Kafes Dövüşü

Hiç

Sınıftan bir çocuk "İlk ders boşmuş!" diye bağırdı.

Abimlere döndüm ve "Lütfen kantine inelim. Karnımdan artık tuhaf sesler duymaya başladım." dedim.

"Tamam hadi gidelim." dedi abim.

"Kurt gibi acıktım." dedim ve ayağa kalktım

O sırada sınıfa bir kız girdi ve koşarak Cenk'in kucağına atladı.

Cenk'e sarılırken istemsizce gözlerim onlarda kaldı.

Cenk ile göz göze gelmemiz ile gözümü kaçırdım.

Niye kalbim kırılmıştı?

"Gitmiyor muyuz?" diye sordu Papatya.

"Benim iştahım kaçtı." dedim ve Efekan'ın yanına oturdum.

"Benimde iştahım yok." dedi Efekan.

Papatya "Bu ikizlere ne oldu?" diye sordu.

Aynı anda "Hiç." dedik.

Abim "Ben sana yiyecek bir şey alıp gelirim abicim." dedi.

"Tamam abi." dedim.

Abim, Papatya ve Melike sınıftan çıkınca Efekan'a döndüm ve "Neyin var?" diye sordum.

Bana cevap vermeden Cenk'e sarılan kızı izlemeyi sürdürdü.

"Lan sen aşık mı oldun?" diye sordum.

"Evet. Ya sen?" diye sordu.

"Sanırım evet." dedim.

Kafasını omzuma dayadı ve "Çok güzel." dedi.

"Fazla karizmatik." dedim.

"Boncuk boncuk gözleri." dedi.

"Saça göze bak. Kahverengi kahverengi." dedim.

"Saçlarına bak. Güneş gibi sarı sarı." dedi.

"Boya posa bak. Maşallah." dedim.

"Burna bak. Yerim." dedi.

"Kollara bak be." dedim.

İkimizde aynı anda ah çektik ve arkamıza yaslandık.

"Bacım sence ikisi sevgili mi?" diye sordu Efekan.

"Bilmiyorum. Çok yakın duruyorlar." dedim.

"Fark ettiler, fark ettiler." diye mırıldanan Efekan ile kafamı başka yöne çevirecekken Efekan ile kafa kafaya çarpıştık.

Kafamı tuttum ve "Taş gibi kafan var. Acıyor lan!" diye bağırdım.

"Benimki de sızlıyor lan." dedi Efekan.

Abim endişeyle "Abicim iyi misin?" diye yanıma geldi.

"Kafam sızlıyor abi ya." dedim.

"Bekle bakayım kuşum." dedi ve kafama baktım.

"Hafif şişmiş. Sana buz getireyim." dedi abim.

"Hani benim de kafam acıyor." diye araya girdi Efekan.

"Sen daha dayanıklısın. Sus bakayım." dedi abim.

"Efekan kim ki!" diye bağırdı.