Bölüme geçmeden önce şunu söylemek istiyorum.
Sizi seviyorum, sizi çok seviyorum sizde beni sevin olur mu?---
"G-geliyorum!"
"Benim için gel bebeğim."
Jungkook'un sesi kulaklarına yarım yamalak ulaştığında gözlerini kapatmış yaşadığı zevki başını arkaya atarak çıkarmıştı.
Boşalmasının sonuna yaklaştığı sırada gözlerini yavaşça açıp buğulanmış gözleri arasından bakmıştı karşısında diz çöken gence.
Her haliyle Yoongi'yi kendisine çekmeyi, etkilmeyi çok iyi başarıyordu. Şu an önünde dizlerinin üstünde bir şekilde durmuş, ağzı açık ve dili dışardayken Yoongi bu görüntüsüne bile tekrardan sertleşebileceğini hissetmişti. Jeon Jungkook bu dünyadaki en seksi insan olabilirdi.Nefes nefese kalmıştı, gerdiği belini tuvaletin sırt kısmına dayamıştı. Soluklanıp nefesini kontrol altına almaya çalışıyorken hala penisini yavaş bir ritimle çeken gence bakmıştı ve hala penisünden çıkan son menileri ağzına kabul edişini. Bunu gülümseyerek yapması ve yaparken gözlerini Yoongi'den ayırmaması büyük olanı delirtecekti.
Büyüğünün penisinden, dışarı çıkardığı diline kabul ettiği son menilerden sonra dilini ağzının içine göndermiş ve Yoongi'nin boşalmasından beri yüzünden silemediği gülüşüyle yutmuştu ağzındaki sıcak sıvıyı.
"Delirtiyorsun beni." Demişti elinin tekini Jungkook'un ensesine atıp kendine çekerken.
Yaşadığı zevkten ötürü kuruyan ağzını ve dudaklarını Jungkook'un ıslak ağzı ve dudaklarına bırakmıştı.
Sesli bir öpüşmeye çektiğinde Jungkook'u, onun azğından kendi tadını almıştı ve bu Yoongi için en seksi şey olabilirdi.İkisinin de nefesi daha düzene girmediğinden kısa tutmuşlardı öpüşmeyi ve ilk ayrılan genç çocuk oğlan olmuştu.
Ensesindeki soğuk parmaklar saç diplerine masaj yaparken Jungkook kemikli parmaklarını büyüğünün yüzüne atmış pürüzsüz yanakları okşarken fısıltı şeklinde konuşmuştu Yoongi'nin dudağına doğru."Şimdi de sen beni delirteceksin."
Sözlerinden sonra ellerini Yoongi'nin beline yerleştirmişti Jungkook ve belinin iki yanından tutarak çevik bir şekilde tuvaletin üzerinden kaldırıp kendisi oturmuş büyüğünü de kendi yerine bırakmıştı.
"Pantolonumu giymeme müsaade etseydin en azından."
Pantolonu ve iç çamaşırı ayak bileklerine kadar inmişti ve şu an dizleri tuvaletin fayansına doğrudan temas ettiği için rahatsız hissetmişti Yoongi. Fakat biliyordu ki vakitleri kısıtlıydı kendisi de bir an önce Jungkook'u tatmin etmeli ve çıkmalılardı buradan.
Ellerini çoktan gencin kemerine attığında saçına yerleşen elleri hissetmişti. Başını kaldırıp Jungkook'a baktığında şişen dudaklarını araladığını görmüştü konuşmak için.
"Hızlı ol kocan seni merak edip gelmeden boşalt beni."
Saçındaki ellerden biri kısa bir süreliğine çenesine inmişti.
"Yani kısacası ağzının marifetlerini sergile bebeğim."
Gencin söylediklerine karşı sözlü bir cevap vermeyip sadece başını sallamıştı. Kemerini ve fermuarını açtığı pantolonu Jungkook'un iç çamaşırıyla birlikte hızlıca aşağı indirdiğinde serbest kalan erkekliğine bakmıştı Jungkook'un.
Sertleşmiş ve normal halinden biraz fazla kalınlaşmıştı.
Yoongi bir an onu küçük ağzına alamayacağını düşünse de daha birkaç gün önce bunu yaptığını hatırlamıştı.
Namjoon'la üç yıla gelen evlilikleri boyunca bunu kocasına sayılı kez yapmışken daha şimdiden karşısındaki gence ikincisini yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Betrayal
RandomKim Namjoon çok sevmişti, Min Yoongi'de sevmişti. Kim Namjoon çok değer vermişti, Min Yoongi'de değer vermişti. Kim Namjoon çok sadık kalmıştı, Min Yoongi birazcık sadık kalmıştı. Kim Namjoon hiç aldatmamıştı, Min Yoongi'yse çok aldatmıştı... Namg...