SAPLANTI | KTH

29

Onunla göz göze geldim.
"Çünkü senden kurtulamıyorum! Peşimi bırakmıyorsun. Hep sana yeniliyorum her zaman bir adım önümdesin ve ben sapıkların kazanmasından bıktım anladın mı? Böyle adaletsizliğe katlanamıyorum!" diye haykırdım.
"Haddini bil! Benden habersiz intihar bile edemezsin! Ben hep peşindeyim anladın mı? Sokakta yürürken hep arkandayım, yemek yerken ben de seninle yiyorum, sen uyurken başucunda yatağında seni izliyorum." dedi. Sondaki itirafı kanımı dondurmuştu.
"Taehyung'un evinde, onunla öpüştüğün gün bile izliyordum seni, bu hayat senin değil benim anladın mı? Çünkü ben sana aşığım." dedi. İğrenerek baktım ona.
"Bu aşk değil! Psikopatlık bu hatta sapıklık anladın mı?" diye bağırdım.
"Değil! Yalnızca aşk bu aşk!" diye daha çok bağırdı. Kolumu sıkıca tuttu ve bana yaklaştı.
"Senin aldığın her nefes benim, telefonunda yazdığın her mesaj benim, attığın her adım benim anladın mı?" dedi ve diğer kolumu da tuttu. Kurtulmaya çalışsam da kurtulamadım. Bana yaklaşıp dudağımdan öpünce hızla kafamı çevirdim ve çığlık attım. Bir çift yanımıza geldi.
"İyi misiniz?" diye sordu.
"Lütfen bana yardım edin!" diye bağırdım. Erkek olan Öğretmen Park'ı uzaklaştırdı.
"Az önce intihar ediyordu onu kurtardım, kafası çok karışık dinlemeyin onu." dedi Öğretmen Park.
"Hayır lütfen bana yardım edin!" diye bağırdım. Kadın koluma girdi.
"Hadi gel uzaklaşalım." dedi.

  Ağlaya ağlaya bu çifte her şeyi anlatmıştım.
"Siz her şeyi gördünüz değil mi? Bana şahitlik eder misiniz?" diye sordum.
"Tabii ki." dedi ve elimi tuttu kadın.
"Bu küçük yaşında seni nelere maruz bırakmış, üstelik bu adam öğretmen!" diye söylendi erkek.
  "Hadi vakit kaybetmeden polise gidelim." dedim ve hep beraber karakola gittik.

  Kamera kayıtları ve şahitler olunca anında Öğretmen Park hakkında arama kararı çıkartılmıştı. Şimdise mutluluktan ağlıyordum. Bu sefer kazanmıştım.