2 Hafta Sonra...
Ali ile o olayın yaşandığı günün ertesi doktora gidip rapor yazdırdım ve 10 günlüğüne abimin yanına gitme kararı aldım. İstanbula p.tesi ilk uçakla gittim. Abim her ne kadar şaşırsada aniden gelişime sevinmişti de bir o kadar. Üstelik onları da uzun zamandır ihmal etmiştim. Ablam (abimin eşi) hamileymiş. Daha da gitmesem söylemezlermiş herhalde. Çok mutlu oldum. Sanırım bu uzun süredir aldığım en iyi haberdi. Ablamla yalnız kaldığımızda bir ara Ali'den bahsettim. Ablamda bir süre daha beklemem gerektiğini , en azından gerçek anlamda sevip sevmediģinden emin olmak için basit ama etkili numaralarla onu deneyebileceğimi söyledi.
Ali demişken... İstanbula geldiğim ilk iki gün devamlı aradı. Sonrasında Ela ile konuştuğumda , Ela söyledi konuştuklarını.
"Napıyım Dilan . P.tesi günü akşam geldi , evde olmadığını söyledim. Ne zaman gelir diye tutturdu. Bilmediğimi söyleyince de Ela iyi düşün kapıdan ayrılmam arabada yatarım diye tehdit etti. Söylemedim ama sabah işe giderken sahiden kapının önünde iki büklüm arabada uyuduğunu görünce dayanamadım , söyledim. Hem o da sevindi buradan uzaklaşmana , Fırat bir şey yapacak diye çok korkuyormuş."
"Neyse tatlım boşver şimdi senden ne haber ?" deyip gündelik konuşmamıza geri döndük.
***
"Ablaaa , Ali mesaj atmış, İstanbuldayım seni görmem lazım diye. Ne yapayım?"
"Kendin bilirsin ablam ama bence 2 gün İstanbulda kalabilir " deyip gülmeye başladı. Ablama hamilelik çok yakışmıştı. Onun da boyu kısaydı fakat benden daha zayıftı. Kilo almak çok yakışmış , abim artık iyice sıkıp ısırır olmuş yanaklarını ... :))
Ablamın dediğini yapıp Ali'yi iki gün kadarcık daha bekletme kararı aldım. Tabii bekler ise...
...
"Ben bakarıııımmm" deyip çalan kapıya koştum . Kapıyı açmamla Ali'yi karşımda görmem bir oldu. Ablamda merak edip yanımıza gelmişti ki Ali'yi gözü tutmuş olacak içeri davet etti. Ali de teşekkür edip geçti. Ablam otoriteyi elden bırakmamakla birlikte hafif espriler de yapıp ortamı şenlendiriyordu.
Ali müsade isteyip beni yemeğe çıkarmayı diledi. Ablamda bana bakıp "Dilan da isterse neden olmasın?" deyip topu bana attı.
"Sen çık git , ben dönerim sana 15 dk ya. Haber vereceğim korkma." deyip sepetledim Ali'yi. Sonra da ablama dönüp "abla aşk olsun hani süründürüp bekletecektim , hani zamana bırakacaktım?" deyip sızlanmaya başlayınca "anne oluyorum tatlım ben hissettim , iyi adammış . Hem baksana seni de önemseyip buraya kadat gelmiş bu da yetmemiş evimizi bulmuş. İyj bu adam iyi. " deyip kızaran tombul yanaklarıyla kocaman gülümsedi.
...
"Emri vaki yapmasan daha iyi olabilirdi ama..." deyip konuşmya başladım. Ablamla konuştuktan sonra sıradan şeyler giyinip çıktım evden. Tam binadan çıkmıştım ki Ali hâla arabasında beni bekliyordu. Ablamın camdan baktığını hissedip kafamı yukarı çevirdiğimde maviş gözleri ile karşılaştım. El sallayıp ben arabaya binene kadar bekledi.
"Sende o zaman mesaj attığımda cevap verip aradığımda açsaydın. Bir de bana huysuz dersin . Sen benden daha betersin. Etrafında böyke tatlı insanlar varken sen nasıl bu kadar aksi birisin anlamış değilim." deyip o da bana sitem etti.
"Beğenmiyorsan hâla geç değil , sağda bırakabilirsin..." deyip camdan tarafa döndüm.
"Her aklına estiğinde arabayı durdurup inemezsin , yanımdayken hiçbir açıklama yapmadan çekip gidemezsin. Dilan çocuk gibi davranma. Seni gerçekten seviyorum diyorum. Yeni yetme çocuk değilim ben ,seviyorum deyip de çekip gideyim. Yerim belli yurdum belli. Adresi de biliyorsun. Artık kapı kapı dolaşıp senin kalbini aramaktan yoruluyorum. "
"O zaman arama Ali. Silah zoruyla yapıyorsan hiç yapma." deyip lafını kestim ve ani bir frenle öne savrulmam bir oldu. Birden arkadaki araçların korna sesleri derken neye uğradığımı şaşırdım. Ali arabadan indi. İnsanların hepsi biza bakıp neredeyse söverken Ali benim kapımı açıp aşağı çekti beni.
Duran arabaların hepsine dönüp "Bu kızı seviyorum. Bunu silah zoruyla söylemiyorum . Onu seviyorum!!!" diye bağırmaya başladı.
"Ne yapıyorsun Ali , bin arabaya. Linç edecekler bizi." diye kızdım.
"Bırak artık düşünmeyi ve söyle. Seviyor musun beni ?"
"Böyle yaptığın zaman sevmiyorum." Bende ona ayak uydurup bağırmaya başladım fakat insanlar gerçekten birazdan isyan edeceklerdi.
"Seviyor musun Dilan?" Seviyorum. Hemde böyle davranı ca daha çok seviyorum Ali ama bunu sana nasıl söylerim? Kısık sesle yalnızca Ali'nin duyabileceği bir tonda karşılık verdim.
"Seviyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nasıl Olur Bilmem Ki ?
RomanceBir Çarşamba Günü oldu ne olduysa ... Adam kızı gördü sevdi , kız adamı gördü önce nefret etse de sonra sevdi. İzmir de geçen bir aşk hikayesi. Günümüzden tam 8 yıl sonrası. Gerçek olmasını dilediğim kısmi hayallerim... Nasıl Olur Bilmem ki? sonunun...