İsimsizler

Hazırım

"Plan nedir?" diye sordu Bartu.
"Plan yok. Direkt dalalım." dedim sırıtarak.

"En son ki operasyonu hatırlamak istemezsin." dedi Bartu.

"O zaman Bora deponun arkadaki ve tek tarafındaki penceresinden içeriye ateş ediyor. Mertcan Bora'nın yanında depo dışından Bora'nın arkasından gelebilecek adamları etkisiz hale getiriyor. Bartu deponun giriş kısmından sis bombasını atıyorsun ve sen sağ tarafa ben sol tarafa gidip kendimizi koruyacak bir yer buluyoruz. Sis bombası etkisini hafif kaybetmeye başlayınca ateşe başlıyoruz." dedim.

"O kadar çok şey dedin ki kendi görevimi unuttum ben." dedi Mertcan.

"Sen benimle gel ben sana ne yapacağını gösteririm." diyen Bora ile ikisi deponun arka tarafına gizlice gitmeye başladı.

"Hazır mısın?" diye sordum Bartu'ya.
"Seninle her şeye hazırım." diyen Bartu'ya gülerek "Başlayalım." dedim.

Depoya temkinli bir şekilde doğru yürümeye başladık.

Deponun kapısının önüne geldiğimizde derin bir nefes aldı Bartu ve kapıyı hızla açıp sis bombasını içeri attı.

İçerisini gri bir sis kaplayınca daha önce konuştuğumuz gibi ben sola Bartu sağa doğru koştu.

Deponun köşe kısmında yer bulunca çömeldim. Önümdeki tahta kutular beni korumaya yeterdi.

Sis hafif dağılmaya başlayınca ortalıkta bir curcuna oldu.

"Patronu koruyun!" diye bağırışmalar ile ateş etmeye başladım.

Onları kapana kıstırmıştık. Savaş doğru kaçsalar Bartu, sola doğru kaçsalar ben, arkaya doğru kaçsalar Boralar etkisiz hale getirecekti.

Kısa bir süre sonra herkes gebermişti. Yine de tedbirli olmakta fayda var.

Dikkatli bir şekilde ayağa kalktım ve ölü cesetlere baktım.

Poyraz Kara'nın cesedini görmem ile gülümsedim.

"Sprey boya kimdeydi?" diye sordum. Bora sprey boyayı bana fırlatınca yakaladım.

"Başkanınız olarak helal lan size diyorum ve sembolümüzü çiziyorum." dedim.

Onlar benim dediklerime gülerken deponun duvarına ters i çizdim.