Kafes Dövüşü

Gitmem

Erhan Bey beni kafes dövüşü yapılan bir yere bıraktıktan sonra gitmişti.

Hızlıca içeri koştum. Cenk'in kafesin içinde olduğunu gördüm. Rakibini bekliyordum.

Koşarak görevli birisine "Cenk ile şimdi ben dövüşeceğim." dedim.

"Cenk Bey kadınlar ile dövüşmek istemiyor." dedi.

Belimdeki silahı işaret edip "Ölmeden kapa çeneni." dedim.

"Tamam efendim." dediğinde onu bırakıp kafese gittim. Cenk'in bana arkası dönüktü.

"Kafes dövüşü sözün vardı." dedim.

Hızla bana döndü. Beni hızla süzdü ve "Dilara." dedi.

"Efendim." dedim ve gülümsedim.

Dizlerinin üstüne çöktü ve ağlamaya başladı. Yanına eğildim ve ona sarıldım.

Kollarını bana satarken titreyen sesiyle "Senin öldüğünü sandım." dedi.

"Seni bırakıp gitmem. Hem daha kafes dövüşü sözümüz var." dedim.

Yüzümü ellerinin arasına aldı ve yanağımı okşadı.

İzleyicilerden biri "Sevişecekseniz kendinize otel odası tutun! Burası kafes dövüşü!" diye bağırdı.

Ayağa kalktım ve Cenk'e elimi uzattım. Elimi tutup ayağa kalktı.

"Otel odası fikri fena değil aslında." dedi Cenk.

"Yoksa korktun mu?" diye sordum.

"Çok iddialısınız Dilara Hanım. Unutmayın ben küçüklükten beri bunun için eğitiliyorum." dedi.

"Aynen aynen ondan. Hadi başla." dedim. Bana doğru bir adım attı.

Hızlıca bir yumruk savurdum. Sağa kayıp yüzüme bir yumruk atıyordu ki dirsek bloğu ile bunu önledim.

Dizimi büküp vurmaya çalıştım ama koluyla bu hamlemi önledi.

Kafama tekme atacakken eğilip ona tekme atmaya çalıştım.

Ayak bileğimi yakalayınca beni yere düşürebilirdi.

Ondan önce davranıp boştaki ayağım ile ayağına çelme taktım.

Bu onun sendelenmesine sebep olurken ayağımı bırakmayıp düşmeme neden oldu.

Ayağa kalktım ve karaciğerine sağ elimle yumruk atacakmış gibi yapıp sol elimle yumruk yapıp ona savurdum.

Cenk hamlemi daha önceden tahmin etmiş olmalı ki yumruğumdan kolayca kurtuldu.

"Yirmi beş dakika doldu! Maç berabere!" diye bağırdı.

Gülerek Cenk'e baktım ve "Abimlerin yanına gidelim. Olanları anlatmak istiyorum." dedim.

Elimi tuttu ve "Seninle sonsuza bile giderim be." dedi.