19.Bölüm

798 89 98
                                    



Güneşin keskin parlaklığı yüzüne vurduğunda sabah olduğunu anlamıştı. Uykusunu yarıda bırakıp uyanmak istemiyordu. Bu yüzden suratını duvara doğru dönüp güneşin gelişini engelledi. Geçen akşam Jin ile yaptığı konuşmadan sonra sonunda rahat bir uyku çekebilmişti. Uzun süredir olmasını istediği şeyler için uğraşıyor, yorgun düşüyordu. Üstüne bir de karşılığını alamayınca her bakımdan huzursuz oluyordu.

Rahat bir uyku çekmesinin en büyük sebebi ise Jin'den aldığı öpücüktü. Jin, Taehyung'u tekrar kendi isteğiyle öpmüştü. Aldığı tatlı öpücük aklına geldiğinde yarı uykulu suratında bir gülümseme belirdi. Bir an önce kalkıp Jin'i görmek istiyordu. Aralarında şu an bir şey olmasa da, bir kapı aralandığını düşünüyordu. Normalde uykusundan ayrılıp hayata karışmaya yorgun olan Taehyung, içindeki, heyecan yüzünden enerjisini bir anda toplayıp hemen yatağından fırladı.

Uzun süredir yapmadığı şeyleri yapıyordu. Erkenden kalkıp, kendine kahvaltı hazırladı. Uzun süredir yemek yemeyi bile unutmuştu. Bu sabah ise aşırı iştahlıydı. Kahvaltısını ettikten sonra, uzunca bir süre okula gitmek için ne giyeceğini düşündü. Jin'e karşı iyi gözükmek istiyordu. Böylece onu kendine daha çok çekebilirdi.

Aynanın karşısında belli belirsiz ıslıklardan melodi oluşturmaya başladıı. Normalde çok giymediği kırmızı bir gömleği seçti. Esmer teni kızgın güneşin etkisiyle iyice kavrulmuştu bu yüzden kırmızı gömleği üstünde bayağı güzel duruyordu. Daha sonra saçlarını düzeltti ve iki bileğine de bir sürü bileklik taktı. En sonunda aynaya kocaman gülümsedi ve "Şimdi oldu." diyerek hazırlanmasını bitirdi.

Evden çıkmak için hazırlanırken telefonuna bildirim sesi geldi. Hemen telefonunu alıp açtığında Jinden bir mesaj geldiğini gördü. Mesajda sadece "Günaydın Taehyung." yazıyordu. Mesajı görünce Taehyung'un suratındaki gülümseme iyice büyüdü. Basit bir günaydın mesajı olsa bile Taehyung için çok anlamlıydı. Biraz bekledikten sonra cevap yazmaya karar verdi.

"Günaydın Jin."

"Bugün okula gelecek misin?"

Taehyung, Jin'den her mesaj aldığında istemsiz sırıtıyor ve kalbi küt küt atıyordu. Bir anda küçük bir çocuğa dönüşmüştü. Evden çıktıktan sonra bu halini tamamen geride bırakacağı için şimdi kimse görmezken içinden nasıl geliyorsa öyle davranıyordu. Çok fazla düşünmeden cevabını verdi.
"Evet geleceğim. Neden sordun?" Mesajı attıktan neredeyse beş saniye sonra telefonu tekrar titredi.

"Okula beraber gidelim mi diye soracaktım."
Taehyung hiç düşünmeden teklifi kabul etti. Ne kadar istekli olsa da bunu yansıtmamak için ciddi cevaplar veriyordu.
"Olur. Şimdi evden çıkıyorum, haberleşiriz."

***

Haberleştikten sonra buluşmak için karar verdiklere yere ilk gelen Taehyung olmuştu. Heyecanla Jin'in gelmesini bekliyordu. Jin'in gelmesini beklerken yerinde duramıyor, sürekli ileri geri volta atıyordu. Belki kendileri hakkında bir şeyler konuşabilirlerdi. Açıkcası Jinden buluşma teklifi aldığında aklına ilk gelen şey bu olmuştu. Kavuran güneşin altında beklerken uzaktan Jin'in ona doğru yürüdüğünü gördü. Gittikçe kendisine yaklaşan Jin'i görünce eli ayağına dolandı. Göz teması kurmaktan utandığı için etrafa bakıyordu. Jin de yavaş yavaş Taehyung'a yaklaşırken yere bakıyordu. Yaşadıkları onca şeyden sonra artık eskisi gibi olmak onlar için zordu. Sanki ilk defa tanışmış gibi utanıyor, birbirlerinden çekiniyorlardı. En sonunda Jin, Taehyung'un yanına vardığında gülümsedi. Taehyung ise mimiklerine söz geçiremediği için ne yapacağını bilmiyordu.

Eternal Sunshine | TAEJİN/VJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin