19.Bölüm: "YERALTI"

901 694 240
                                    

Merhaba papatyalarım:) Uzun zamandır bölüm gelmediği için kusura bakmayınn:( Olaylara artık giriş yapıyoruz...

Keyifli okumalar♡

Multideki müzikle dinleyebilirsiniz.

------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Gece korkularımızın evidir."

Azat ile konuştuktan sonra ne ara onların evine geldim bilmiyordum. Saat gecenin bilmem kaçı olması bile umrumda değildi. Evden gizlice kaçmış ve buraya gelmiştim. Bora, Bade, ben ve Azat. Korkuyu iliklerime kadar hissediyordum ve mantıklı düşünemiyordum. Daha birkaç saat önce şakalaştığım, gülüştüğüm ve sarılarak veda ettiğim çocuk nereye kaybolmuştu?

"Onu bulmalıyız." Uzun süredir odada oluşan sessizliği Bora bozmuştu. Tüm gözler ona dönmüş devam etmesini istiyorduk. Evet, onu bulmalıydık fakat nasıl?

"Abi neden benim yanıma geleceğini söyler de kaybolur aklım almıyor." Azat'ın sitemkar sesiyle iyice kötü olmuştum.

"Evine gittiniz mi?" Hasta yatağından kalkıp gelen Bade uzandığı yerden soru yöneltmişti.

"Bora'yla beraber ilk gittiğimiz yerdi. Annesine 'Ben Azat'larda kalıyorum bugün merak etmeyin' diye mesaj atmış. Neden gelmedi o zaman? Neden?!" Azat sinirle saçlarını karıştırarak bir sağa bir sola yürüyordu. Bora ise tekli koltuğa oturmuş yanan ateşi seyrediyordu.

"Acaba yeraltı-"

"Bade!" İkisi birden bağırınca yerimde zıplamıştım. Bade'nin de benden kalır yanı yoktu. Gözleri dolmuştu belli ki onları ilk kez kendisine karşı bu kadar sert görüyordu.

"Ne var Azat?! Bora?! Söylesenize olamaz mı?" Yerinden yaralı karnını bir eliyle tutarak kalkmıştı ve onların karşısına dikilmişti. Burada ne dönüyordu?

"Olamaz!" Bora sinirle ona bakmıştı.

"Olabilir!" Bade'nin de siniri yükselmişti.

"Abi Bade haklı olamaz mı?" Azat'ın endişeli sesiyle iyice korkmuştum. Yeraltı da neydi?

"Onlar bize bulaşamazlar Azat! Biliyorlar ki birimize bir şey olsun canlarına okuruz!" Bade yapmacık bir şekilde gülümseyip "Nerede o zaman kardeşim?" Dedi. Bora birkaç dakika sadece ona bakıp sinirle yüzünü sıvazladı. Bana dönünce ondan ilk defa bu kadar korkmuştum. Çok kötü ve sinirli bakıyordu.

"Ece bize neler olduğunu anlat. Batu'nun o mesajı aldığı an ne yapıyordunuz?" Sesini bana karşı sakin tutmasıyla ağzım açık kalmıştı. Sonra biraz düşünüp neler yaptığımızı anlatmaya başladım.

"...Sonra Batu'nun telefonuna mesaj geldi. Okurken yüzü değişmiş ve sinirli gibi görünüyordu fakat bunu bize yansıtmadı. Yerinden hızla kalkıp 'Azat beni çağırıyor gitmeliyim' dedi. Buse de evine gideceğini söyleyince eşlik edebileceğini söyledi ve Buse ile beraber gittiler." Üçü de pür dikkat beni izleyince utana sıkıla anlatmıştım.

Okyanus Karası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin