"O ne hakla benim misafirime vurabilir! Beni rezil etti!"
Sinirden odanın etrafında dört dönerken abim dizini sallayarak bana bakıyordu.
"O seni rahatsız ediyor sanmış, kurtarmak istemiş. Ayrıca zaten rahatsız da olmuşsun. Sen gerizekalı falan mısın?!"
"Ama ona ne! Ben ona haddini bildirecektim. O neden karışıyor?"
"Sen şımarığın tekisin. Bir daha o çocukla görüşmeyeceksin." diye kızdığında çaresizlikle yatağıma oturdum.
"Ama-"
"Kes sesini. Zayn seni korumaya çalışmış, teşekkür edeceğine neler söylüyorsun."
"Benim korunmaya ihtiyacım yok."
"Sana o çocukla görüşmeyi keseceksin diyorum. Konu kapandı."
"Zaten o iş bitti. Bir daha yüzünü bile görmek istemiyorum." dedim kollarımı birbirine bağlayıp. Ben oturuyorken abim tepemde dönüp durmaya başladı.
"Bir de Zayn'e bağırıyorsun utanmadan. Ben olsaydım da onu tavuk gibi yolardım. Benim yapacağımı yapmış..Rezil velet. Davet edildiği yerde çıkardığı rezilliğe bak!"
O kendi kendine kızıp söylenirken başımı eğdim.
"Tamam."
"Bir daha onu senin etrafında görmeyeceğim Summer. Çok ciddiyim."
"Ya tamam dedim."
"Zayn'e de ayıp ettin. Sabah git özür dile."
Omuz silktim. "Summer-"
"Hayır abi dilemeyeceğim. Ne olursa olsun o da saygısızlık etti."
Sinirle göz devirdi ve kapıyı açtı.
"Annem senin salak olman için özellikle uğraşmış olmalı!" dedi ve kapıyı çarpıp gitti.
Ben de ayağımı yere vurup kendimi sırt üstü yatağa attım.
+
Sırt çantamı masanın üstüne atıp sandalyeye oturdum. Dersin başlamasına on beş dakika vardı ve o süre içinde uyuyabilirdim.
"Summeer!!"
Huzurlu huzurlu uyurken birden bağırışma sesiyle gözlerimi açtım. Başımı sıradan kaldırıp gelene baktım.
"Jess niye deli gibi bağırıyorsun!" dedim sinirle.
Yanıma oturdu ve çantasını arkaya asıp gülümseyerek bana döndü.
"Naber?"
"İyilik sen?"
"İyiyim."
O ders kitaplarını çıkarırken şaşkınlıkla ona baktım. "Sabah sabah bu ne enerji?"
Mutlu mutlu gülmeye devam ederken göz devirdim.
"Aşık mı oldun yine?" diye sordum alayla.
"Dalga geçme Summer! Bu seferki çok ciddi."
Güldüm ve bütün vücudumu ona doğru çevirdim. "Anlat bakalım kimmiş?"
"Tanıyorsun aslında. Abinin arkadaşı varya. Hani geçen gün okul çıkışına geldi.."
"Zayn'den mi bahsediyorsun!"
"Evet! Bütün haftasonu onu düşündüm Summer. Hiç aklımdan çıkmadı." dedi hayranlıkla.
"Yok artık Jessica."
"Gerçekten. Abinin doğum gününde de tam beş kere bana baktı!!" dedi heyecanla.
Biraz..Sinirlenmiştim. Ama sebebini gerçekten bilmiyordum. Sadece..Neyse.
"Ne olmuş yani baktıysa. Herkes herkese bakıyor?!"
"Ama öyle değil..Ah Summer..Galiba aşık oluyorum.."
Ciddiyetimi bozup güldüm.
"Bence bu sadece bir heves olarak kalsın."
"Niye böyle söylüyorsun?"
"Kalbin kırılsın istemiyorum Jess. Bir kere kocaman bir yaş farkı var. Boşuna hayal kurma."
"Yedi yaş hiçte çok değil!"
Derin bir nefes bırakıp önüme döndüm.
"Summer..Onu görmek istiyorum." dedi üzüntüyle.
"Ee?"
"Bana yardım edebilirsin."
"Saçmalama."
"Lütfeen..Bir kerecik görsem?"
"Sadece iki kere görüp hiç konuşmadığın birine nasıl böyle duygular hissedebiliyorsun?
"Aşk işte.." dedi ve başı sıraya düştü.
Güldüm ve iç çekip cama döndüm.
"Beni onunla buluşturur musun?"
"Hayır."
"Neden?"
"Çünkü onunla kavga ettik."
"Ne! Ne zaman?! Neden anlatmıyorsun?!"
"Fırsat olmadı."
"Hadii.."
"Sen gittikten sonra Martin'i geçirmek için bahçeye çıktık. Bana garip bir şekilde yakın davradı. Nasıl desem temas etmeye çalıştı ve hatta öpmeye kalktı! Ben de onu iterken Zayn geldi ve onu dövdü."
"Yok artık."
"Yaa..Öyle işte. Aptal herif. Nasıl saldırdı. Bir de çok içkiliydi."
"Ah Zayn..Tam bir kahramanmış desene." dedi Jess hayranlıkla.
Sinirle ona baktım. "Terbiyesizliğin adı kahramanlık mı oldu.."
Bana göz devirdi ve kolumu dürttü. "Ee sonra?"
"Sonra abim ayırdı. Öyle işte."
"Martin?"
"Şeytan görsün onun yüzünü. Bir daha asla onunla konuşmayacağım. Benim için bu ilişki başlamadan bitti."
"Hani çok seviyordun?"
"Artık sevmiyorum. Çok kaba biriymiş."
Biz konuşmaya devam ederken ders zili çalmıştı. Böylelikle sustuk.
+++
ŞİMDİ OKUDUĞUN
summer🍒malik [tamamlandı]
Fanfiction"Evde kalmalıydım, kendi başıma daha iyiydim. Sana merhaba dediğimde her şeyin bittiğini biliyordum."