𝘿Ö𝙑𝙈𝙀𝙇𝙞 & 𝙑.𝙄.𝙋. / 𝙩𝙚𝙭𝙩𝙞𝙣𝙜☣

•1.6°

●●●

Buzdolabından meyve suyu dolu 2 cam şişeyi alıp, salona ilerledim. Edis, Ege ve Mavi oturmuş, benim ve o yokken yaptıklarım hakkımda konuşuyorlardı.

Masaya koyduğum cam şişelerin sesini duyan Mavi ayağa kalkıp, tişörtümün eteklerine yapıştığında, al işte yine başlıyorduk.

"Göster, hadi dövmeni göster bana."

Edis ile Ege arkalarındaki yastıkları alıp, yüzlerine kapatırken kahkaha atıyorlardı.

"Mavi, delirdin mi sen? Şimdi mi göstereyim?"

Arkasında gülen Edis ile Ege'ye sorgulayıcı gözlerle bakıp,

"Şimdi olmaz değil mi? Neyse sonra mutlaka göster ama." dedi.

Çalan kapı ile Mavi'ye kapıyı açıp, açmayacağını sorduğumda cevap vermeden zıplaya zıplaya kapıyı açmaya gitti. Arkasından gülümseyip bizimkilerin ellerindeki yastıkları indirdim.

Bedenimi yarının hafta sonu olmasının verdiği rahatlık ile Edis ve Ege'nin ortasına atıp, masadaki popcorn kovasını kucağıma aldım.

Kumandayı Edis'in eline verip dizilerin bulunduğu platformdan dizi seçmesini istedim. Yani, belki de izlemezdik bile.

İçeriye, önce elinde cam bir kutuda çikolatalı pasta ile Ekin ve arkasından da Mavi ile konuşarak giren Yiğit belirdi.

"Sen bize çikolatalı pasta mı aldın?"

Mest olmuş bir şekilde Ekin'e bakıyordum. Masanın üzerine bıraktı kutuyu. Sorduğum saçma soruya gülümseyip, kafa salladığında kucağımdaki kovayı Edis'in kucağına bırakım. Kalkıp ona sarıldığımda konuştum.

"Ekin, keşke daha önce tanışmış olsaydık seninle." Ellerini sırtımda birleştirip güldü.

"Sadece bir çikolatalı pasta ile bana sarılmasını sağladım. Yarın iki pasta alırsam benimle fotoğraf bile çekinir Duygu, değil mi Edis?"

"İstediğin sadece fotoğraf olsun ahbap. Yeter ki sen mutlu ol. Bir de Duygu'ya çikolatalı pasta al. Senin için yapamayacağı bir şey kalmaz o zaman."

Ayrıldığımızda bu sefer ben onun burnunu iki parmağım arasında sıkıştırıp gülümsedim.

Yiğit'e başım ile selam verip, Mavi'yi ve Ekin'i birbirine tanıttım.

"En yakın kız arkadaşım Mavi, o da Yiğit'in kuzeni Ekin."

Birbirlerine ellerini uzatıp tanıştıklarında Yiğit ve Ege kendi aralarında telefon ile uğraşmaya başlamışlardı vakit kaybetmeden.

Aklıma bugün kimlerin maçını olduğu geldiğinde Edis'den kumandayı aldım.

"Abii bugün, Galatasaray - Fenerbahçe derbisi var. Hemde Kadıköy'de. Hadi iddiaya girelim."

Ege ve Yiğit ellerindeki telefonları yavaşça yere indirip bana baktılar.

"Fener yener diyenler?"

Ben ve Yiğit haricinde herkes kolunu kaldırdığında, yine ben ve Yiğit hariç hepsi gülmeye başladı.

"Kızım en son 1999'da Kadıköy'de size kaybettik biz." diyen Ege ile gözlerimi kısıp;