Öğretmen

554 37 12
                                    

"Hermione..." Tom karşısında duran gözleri dolu, burnunun ucu hafifçe kızarmış Hermione'ye döndü "Böyle yapma, henüz küçüksün karşına senin yaşlarında, sevebileceğin birsürü erkek çıkacak."

"Ama ben istemiyorum, o erkekleri değil seni istiyorum." Hermione gözüne gelen yaşları tutmayı bıraktı.

"Hermione-" Tom sözünü bitiremeden Hermione başını göğsüne yaslamıştı, Tom ellerini birkez sıkıp açtı ve hafifçe kızın omuzlarına doladı.

"Hermione, böyle yaparsan bana daha çok bağlanırsın..."

Hermione cevap vermedi, sadece sessiz hıçkırıklar peydahlanıyordu dudaklarından. Tom bir süre daha izin verdi, birkaç dakika sonra kızın omuzlarını kavrayıp kendinden ayırdı. Birşey söylemek için dudaklarını araladı ama vazgeçip kapadı ve masanın üzerinden bavulu alıp ofisten çıktı.

Hermione göz yaşları nedeniyle bulanık gören gözlerle eski ofise baktı son kez. Büyük ihtimalle birdaha buraya gelmeyecektin, aslında Tom olmadan gelmenin anlamı da yoktu zaten. Burada yaşadıkları bir bir gözünün önünden geçti, yüzünde bir anlığına buruk bir tebessüm belirip kayboldu. Kendini toparlayıp gözyaşlarını sildi ve ofisten çıktı...

Hermione yataktan kalkıp camın önündeki masasına ilerledi. Bir kağıt, tüy kalem ve mürekkebi hazırladı. Kalemin ucunu mürekkebe bandırıp kağıdın üzerine getirdi.

Merhaba Tom;

Umarım iyisindir çünkü ben değilim. Uzun süredir kendimi bu mektubu yazmamak için zorluyordum ama artık dayanamıyorum. Haklıymışsın, şu 2 yılda karşıma sevebileceğim çok erkek çıktı, ben sevemedim. Bana kızma, yemin ederim denedim. Onlar her elimi tuttuğunda ya da bana sarıldığında aklıma sen geliyordun, gece yanlız kaldığımda ise göz yaşları, hıçkırıklar, sonra ağlamaktan yorgun düşüp boşlukta hissetmek.

Gözlerini bir anlığına kaldırıp üst katlardaki apartman dairesinin camından Londra'ya baktı

Nerede olduğunu bilmiyorum ama yinede bu mektubu baykuşuma vereceğim. Seni seviyorum

Hermione Granger

Hermione her zamanki gibi yatağında uzanmış tavanı seyrediyordu. Yağmurlu bir gündü, yağmuru severdi, ilk öpüştüklerinde de yağmur yağıyordu...

Bu sırada bir baykuş camı tıklattı, Hermione kalkıp baykuşu içeri aldı.

"Üşümüşsün..." -bazen kendi kendine konuşuyordu- mutfaktan bir havlu alıp gri baykuşu kuruladı. Sonra baykuşun pençelerinden küçük poşeti aldı, içinde bir yüzük ve bir not bulunuyordu. Önce notu alıp okudu

Doğum günün kutlu olsun. 19 Eylül

Isim-adres yoktu notta. Yüzüğü alıp yavaşça parmağına geçirdi

Bu güzel hediyeyi kim göndermişti? Hermione risk almak istemeyerek yüzüğü çıkardı ve kenara koydu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu güzel hediyeyi kim göndermişti? Hermione risk almak istemeyerek yüzüğü çıkardı ve kenara koydu. Baykuşu dışarı saldı ve yatağa yattı ve bu olayı yarın düşünmeye karar verdi.

Hermione kapının çalmasıyla gözlerini araladı, oysa tüm gün uyumak istiyordu. Söylenerek üzerine bir hırka geçirdi ve saçlarını hırkanın içinden çıkardı. Gidip kapıyı açtığında ise hiç beklemediği biriyle karşı karşıyaydı.

"Tom.."

Tomione one shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin