3.9

13.1K 781 106
                                    

"Lina iyi misin?"

Endişeyle suratıma baktığını görünce etrafıma bakındığım da kimseyi göremeyince sıkıca boynuna sarıldım.

O kadar güzel kokuyordu ki kalbinin hızla haraket etmesiyle göğüs kafesi kalbime değerken gözlerimi kapatarak kokusunu içime çektim.

"Sen iyisin değil mi?"

Sesi telefondan ya da bilgisayardan olduğundan o kadar daha güzel çıkıyordu ki ondan ayrılarak bakışlarımı yere indirdim.

"İyiyim annemle tartıştık."

"Tamam ben konuşurum annenle şimdi! Sürekli böyle üzülmek olmaz!" diyerek geriye döndüğün de kolundan hızlıca tutmamla bana doğru endişeli surat ifadesiyle döndü.

"Olur öyle arada annemle. Barışırız biz merak etme!"

"Şu haline baksana bi!"

Telefonu yüzüme tuttuğum da akmış olan rimelle, saçım başım dağılmış bir şekil de ekrana baka kaldım.

"Senin karşına da böyle çıktım. Of!"

"Çok güzelsin?" diyerek çantasından çıkarttığı ıslak mendili bana doğru uzattığın da kıkırdadım.

"Teşekkür ederim ama şu halime bir baksana!"

İkimizin de aynı anda kahkaha atmasıyla ıslak mendille yüzümü silerek yanda duran çöp kovasına attım.

"Dolmuş geliyor."

"Taksiyle giderdik."

"Zenginim diyorsun yani?" diyerek tek kaşımı kaldırdığım da elleriyle saçlarını karıştırarak dolmuşu durdurmak için havaya kaldırdı.

Hızlı haraket ederek dolmuşa bindiğim de onun da gelmesiyle korona zamanı sıkış pıkış olmuş insanları görünce maskemi daha da yüzüme yerleştirerek ayakta yanıma gelmesini seyrettim.

"Bir yere tutunma tamam mı Bora? Sende o potansiyeli görüyorum."

"Bir yere dokunmadan nasıl gideceğimiz hakkın da bir fikrin var mı peki?"

Kolunu cimcikleyerek güldüğüm de aynı şekil de gülmesiyle gözlerinin içine baktım.

"Seni seviyorum."

"Bende seni seviyorum!"

Bir anda ne olduğunu anlamadan dolmuşun frenlemesiyle kendimi ve Bora'yı yerde görmemle gözlerimi kocaman açarak sinirle şöföre doğru saçım başım birbirine karışmış bir şekil de döndüm.

"Ani fren yapmadan önce söyleseydiniz!"

Bora'nın susmam için kolumdan tutup sakinleştirmeye çalışmasıyla adamın takmaz ifadeyle yola devam etmesine karşın daha da sinirlenerek kaşlarımı çattım.

"Korana zamanı sizin aşkınızın zamanı mı? Aşk hayatınızı gidin başka yerde yaşayın!"

Sinirin tepeme tırlamasıyla kafamı hızla şoföre doğru döndürüp sinirle ayağa kalktım.

"Durdurun arabayı ineceğiz!"

Bora'nın elinden sinirle tutarak benimle birlikte aşağıya çekiştirmemle hızla uzaklaşmasıyla arkasından bağırdım.

"2 liranı de alamadın noldu indi bindi yaptık!"

Bora susmam için önüme geçerken sinirden ona doğru sakin kalmaya çalışan yanımla döndüm.

"Görüyorsun değil mi? O kadar insanı almak yasak gitmiş bir de bana laf atıyor!"

"Lina!"

"Ama ben plakasını aldım şikayet edeceğim şimdi onu dur sen!"

"Lina!"

"Nerde telefonum!"

Bir anda elleriyle yüzümü kavramasıyla nefesimi tutarak gözlerinin içine baktım.

"Telefonun elin de ve sakin ol."

Sakin konuşmasıyla beni kendine hayran bırakırken ağzımın açık olduğunu fark ederek geriye çekildim.

"Doğru şimdi şikayet edeyim!"

"Lina! Boşver hem bak sahilde inmişiz."

Şaşkınlıkla yüzünü incelerken bir anda elini bana doğru uzatmasıyla dudağım kenarı hafifçe kıvrılarak uzattığı elini sıkıca tuttum.

/bölüm sonu/

👉🏻👈🏻

Intagram/helly743

💞

Texting||Online DersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin