K 414 26
                                    


''Telefonunu niye açmıyorsun lan sen? Nereye gittin sabahın köründe'' yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkarken bir yandan da on beşinci aramada telefonunu açan Jungkook'a bağırıyordum, geçen gecenin görüntüleri beynimde yankılandı bir anda 

Bu banyo oldukça terbiyesiz şeylere şahit olmuştu

''Güzelim bir sakin ol önce'' dedi gevşek gevşek. 

Gözümü devirmekle yetindim. Hoseok ve Yugyeom'un yaşadığı garip olayların üzerinden bir haftadan biraz az bir vakit geçmişti. Yugyeom'un söylediğine göre Hoseok ona dans kursunda büyük bir çekimle çekilmiş ve bana daha önce hiç böyle şeyler hissetmediğini anlamıştı.

Benim için hava hoştu. Eh, zaten buna en çok sevinen de Jungkook olmuştu. Hoseok Yugyeom'a bana olan masumane sevgisini bir anda bitiremeyeceğini net bir şekilde anlatmıştı ve Yugyeom da onu umursamamıştı.

Onunla bir ilişki içinde olmak istiyor gibi değildi, ta ki biz onları Jimin'lerin evinde basana kadar.

En yakın arkadaşımı o şekilde görmek, ıy. Umarım bir daha görmezdim.

Hiç de masum olmayan öpücüklerini başım ağrıdığı için misafir odalarına giren Jungkook ve ben yanlışlıkla bölmüş olmuş ve küçük dilimizi yutmuş bir halde olduğumuz yerde kala kalmıştık.

Tabii ki kendine ilk gelen Jungkook olmuş ve onlarla dalga geçmişti. Eh, ona hak vermesem de-çünkü dalga geçmesi yanlıştı-gerçekten biraz komiklerdi. Yugyeom bana onunla arasında kesinlikle bir şey olmayacağını binlerce kez söylemişti ve ben de 'tamam' demiştim. Ne diyebilirdim ki?

''Taehyung?'' dedi benden ses gelmeyince Jungkook

''Duymuyor musun sen beni?'' gerçekten de duymamıştım

''Dalmışım Kookie'' sevimli çıkardığım sesimle iç geçirdi.

Bir de bu vardı, sabah su içmek için kalkmıştım ve bum, Jungkook evde değildi

''Yarın düğün var ya sevgilim, dün gece de konuşmuştuk bunu. Hani ben erkenden gidecek ve seni uyandırmayacaktım'' kaşlarımı çattım sinirle

Bir kere bu konuşma öyle olmamıştı

''Dün bunları söyleyen sendin Jungkook, ben de sana beni mutlaka uyandır demiştim'' gergin kıkırtısı kulağıma doldu

''Tüh ben onu unutmuşum'' o görmese de kafamı iki yana salladım.

Jimin ve Yoongi'nin şehrin dışında ve yarın olacak düğünleri için Jungkook, Seokjin ve Hoseok bugünden gidecekti, Jungkook'tan duyduğuma göre Namjoon bugün bir davaya katılması gerektiği için akşam orada olacaktı. 

Bense yarın gayet normal bir misafir olduğum için Bay ve Bayan Jeon ile beraber düğün saatine yakın yola çıkacaktım.

Jungkook'un arkadaşları onun için gerçekten değerliydi. Yani, sonuçta kimse bir başkası için sabahın beşinde kalkıp bir yere gitmezdi

''Sinir ediyorsun beni, aldın mı her şeyini?'' dedim banyodan çıkıp odaya girerek

''Aldım sevgilim, niye sinir oluyorsun? Ben gayet iyiyim, her şeyim yanımda'' şişirdiğim yanaklarımdaki havaya dışarıya verdim

''İyi o zaman, orada nerede kalacaktınız?'' Yatağın üzerine oturup ardından da yatar pozisyona geçtim.

Sabahın körü be saat daha, uykum var.

after you | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin