Yugyeom annesinin zoruyla hiç de haz etmediği kuzeni olan Jungkook'la buluşacaktı ancak o cehennemin içine tek başına gidemeyeceği için Jungkook'a 'bir arkadaşım da gelecek sorun olmaz değil mi?' diye mesaj atmıştı. Jungkook ise kendi de arkadaşlarını çağırdığı için sorun olmadığını söylemişti. Yugeyom'u sevmiyordu. Velet kuzeni, sadece tek bir arkadaşa sahipti ve teyzesi ile annesi buna üzülüyordu. Annesi, belki Yugyeom'la iyi anlaşırsınız diye ikna etmeye çalışmıştı Jungkook'u. Jungkook bunun asla gerçekleşmeyeceğine emindi.
Buluşma yerine gelen Jungkook, kendinden bir yaş büyük olan Jimin, iki yaş büyük olan Hoseok ve Namjoon, üç yaş büyük Yoongi ve en büyükleri Seokjin ile çok iyi anlaşıyordu. Beraber büyüğü bu insanlar onun hayatının her anında yanındaydı. Arkadaşları Jungkook'tan önce gelmiş gülüşerek bir şey konuşuyorlardı. Jungkook gülümseyerek oturdu Yoongi'nin yanında
''teşekkür ederim geldiğiniz için ya, biraz sıkıntılı olacak ama garip kuzenim ve garip arkadaşını biraz idare etmemiz gerekecek'' arkadaşları gülerken Jungkook da gülmüştü. Kafenin kapısı açıldığında, Yugyeom ve arkasından da saçlarını henüz yeni maviye boyamış Taehyung girdi. Yugyeom Jungkook'un oturduğu masaya ilerlerken Taehyung, hiç kimseyi tanımadığı bu yeni ortama girerken oldukça gergindi. Kalabalık yerlerden ve yeni insanlarla tanışmaktan hoşlanmazdı ancak uzun yıllar sonra gerçekten iyi anlaşabildiği biriyle tanışmıştı Taehyung ve en iyi arkadaşının kalbini kıramazdı.
Masanın tam önüne geldiklerinde Taehyung bakışlarını istemsizce Jungkook'un üzerinde sabitledi. Bu yakışıklı çocuğun ileride kocası olacağından bir haberdi. Jungkook ise taehyung'a ilk görüşte aşık olmuştu ancak o gün Taehyung'a ilk görüşte aşık olan bir diğer kişi de Hoseok'tu.
Hoseok ve Jungkook birbirinden habersizce aşık olmuşlardı mavi saçlı çocuğa. Jungkook o mavi saçlı çocukla evlenmiş, Hoseok ise aşkını kalbine gömmek zorunda kalmıştı.