Bir süre Tae'nin gidişini izlemiştim. Bir kez bile arkasına bakmadan gitti. Bu kadar kolay gitmesine inanmıyorum. Onu seviyorum ama bir türlü yetemiyorum. Yaşadıklarım zaten çok kolay şeyler değildi ve Taehyung bunu daha çok zorlaştırıyordu. Keşke her şeyi arkamızda bıraktığımız için mutlu olabilseydik. Şu an onunla beraber sohbet edip eve gidiyor olabilirdik. Servisi de kaçırmıştım zaten, bütün yolu tek başıma yürüyeceğim! Taehyung keşke her şeyi bu kadar zorlaştırmasaydın...
Üzgün ve hayal kırıklığına uğramış bir şekilde yürürken daha önce Öğretmen Park'ı defalarca şikayet edip bana inanmayan polisle karşılaştım. Selam verip yoluma devam etmek üzereyken beni kolumdan tuttu.
"Şikayetini geri alacaksın." dedi.
"Anlayamadım?" dedim.
"Gayet iyi anladın. Sen zeki bir kızsın Min Ah. Sevgili öğretmenini içeriden beraber çıkaracağız." dedi.
"Sen ona yardım ediyordun! Bu yüzden bana hiç inanmadın öyle mi?" diye sordum.
"O kadar da zeki değilmişsin lafımı geri aldım. Bunu anlaman çok uzun sürdü." dedi.
"Size asla yardım etmeyeceğim. Şimdi polise gidiyorum ve sizi de şikayet edeceğim." dedim.
"Daha önce ödül almış herkesin çok güvendiği bir polise mi inanırlar, yoksa sana mı? Unutma ben bir polisim ve her zaman senden binlerce adım öndeyim." dedi. Bu, Öğretmen Park'ı bir türlü yenemeyişimin sebebini çok iyi açıklıyor, bu yüzden hep o kazanıyordu. Ben polisle savaşıyormuşum!
"O sapığa neden yardım ediyorsun?" diye sordum.
"Benim soyadıma baksana aptal. O benim kuzenim Min Ah." dedi.
"Yine de o bir sapık! Ben 18 yaşımı bile doldurmadım daha! Benim çocuk sayıldığımı ve yetişkin birisinin bana aşık olmasının ne kadar yanlış olduğunu en iyisi siz bilmelisiniz. Sapık bir kuzeniniz var. " dedim.
"Hayır o sapık falan değil aptal kız, sadece aşık. Evet, 18 yaşından küçüksün ve seninle birlikte olması kanuna aykırı ama inan yaşından büyük gösteriyorsun. Sana aşık olması gayet normal." dedi. Park ailesi asla laftan anlamıyor!
"50 yaşında gösteriyor bile olsam ben daha çocuk sayılıyorum! Ayrıca o beni öldürmeye çalıştı. Bunun neresi aşk? Ben aşka dair bir şey göremiyorum. Eğer savaşmasaydım beni öldürecekti." dedim.
"Çünkü onu küçük düşürdün." dedi.
"Bu yüzden ölümü hak ettim öyle mi?" diye sordum.
"Öyle Min Ah. Ben kuzenim kadar sabırlı değilim. Ya şikayetini geri alırsın ya da kuzenimin beceremediği işi ben beceririm. Seni öldürürüm Min Ah. Polis olduğum için de istünü kapatmam inan çok kolay olur. Seni takip ediyor olacağım Min Ah. Hemen şimdi polise gidip şikayetini geri aldığını söylemezsen gece uykunda ölümle kavuşursun." dedi. Kanım donmuştu. Beni kurtarması için haftalarca yalvardığım insan, katilin ta kendisiydi!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTI | KTH
Fiksi Penggemar"Babanı uğurladığına göre acele etmezsen okula geç kalacaksın." Etrafıma baktım ama tanıdığım hiç kimseyi göremedim. Issız bir yer olduğu için tedirgin olmuştum. Adımlarımı hızlandırıp okula yetişmek için durağa doğru yürüdüm. Durakta benim üst sın...