Kafes dövüşü yapılacak depoya geldiğimizde içerisi ter kokuyordu.
"Deodorant gibi kokular icat edilmemiş miydi?" diye sordum.
"Buralar böyledir. Alışman gerek." dedi Papatya.
Kafesin yan tarafında Cenk'i görmemden dolayı küfrettim. Papatya'yı tuvalete çekiştirdim.
"Ne oldu?" diye sordu.
"Cenk burada." dedim.
"Normal. O da mafya." dedi.
"Senin beynini sikebilir miyim? O herif ile aynı ortamda olmak istemiyorum." dedim.
"Ne yapayım? Çocuğu kovayım mı?" diye sordu.
"Güzel olur. Kov." dedim.
"Saçmalama Dilara." dedi.
"Beni görmesini istemiyorum." dedim.
"Az bekle." dedi ve çantasından makyaj malzemeleri çıkardı.
"Bunlar ne lan? Niye yanında taşıyorsun? Mal mısın?" diye sordum.
"Kılık değiştirmem gerekirse diye yanımda taşıyorum. Şimdi düz dur da seni biraz değiştirelim." dedi.
"Beni tanımayacak kadar değiştirebilir misin?" diye sordum.
"Ne sandın bebek?" dedi.
Gülerek "Çirkin bir şey yapma. Taşlığım gitmesin." dedim.
"Bulmuş bunuyor. Kafana vurmadan uslu uslu dur." dedi.
Oflayarak durmaya başladım. Yüzüme adını bile bilmediğim şeyleri sürdü.
Yaklaşık on dakika sonra "Tamam bitti. Aynaya bakabilirsin." dedi.
Dediğini yaptığımda "Hassiktir bu kim lan?" diye bağırdım.
Koyu bir makyaj yapmıştı. Dudağımda bordo ruj hoşuma bile gitmiş olabilir. Gözüme yaptığı siyah makyajın yanında yanağıma da bir şeyler yapmıştı.
"Sanat eserim." dedi Papatya. Yüzünden gururlandığı belli oluyordu.
"Yenge adamsın." dedim.
"Geri zekalı. Birazdan kafese çıkacaksın. Oyalanma." dedi.
"Tamam bebek. Bak şimdi nasıl rakibimin ağzına sıçıyorum." dedim ve tuvaletten çıktım.
Kafesin önündeki herif "Sıradaki dövüşçüler kafese gelsin!" diye bağırdı.
Derin bir nefes alıp kafese çıktım. İlk kafes deneyimim olacaktı.
Kafese giren bir diğer kişi ile küfrettim. Şimdi boku yedin Dilara!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kafes Dövüşü
Chick-LitYetimhaneden evlat edinilen üç kardeşin kafes dövüşü ne çıkmaları için eğitilmeleri ve sonrasında gelişen olaylar...