"Ne?" dedi ve öylece kaldı.
"Anlamayacağımı falan mı sandın? Ne zaman mesaj gelse sen yanımdaydın." dedim.
"Saçmalıyorsun ayrıca bağırma. Sakince konuşalım." dedi.Okulun arka bahçesine gittik ve oturduk.
"Şimdi anlat." dedi. Telefonumu çıkarıp mesaj bölümünü açtım.
"Mesela bana toka verdiğin gün 'hediyeyi beğendin mi?' diye bir mesaj geldi. Ya da sana Gandhi'yi anlattığımda 'Gandhi'yi ben de severim.' yazdın. Sana konuşmayalım dediğim zaman ise 'sertsin' yazdın. Yani çok belli ettin." dedim.
"Niye bunca zaman söylemedin?" diye sordu.
"Benimle dalga geçmek için yaptığını anladım. Sana korkmadığımı kanıtlamak için sesimi çıkartmadım." dedim.
"Çok zekisin." dedi.
"Hâlâ dalga mı geçiyorsun?" diye sordum.
"Dalga geçiyorum çünkü o ben değilim Min Ah. Daha önce sırana çözümlü test bıraktığım doğru ama ben sana sapık gibi mesaj atmadım!" dedi.
"Bu imkansız, sen değilsen kim olabilir ki?" diye mırıldandım.
"Bilmiyorum engelle gitsin. Çok ciddi bir şeye benzemiyor. Okulda bir hayranın var sadece." dedi.
"Taehyung korkarım ki çok ciddi bir şey çünkü dün evimdeydi." diye fısıldadım. Gözlerini kocaman açtı.
"Dün annemle evde sohbet ediyorduk, annem dedem hasta olduğu için Busan'a gideceğini söyledi ve daha sonra 'dedene üzüldüm.' diye bir mesaj geldi." dedim.
"Bu mesajı alır almaz polise gitmen gerekirdi Min Ah. Tehlikedesin! Bunu yazanın ben olduğunu nasıl düşünürsün?" diye kızdı.
"Gelen mesajlar ve yaşadıklarımız o kadar bağlantılıydı ki aklıma başka hiç kimse gelmedi." dedim.
"Neyse vakit kaybetmeden kalk polise gidelim." dedi.Benimle beraber Taehyung da okulu ekmişti. En yakın karakol merkezine gittik ve şikayetimizi anlatmaya başladık.
"Size mesajı yollayan numarayı araştırdık ve şehir dışında yaşlı bir kadının üzerine çıktı." dedi polis ve devam etti cümlesine "mesajlarda ciddi bir tehdit göremiyorum." dedi.
"Ciddi bir tehdit mi? Dün evimdeymiş diyorum!" dedim. Polis kıkırdadı.
"Bir arkadaşınızın sizinle dalga geçmek için üzerinize bir ses kayıt cihazı yapıştırmış olacağını düşündünüz mü?" diye sordu. Beni ciddiye alması için ne olması gerekiyordu? Evimin sapık tarafından taşlanması mı yoksa kaçırılmam mı? Belki de öldürülmem gerekiyordur."Hayır düşünmedim. Eğer bunu yapan bir arkadaşımsa zaten onu da tutuklayın ya da bir akıl hastanesine yatırın! Bu hastalıklı bir davranış farkında değil misiniz?" diye sordum.
"Öncelikle biz işimizi öğretmeyin. Ciddi bir kanıtınız daha doğrusu ciddi bir durumunuz olursa bize gelin, seve seve yardımcı oluruz." dedi polis.
"Bakın arkadaşımı daha önce de izlemiş bu ilk değil. Gayet ciddi bir durum." dedi Taehyung.
"Endişenizi anlıyorum ama ben bu durumda bir şey yapamam. Arkadaşınız tehdit edilmemiş, saldırıya uğramamış. Sadece platoniği tarafından mesaj yağmuruna tutulmuş hepsi bu. İyi günler." dedi polis.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTI | KTH
Fanfiction"Babanı uğurladığına göre acele etmezsen okula geç kalacaksın." Etrafıma baktım ama tanıdığım hiç kimseyi göremedim. Issız bir yer olduğu için tedirgin olmuştum. Adımlarımı hızlandırıp okula yetişmek için durağa doğru yürüdüm. Durakta benim üst sın...