Herkese selaam.. 👋🏻💋Diğer bebeğime sezon finali verdiğim için buralara uğramamıştım anacak IM BACK kkkkk ✌🏻 Bölümleri böyle düzensiz ve saçma bir şekilde partlara böldüğümün farkındayım ancak bölümler için aklımda tasarladığım olayları yazdığımda çool uzun olduğunu görüyorum. Evet, farkındayım fazla ayrıntılı ve iç dünyada geçenleri yazıyorum ancak halledeceğim jhklhh törpülemeye çalışıyorum bu huyumu.
Lütfen sizde yazım tarzımla ilgili görüşlerinizi bana bildirin. ❣️
1. bölümün son kısmıdır. Keyifli okumalar... Oy vermeden ve Yorum yapmadan geçmeyin lütfen.
Dünya Karaca.. 🖤
...
Vücudum; soğuktan mı, bedenimi istila eden fazla alkolden mi yoksa az önce yaşadığım gerilimden mi olduğunu anlamadığım bir şekilde tir tir titriyordu.
Etrafa rastgele dağılmış ayaktaki kalabalığa çarpa çarpa ilerledim. Kapıyı titreyen ellerimle ittirip boş tuvalete girdim. Temiz küçük alanda kimse yoktu. Geniş beyaz lavabonun önüne geçtim ve ışıklandırmanın yansıdığı aynadan yansımama baktım.
Öylesine ensemden tutturduğum ve kısa bir süre önce biçimsizce kestiğim kahverengi saçlarım gevşek tokadan kurtulmuş dağınıkça yüzümü gölgeliyordu. Gri mavi gözlerim ortamın loş ışığından kaynaklı daha koyu bir mavi gibi duruyordu ve etrafı hafiften kızarmış kılcal damarlarla çevriliydi. Bakışlarım; beni iyice serseme çeviren, kanıma usulca karışan alkolün etkisiyle bayıktı.
İçime çektiğim her derin nefeste içtiklerimin tadı ve kokusu kendini belli edercesine iyice ağzıma yerleşiyordu. Kusmam lazımdı ama böyle bir yerde bu deneyimi yaşamaya hazır değildim.
Siyah şişme montumu bacaklarımın arasına sıkıştırıp buz gibi suyla önce ellerimi yıkadım sonra yüzümü çırptım. Yüzümü ısırıp geçen buz gibi su biraz olsun beni kendime getirirken tek istediğim hesabımı ödeyip buradan bir an önce gitmekti.
Lavabonun yanındaki duvara asılı aletten kâğıt havlu koparıp yüzümü ve ellerimi kurulayıp nemli çöpü çöp kutusuna attım. Bu sırada tuvaletin kapısı açıldı ve içeri neşeli bir sohbet gerçekleştiren iki kişi girdi. Yanlarından sıyrılarak geçtim ve kendimi tuvaletin önündeki koridora attım.
Elimde tuttuğum montu üzerime geçirip evden çıkmadan cebime koyabilmeyi akıl ettiğim banka kartımı çıkardım. Daha sağlıklı adımlarla müziğin ritmine uymaya çalışan bedenlerin arasından kıvrak hareketlerle geçerken bir yandan da kırmızı şapkamı kafama takmaya çalışıyordum.
Kasaya gelince gülümseyerek beni karşılayan görevliye yapabildiğim kadarıyla hafifçe gülerek karşılık verdim ve içtiklerimi ve oturduğum yeri gösterip ödemeyi alabilmesi için kartımı uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKYÜZÜNÜN SESSİZ MATEMİ
Fiksi RemajaTüm hayatını annesinin sevgisizliğiyle geçirmiş ve yalnızlıktan korkan ama yalnızlığa muhtaç bırakılan Dünya bu korkusuyla doğum gününde yüzleşmek zorunda kalır. Yalnızlığını yabancı kalabalıkla doldurmak için rast gele seçtiği bir bara girer. Ancak...