Bölüm 10

543 44 0
                                    

Eve geldiğimde ilk işim Buse'yi arayıp gönlünü almak olmuştu. Her ne kadar başka birşeyin olup olmadığını ısrarla sormuş olsada sonunda pes edip kabul etmek zorunda kalmıştı. Bir süre oyalandıktan sonra yatağa geçip uyumuştum. Şuanda iş yerine gelmiş müşterilerle ilgileniyordum. Kerem'in söylediğine göre kardeşi beni çok merak etmiş, o yüzden gün içerisinde dükkana uğrayacakmış. Aslında bende onu merak ediyordum gelmesi bir bakıma iyi olacaktı.

Kız kardeşi gelmiş hep beraber kahve içiyorduk. Çok tatlı bir kızdı aramızda bir yaş olmasına karşın iyi anlaşmıştık. Oda abisi gibi sarışındı,ve bebeksi bir surata sahipti. Boyuda nerdeyse abisiyle birdi. Sanırım bunlar ailecek uzun boyluydu.

"Ee Hayat yarın ne yapıyorsun?"

Yarın pazardı o yüzden dükkan açık olmayacaktı. En fazla evde oturup ders çalışırdım.

"Evde olurum herhalde."

"Biz yarın abimle birlikte kahvaltıya gideceğiz, eğer işin yoksa sende gelsene."

Onun bu cana yakın hali hoşuma gitmişti. Yüzümü Kerem'e çevirip ne tepki vereceğine baktım. Ellerini havaya kaldırıp ben karışmam diyerek topu bana atmıştı. Yarın yapacak bir işim yoktu hem Bahar'ı da sevmiştim.

"Olur gelirim. Saat kaçta gidilecek?"

"Hım saat 10 gibi gideriz herhalde."

"Tamam o zaman. Kerem sen bana gideceğimiz adresi atarsın bende oraya gelirim"dedim.

"Buna gerek yok biz sabah seni almaya geliriz."

Benim için daha iyi olurdu.

"Olur."dememle konu kapanmıştı.

Bahar yavaştan hazırlanmaya başlayınca hep beraber ayağa kalktık. Sanki beni uzun zamandır tanıyormuş gibi sarılmıştı. Bende aynı şekilde ona karşılık vermiştim. Bahar gittikten sonra tekrardan kalktığımız yere oturduk. Dükkanda kimse yoktu o yüzden bu kadar rahat davranıyorduk.

"Ee Hayat nasıl buldun kardeşimi."

Gülümseyerek cevap verdim."Çok tatlı bir kardeşin var ayrıca cana yakın olması çok hoş."

"Böyle düşünmene sevindim." Sonra aklına birşey gelmiş gibi başka bir soru sordu."Bahar'ın seni kahvaltıya çağırması biraz emrivaki gibi oldu eğer başka bir işin varsa bize katılmak zorunda değilsin."

Kerem'in bu anlayışlı haline tebessüm ettim. "Hayır Kerem. İşim olmuş olsaydı kabul etmezdim zaten."diyip rahatlamasını sağladım.

"Sen nasılsın Hayat?"

"Gördüğün gibi iyiyim bu nereden çıktı?"

"Biraz seni durgun gördümde."

"Merak etme ben iyiyim Kerem."

"Sen öyle diyorsan."

"Öyle Kerem öyle."diyip onu geçiştirmiştim. Hem durgun falanda değildim ben. Sadece biraz düşünceliydim o kadar.

Çıkma saatimin gelmesiyle montumu ve çantamı alıp"Ben çıkıyorum Kerem." Diyerek dükkandan çıkmıştım. Arkamdan Kerem'in "Dikkat et." Diye bağırdığını duymuştum. Dükkanda müşteri olmasaydı oda benimle birlikte çıkmış olacaktı. Bazen şu insanları anlayamıyordum,gözlerinin önünde pas pas çekmeme rağmen hala içeriye girmek konusunda epey ısrarcı olabiliyorlardı. Eh biraz anlayış ya.

  Evime doğru yürürken aklım Baran Bey'e takıldı,aslına bakarsanız o bana sen diye hitap etmesine rağmen ben ona Baran diye hitap edemiyordum. Belkide Baran dememem, aramızdaki mesafeyi korumak adına yapılan iç güdüsel bir davranıştı.

YOL (Yeniden Düzenlenecektir)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin