On 8: Nazlı sen benim...

17 7 0
                                    

Eve gelir gelmez. Tüm ev sakinlerinin gözü üzerimdeydi. Yayılmış bir şekilde oturan Barış ın arkadaşları beni görünce toparlandılar. Aralarından Barış tan biraz kısa dalgalı kumral saçlı kahverengi gözlü birisi önce bana bakıp sonra da Barış a bakıp sırıtarak

"Barış kanka biz seni ekmek alıp gelecek diye biliyorduk. Ama sen bakıyorum da markete başka şeyler de bulmuşsun." dediği sırada çocuğa espirisinin komik olmadığını belirterek

"Bende Nazlı tanıştığıma memnun oldum şey..."

"Emre ben Nazlı kız" Diyince samimi biri olduğunu anlamıştım.

"Evet Emre sen gurubun en kötü şaka yapanı  olmalısın.  Ama sempatiksin tuttum seni." Dediğim an Barış bana şaşkın bir şekilde bakarak

"Nazlı eminmisin. Genelde kimse Emre yi sempatik bulmaz aksine desempatik bulurlar." Deyince evdeki herkes gülmeye başladı.  Emre de

"Aşk olsun size komik mi şimdi bu? Ne var yani kız beni sevmiş olamaz mı?" Diyince gülmeyi bırakarak

"Tamam yeter gülmeyin." Dediğim sırada Barış ın bir diğer arkadaşı bana bakıp

"Bende  Berke Nazlı tanıştığıma memnun oldum." Berke esmer kumral saçlı yeşil gözlü bir çocuktu. Onun bana uzattığı eli tutup

"Bende tanıştığıma memnun oldum Berke." Ve sıra Bulutta ydı. Buluta bakıp

"Biz zaten tanışıyoruz seninle ama ben Nazlı." Bulut bana bakıp

"Evet Emre bu gurubun en kötü şakacısı ve sen de  bu gurubun en kötü yalancısısın." Bulut a kendimden emin bir şekilde bakarak

"Sende bu gurubun yargı dağıtanı olmalısın." Dememle birlikte Emre ooooo tarzında şeyler yaptı. O an fark ettim ki beni çoktan  aralarına almışlardı. Onlara bakarak

"İyi de sizin guruptan olacağımı nereden çıkardınız." Diyince Berke gülerek bana baktı ve

"Nazlı biz kolay kolay bu eve kimseyi sokmayız. Soksakta ya aramıza alırız ya da beş dakika geçmeden evden gider , o kişi ve şuan altıncı dakikaya girdik. Ve sen hala bu evdesin. Demek ki artık bizdensin." Ağzım açık bir şekilde Berke ye bakarak

"Gerçekten mi?" Dedim. Berkede bana bakarak

" Hayır tabiki seni kandırdım. Siz marketteyken Barış la mesajlaştık. Bıçak çeken adamdan ve senin yanımızda kalacağından falan bahsetti. Yani bir insan bu evde beş dakikadan fazla kalınca bizlerden olmuyor." Dedikten sonra. Ellerimle Berke yi alkışladım şaka yaparken ciddi olabildiği için. Ve  onlara bakarak

"Sizi çözebildim galiba Bulut bu gurubun yargı dağıtanı. Emre en kötü şakacısı, Berke ciddi ama küstah olanı ve ... ve Barış ta... En koruyucu olanı ve güvenilir de diye bilirim." Barış bana gülümseyerek baktığında Emre söze girdi ve

"Ama Nazlı bende güvenilirimdir. Mesela bana sırlarını falan anlatabilirsin." Diyince oradan Berke atladı ve

"Nazlı sen bunu dinleyip sırlarını falan anlatma bi bakmışsın tüm dünya senin sırlarını konuşuyor." Dediğinde bizi bir gülme tuttu anlatamam. Barış bana bakıp

"Eee sen hepimize gurubun şusu busu dedin. Sıra bizde. O zaman burada seni en iyi tanıyan ben olduğum için ben söyleyeceğim. Sen bu gurubun kırmızı ananasısın." Barış ın bunu söylemesine şaşırmıştım. Galiba bilekliğimden etkilenmiş olmalıydı. Ne de olsa ona garip garip şeyler hissettiriyordu. Barış açıklama yapma hissi duyunca

"Ben bilekliğin öyle diye dedim. Yüz ifadene bakılırsa beğenmedin istersen değiştirebiliriz." Başımı bir o yana bir bu yana sallayarak

"Hayır böyle kalabilir sorun değil."

Sonrasında Barış  bana evi gezdirdi. En sonunda Barış ın odasına girdiğimizde odada çoğunluk rengin siyah ve beyaz olduğunu fark ettim. O an aklıma gelen soruyla Barış ın o mavi gözlerine bakarak

"Farkındamısın, şu aralar yardıma ihtiyacım olduğunda beni hep sen kurtarıyorsun. Önce havalimanında yere kapaklanmaktan , bar daki sapıktan ve sonra bir kaç serseriden kurtardın beni. Ailem korudu normalde beni kazalardan belalardan. Düşündüm de sen bana ailemin yokluğunu aratmıyorsun Barış. Ben senin yanındayken kendimi çok güçlü hissediyorum( sana iki yıldır platonik aşık bir kız olarak) arkadaş olarak."
Dediğim sırada Barış  ondan çevirip odaya doğru tuttuğum yüzümü kendine doğru tutarak

"Nazlı sen benim... benim kameramanımsın ve ben daha önce bir kameramanımın yüzüne dokunup böyle anlamlı bir konuşmaya şahit olmadım. Çünkü sen benim ilk kız kameramanımsın Nazlı. Hadi şimdi duygusallığı bırakta söyle burada bizimle yaşamayı kabul ediyor musun? En azından okulun açılıncaya ve ben yeni bir kameraman buluncaya dek." Deyince gülümseyerek başımı salladım ve

"Tamam  annemlere iş bulduğumu söylerim ve okulum açılıncaya denk burada sizinle kalırım. İpek e de söylerim o da İstanbul a bensiz döner.

KIRMIZI ANANASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin