Baran iş için Ankara'ya gelmişti. Yapması gereken tek şey imzaları atıp İstanbul'a geri dönmekti. Kendisinin "Atalay" adında mimarlık üzerine kurulmuş bir şirketi vardı. Buralara kadar gelmek onun için bir hayli zor olmuştu ama sonunda istediği yerde ve istediği konumdaydı ne şartlarda olduğu artık onun için önemli değildi. Sadece bu kadarla sınırlı değildi üzerinde çalıştığı iş dünyasında bomba etkisi bırakacak elinde önemli bir proje vardı. Aslında bunu hemen faaliyete geçirebilirdi ama başka bir isimle bu projeyi uygulamaya sokmak onun için çok ciddi kazançlar sağlardı bu yüzden dünyaca bilinen Hakan Pehlivanın teklifini geri çeviremezdi. İkisinin de ismi yeteri kadar iş dünyasında konuşuluyordu bu yüzden ikisininde aynı projede yer alması büyük bir etki yaratacaktı.
Geçtiği yolların zorluğundan dolayı Baran,acımasız bir o kadar da gaddar olmuştu. Bunda ailesininde büyük payı vardı. Annesini daha o bebekken kaybetmişti babasıda onu evlatlıktan silmişti. Bir aile bulup eline üç beş para bırakıp Baran'ı bir hiçmiş gibi bırakıp gitmişti. Babasına göre haklı sebepleri vardı tabi kendince, eşini kendi canından bile daha çok severdi Osman bey. Çok sevdiği eşinden bir çocuğu olacaktı ve doğumu onun için çok riskliydi o kadar ısrarlarına rağmen eşi bir türlü çocuğundan vazgeçmek istemiyordu. Ve Baran'ın doğumuyla birlikte eşini sonsuza dek kaybetmişti bu yüzdendi oğluna istememesi ona göre oğlu bir katildi annesinin katili. Kendi öz oğluna soyismini bile layik görmemişti..bu yaptığı yüzünden bir gün pişman olacaktı umarım o zamana dek çok geç kalmamış olurdu.
Şuanki ailesi ona herşeyi anlatmıştı aslına bakarsanız tek şanslı olduğu yeni ailesinin onu hiçbir zaman bunu hissettirmemiş olmasıydı. Tek çocuktu onu evlatlık alan ailesinin çocukları olmuyordu zaten bu yüzden Osman Beyin teklifini kabul etmişlerdi. Ve evleri Baran'ın gelmesiyle tam bi yuva olmuştu.
Müstakil küçük bir evde büyümüştü Baran. Babası inşaatta çalışıyordu anneside evlere temizliğe giderdi. Ailesine yardımcı olabilmek için okul çıkışları ve hafta sonu tamirhanede çalışırdı. Ailesi ne kadar sadece onun okumasını istesede Baran çok vefalı bir çocuktu ne dedilerse de vazgeçirememişlerdi. Dersleride bi hayli iyiydi. O zamanlar belliydi ne kadar azimli ve çalışkan birisi olacağı. Sonra bir gün babası inşaattan ďüşüp felç kalmıştı işte herşey o zaman başlamıştı . Babası geçirdiği kazadan dolayı yardıma muhtaç kalmıştı o yüzden artık annesi işi bırakmış eşine bakıyordu. Baransa tamirhanede çalışmaya devam ediyordu ama yetemiyordu babasının ilaçları, evin ihtiyaçları derken bir hayli zorlanıyordu.
Mahallede pis işlerle uğraşan Yusuf vardı. Torbacılık, araç kesmek, el altından yapılan bir kaç iş. Bu sebeple kimse ona bulaşmazdı. Ve Baran'ın yolu Yusufla kesişti onun pis işlerini yapmaya başladı iki üç kuruş fazla kazanayım diye. Çocuk aklıyla dikenli yollardan yürümek zorunda bırakıldı ama ailesi için değerdi onlar için herşeyi yapardı. Artık evin ihtiyaçlarını karşılamak zor olmuyordu çünkü gereken parayı kazanıyordu her ne kadar bu işte çalışmak istemese başka çaresi yoktu. Daha 16 yaşında olmasına rağmen boyundan büyük işler yapıyordu en önemlisi ailesini o bakıyordu. Okumayı asla bırakmadı zaten bunu aileside istemiyordu. Ailesi Baran için ne kadar üzülseler de ellerinden birşey gelmiyordu. O kadar olgun bir çocuktu ki Baran, hiçbir zaman ailesini bu eksikliği hissettirmedi ne kadar zorlanırsa zorlansın, hatta ufak tefek yare bere alsada ailesinden bunu hep sakladı.
Büyüdükçe bu belanın içine daha çok çekildi. Büyümek Baran'a yaramıştı boyu 185 vücudu yaşıtlarına göre fazlasıyla iyiydi zaten küçüklükten belliydi ne kadar yakışıklı ve kalıplı olacağı bunu kullanmaktan hiçbir zaman çekinmedi. Bir çok kızın ahlarını çoktan almaya başlamıştı bile. Çapkındı ama hiçbir kızıda zorla yanında tutmuyordu onlar geliyorladı Baran'da bunu kabul ediyordu aralarındaki sadece ufak bir alışverişti o kadar. Yürüdüğü bu yolda ismini çoktan duyurmuştu artık başkaların değil kendi işini yapıyordu. Uyuşturucu kaçakçılığı, araç kesmek artık bu onun değil adamlarının işiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOL (Yeniden Düzenlenecektir)
Ficção AdolescenteBen sigarayı almakla meşgulken Baran bedenini aşağı doğru kaydırdı. Bunu yapması bakışlarımın ona dönmesine yol açmıştı. Keşke bakışlarım hiç onu bulmasaydı. Resmen adamın dibine girmiştim. Yüzümüzde bir iki santim ya vardı ya da yoktu. Ben ne ara...