Betrayal

22- Kaybedilen İnsanlar

Gipsy Kings - Amor mio
Dinlemenizi tavsiye ederim.

"Aradığında toplantıya girmem gerekiyordu."

"Sorun değil."

"Buraya gelmen iyi oldu ama, keşke yemeğe de gelseydin."

Konuşulanlar kulağına bir uğultu gibi geliyordu söylenen ve konuşulan hiçbir şeyi anlamıyor dinlemiyordu bile. Hoseok geldiğinden beri içindeki korkusu hat safhadaydı şu an arkadaşının eşiyle olan konuşmasını kalbi binbeşyüz atarken işitiyordu sadece.

Soğuk terler döküyordu, parmak uçları karıncalanıyordu. Hoseok ağzını her açtığında herşeyi söyleyeceği korkusu dört bir yanını sarıyordu Yoongi'nin.

İki aydır Jungkook'tan aldığı zevki bir günde geri ödemiş gibiydi çünkü korkusu baştan aşağı tüm bedenini sarmıştı tıpkı Jungkook'un verdiği zevk gibi. Aldığı zevkin diyeti miydi bu korku?

Geldiğinden beri bir kez bile bakmamıştı Yoongi'ye Hoseok sanki gözlerine bakarsa tekrardan o anları hatırlardı bu midesine hiç iyi gelmiyordu. Üniversite çıkışı arkadaşının eşini arayıp herşeyi telefonda söyleyecekti ama planladığı gibi olmamıştı.

Namjoon telefonda meşgul olduğunu söylemiş ve eve davet etmişti Hoseok'a itiraz etmesi için zaman bile tanımadan aramayı sonlandırmıştı.

Gelmişti Hoseok şu an arkadaşı ve arkadaşının eşi karşısında oturuyordu. Hakikati Namjoon'dan saklamayıp söylemeli ve buradan gitmeliydi. Ama yapamıyordu, planladığı gibi olmuyordu hiçbir şey arkadaşıyla göz göze gelmese bile ne kadar korktuğunu tedirgin olduğunu hissedebiliyordu.
Beyaz yüzü daha da solgunlaşmış beti benzi atmıştı. Madem bu kadar korkuyordu Namjoon'u kaybetmekten neden aldatmıştı onu?

Neden devam ettirmişti o iğrenç şeyi uzunca bir süre?
Çok merak ediyordu ama sormayacaktı hiçbir zaman Yoongi'ye. Çünkü bugün boğazı kuruyana kadar ona bağırırken Yoongi'nin yüzünde sadece utanma ifadesi görmüştü en ufak bir pişmanlık sezmemişti.

Yoongi'yi yıllardır tanıyordu pişman olmadığını biliyordu, ki zaten pişman olduğuna dair birşey de söylememişti. O sadece iki taraftan aldığı ilgiyi, sevgiyi ve zevki kaybetmek istemiyordu. O çok alçalmış, çok acizleşmişti.

"Bana birşey söyleyecektin telefonda."

Koltuğun kenarını sıkıp karşısındaki arkadaşına bakmıştı Yoongi. Buraya söylemek için gelmişti zaten neden uzatıyordu ki neden söyleyip bitirmiyordu herşeyi hala anlamış değildi.

"Ben,"

Ağzından çıkacak sözler sadece Yoongi ve Namjoon'un hayatını değil birçok kişinin hayatını etkileyecekti. Gerçekleri söylediğinde bir evlilik bitecek bu evlilikle birbirine bağlanan ailelerde etkilenecekti.

Yoongi'nin anne ve babasını aklına getirmişti Hoseok tek çocukları olan Yoongi'yi ne kadar çok sevip güvendiklerini biliyordu. Onu büyütmek ve bir yerlere getirmek için ne kadar uğraştıklarını da biliyordu, aşık olup evlendiğinde annesinin ne kadar sevinçli olduğuna bizzat kendi gözleriyle şahit olmuştu. Şimdi teyzesi yerine koyduğu kadının gözlerindeki üzüntüye, kedere kendisi mi neden olacaktı? Yoongi'nin Namjoon'u aldattığını söyleyip herşeyin sonunu kendisi mi getirecekti?

Namjoon'un yıkılışına Hoseok mu neden olacaktı?
Yoongi'yi hiçbir zaman kabul etmeyen her fırsatta onun bi hatasını bulmak ve onu kötülemek isteyen Namjoon'un annesi bayan Kim'e kendisi mi malzeme verecekti?

Karşısında korkudan beti benzi atmış arkadaşının hayatını kendi elleriyle mi mahvedecekti?

Konuşursa, gerçeği söylerse eğer bu düşündüklerinin hepsi gerçekleşirdi belki ama hiçbirinde kendisi suçlu olmazdı. İhaneti yapan Yoongi ve Jungkook'tu. Gerçekleri söylemesi Hoseok'u suçlu yapmaz, yaşanacak bütün kötü şeylerin sebebi yapmazdı.