3.3

14.8K 1.8K 1.8K
                                    

Biraz yan shiplerin arasını yapmak için uğraşıcam. Minho ve jisung şu an birlikte olmadığı için moment gelmiyor biliyorum ama üzülmeyin lütfen dmsmdmsmd

__________________

Yatağında ters tarafa dönüp elinde tuttuğu kumanda ile boşu boşuna çalışan televizyonu kapattı Jeongin. Kumandayı yatağın içinde rastgele bir yere bıraktı ve sessizliğe ve huzura gömülen odayı dinledi

Derin bir iç çekerken yumduğu gözlerini yavaşça araladı. Karşısındaki soğuk ve beyaz duvara boş gözlerle baktı

Ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve çaresizlik içini kemiriyordu. Yaşam enerjisi çekilmiş gibi hissediyordu

Telefonu çalmaya başlayınca en başta tepki vermedi. Kaç gündür arkadaşları onu arıyordu zaten. Açmayacağını anlayınca geri kapatıyorlardı hemen

Ama bu sefer öyle olmadı. Telefon uzun uzun çalmaya devam edince bıkkın bir surat ile başını yastığından kaldırdı Jeongin. Arayanın Seungmin olduğunu fark edince telefona uzandı. Sesinin normal çıkmasına özen gönderdi

"Efendim?"

"Buluşalım mı?"

Yatağında doğrulup ayaklarını aşağıya uzattı. Tek elini yatağa yaslayıp destek alırken "Hemen mi?" diye sordu

"Müsaitsen evet"

Ensesini kaşırken "Olur" dedi Jeongin. Nerede buluşacaklarını öğrenip telefonu kapattı. Telefonu yatağın üstüne fırlatıp soyunmaya başladı. Üstüne beyaz tişörtü ve siyah ceketini geçirip dalgalı saçlarını elleriyle düzeltti. Kendine gelmek için yüzünü yıkadıktan sonra cüzdanını ve telefonunu alıp evden çıktı

Seungmin'in bahsettiği parka gitmek 20 dakikasını almıştı ama sevgilisinin onu gülümseyerek beklediğini görünce bilinçsizce güldü. Yanına ulaştığı an Jeongin'e kocaman sarıldı Seungmin

Birlikte banka geçerken "Ne zamandır görüşmüyoruz" dedi Seungmin. Başıyla onaylayıp "Aynen" dedi Jeongin. İyi hissetmediği için kimseyle konuşmuyordu şu sıralar ama Seungmin bir istisnaydı tabiki

Jeongin'in pek canlı olmayan tepkisini görünce kolunu onun koluna yaslayıp yavaşça itti "N'oldu?"

Gülmeye başlarken "Hiçbir şey" dedi Jeongin "Aradığında yeni uyanmıştım. Uyku sersemi gibiyim hala"

Jeongin'in gözlerine bakarken "Șu andan bahsetmiyorum" dedi Seungmin. Bir anda ciddileșmiști "Iyi değilsin ve günlerdir seni görmüyorum. Bir şey mi oldu?"

Başını sallayıp "Hayır" dedi Jeongin "Minho Hyung olmayınca pek etrafta dolanmıyorum. Sen de çağırmayınca evde oturdum"

Boş gözlerle Jeongin'e baktıktan sonra önüne döndü Seungmin. Parkta koşturan minik çocuklara dikti gözlerini

"Neden yalan söylüyorsun Jeongin?"

Kaşları çatılırken "Söylemiyorum" dedi o da. Tekrar göz teması kurduklarında Seungmin aşırı mesafeli veya sinirini bastırmaya çalışıyor gibi görünüyordu

"Seni takip ediyordum Jeongin. Yarışlara gittiğini biliyorum"

Ağzı aralanıp bakışları yere düşerken ağzında bir şeyler geveledi. Jeongin'in utançtan başını eğișini izledi Seungmin

"Özür dilerim...."

İç çekip etrafına bakındı. Bacak bacak üstüne atarken "Birkaç hafta önce ne olduğunu da biliyorum" dedi Seungmin. Jeongin'in yerdeki gözlerini büyümüş halde Seungmin ile buluşmuştu bu sefer

Go Live [Minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin