Yere düşünce endişeyle ayağa kalktım. Çuvalların üstüne düşmüştük.
"Geri zekalı! Mal! Aptal! Çok korktum! Lan insan bir şey söyler!" diye bağırdım.
"Bence de." diyerek yanımıza geldi adamlar. Cenk ayağa kalktı ve elimi tuttu.
Kaçacak yerimiz yoktu. Kaçarsak ya da bir hamle yaparsak vurulabilirdik.
Derin bir nefes aldım ve ellerini havaya kaldırdım. Cenk de bana uyup ellerini havaya kaldırdı.
"Şimdi hareket etmeden önümüze düşün. En ufak hareketimizde kafanıza sıkarız." dedi adam.
"Bari şu çuvala atlamak aklına geldi ne diye sonrasını planlamıyorsun?" diye söylendim.
"Düşününce iyi plandı." dedi.
"Sen mümkünse daha çok düşünme." dedim.
"Güzelim kırıyorsun ama." dedi.
"Kızı ilk arabaya bindirin. Diğeri ikinci araçla gelsin." dedi adam.
Zorla arabanın arka koltuğuna bindirildim. Yanıma ve şoför koltuğuna bir adam oturdu.
Arabaları sürmeye başladıklarında derin bir nefes aldım. Araba korkutuyordu. Bu yüzden mantıklı düşünemiyordum.
Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapattım. Cenk yanımdaymış gibi hayal ettim. Bu rahatlamama sebep oldu.
"Bizi nereye götürüyorsunuz?" diye sordum.
"Patrona." dedi.
"Patron kim? Bana onun cevabını verin." dedi.
Yanımda oturan adam "Öğrenip ne yapacaksın?" diye sordu.
"Zaten öldüreceksiniz. Merak ediyorum." dedim.
"Erhan." dedi şoför koltuğundaki adam.
"Teşekkür ederim. Artık işime yaramazsınız." diye mırıldandım.
Şoför koltuğundaki yola odaklanınca yanımdakinin hızla boynunu kırdım.
Onun belinden silahını aldım ve şoför koltuğundaki doğrulttum.
"Telefonunu açıp bana ver." dedim.
"Tamam sakin ol. Veriyorum." dedi ve cebindeki telefonu çıkarıp bana verdi.
Telefonun şifresi yoktu. Hızlıca açıp abimi aradım.
"Buyurun. Ben Tarık Aker." diyerek telefonu açtı.
"Abi ben Dilara. Şimdi sana atacağım konuma gelin." dedim.
Şoför koltuğundaki adam bir anda son sürat sürmeye başlayınca telefon elimden düştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kafes Dövüşü
ChickLitYetimhaneden evlat edinilen üç kardeşin kafes dövüşü ne çıkmaları için eğitilmeleri ve sonrasında gelişen olaylar...