•0.8°

67.1K 2.7K 732
                                    

●●●

"Anonim olarak yazdığı numaradan engellenmeyip, kendi numarasından saçma bir sebeple aradığı tek taraflı sevdiği çocuğa kızıp, onu engelleyen ilk insan olarak tarihe geçmeliyim."

Yanımda yürüyen Edis, dediğime ufak bir kahkaha atıp tekrardan düşünmeye başlamıştı.

"Benim aklıma takılan şu, Yiğit neden senin şu sahte sevgilini dövmüştü ki?"

Kafamı kaldırıp, gözlerinin içine bakarken gözlerindeki parıltı yüzümü güldürmüştü. Zekice bir soru sormuştu.

"Sarp bir kızdan hoşlanıyordu. Kız da bundan tabi. Ama kız dile getirmiyormuş. Yani kabullenemiyormuş. Benim de buna işim düşmüştü siber suçlarla ilgili. Karşılığında flörtöz gibi takılıp sevgili rolü yaptım. Kız belki kıskanıp, ona açılmaya karar verir ya da kıskandığını görürse Sarp gidip teklifte bulunurdu falan. Tabi o utangaç kız ne yaptı? Yiğit ile sevgili oldu.

Sonra bunlar arayı düzeltti. Kız Yiğit'ten ayrılmak için bunu bir yere davet etmiş. Sarp da oradaymış. Bunlar öpüşürkeeen bam! Yiğit bunları basmış.

Ertesi gün Sarp, benim yanımda gezerken Yiğit çocuğun üzerine atlamıştı menopoza girmiş teyzeler gibi."

Gülerek bitirdiğim konuşma onu da güldürürken sakinleştikten sonra tekrar konuştu.

"Ama o zaman Sarp'ın, sevgilisi ile öpüşmesine değil, bir kızla öpüşmesine rağmen hâlâ seninle çıkıyor oluşuna sinirlenmiş oluyor."

Okula yaklaşmış olduğumuzu haber veren erik ağacının son anda gözlerime girecek dalını elimle yakalamışken söyledikleri ile durmuştum.

Gözlerimi kısıp yüzüne bakarken gözleri hâlâ parıldıyordu.

"Bunun böyle olma ihtimali ım..." elimi daldan çekip yürümeye devam ederken işaret parmağım çenemi bulmuştu.

"Hah işte bu. Bunun olma ihtimali yok bile. Sonuçta beni ilgilendiren şeyler onun ilgi alanına bile girmiyor."

Gözlerini devirip önüne döndüğünde çantasına vurup güldüm. Ellerimi cebime yerleştirmeye çalışırken açılmayan fermuar yüzünden başımı eğmiştim.

Aklımda tartmaya başlamıştım bile. Acaba benim için mi onu...

Düşüncesi bile içimdeki filleri hoplatırken, bunun gerçek olma ihtimali hâlâ sıfırlardaydı.

Benim hikayemdi. Ve sevilen kişi ben değildim. Bunun ben olma ihtimali de yoktu. İsterdim beni sevmesini.

Ama insan kendine bakınca sevilmek için değecek bir şey arıyor. Tamam, ben insanları severken, sevmeye gerek bir değerdeler mi diye bakmıyorum ama herkes böyle değildi.

Fermuarı tam hızla aşağıya indirirken parmağımın sürtünmesi ile elimi hızla ağzıma götürmüştüm.

Kısık sesli iniltimi duyan Edis baktığında benim de bakışlarım etrafa dönmüştü. Okulun kapısının önündeydik.

"Ne oldu?"

Elimi ağzımdan çıkarıp gülümsedim.

"Elim kanadı."

Tiksintilik belirten yüz ifadesi maske gibi anında suratında oluşurken güvenlikçi Ahmet abiye selam verip içeri girdik.

𝘿Ö𝙑𝙈𝙀𝙇𝙞 & 𝙑.𝙄.𝙋. / 𝙩𝙚𝙭𝙩𝙞𝙣𝙜☣Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin