BEBEKLİ HAYAT

B.H.-34

6 AY SONRA

Eslemin doğum gününün üzerinden 6 ay geçmişti. Sedanın düğününe ise çok az kalmıştı artık son hazırlıklar yapılıyordu. Bugün 14 temmuz ve benim doğum günüm. Aslında aklımdan çıkmıştı ama dün akşam nöbetteyken saat 12yi geçtiğinde Murat hoca, Elif ,Cemre ve diğer nöbetçi arkadaşlarım pasta getirip sürpriz yaptığında hatırlamıştım ve çok sevinmiştim.

Şuan ise nöbetim bitmiş hastaneden çıkıyordum. Çok yoğun değildi ama uykusuz kalmak biraz yormuştu. Bir iki saat uyusam kendime gelirdim. Eve geldiğimde Barış ile Eslem uyuyordu ben de pijamalarımı giyip elimi yüzümü yıkadım ve Eslemin boş kalan yanına yatıp gözlerimi kapattım.

Yanağıma konan öpücüklerle gözlerimi araladım. Eslem boynuma sarılmış yanağıma öpücükler konduruyordu. Gülümseyerek ona döndüm ve ben de kollarımı kızıma sardım. Barışın yerine baktığımda yatakta olmadığını farkettim. 

Kızıma dönüp "Baba nerede annecim ?" diye sordum. Eslem ellerini ayırıp "Bilmiyoyum" dediğinde söyleyiş tarzına gülüp kocaman ve sulu bir öpücük bıraktım yanağına "Iğğ" deyip hemen yanağını silerken ona güldüm ve ayağa kalktım.

Sulu öpülmekten asla hoşlanmıyordu ve bilin bakalım benden daha çok sulu öpen kimdi ??

Evet doğru bildiniz ve sırf böyle kızımı delirsin diye o sildikçe tekrardan öpen manyak tabii ki Sedaydı. Başka kim olabilir ki?

Saate baktığımda 10 olduğunu gördüm bugün pazar olduğu için Barış da işe gitmeyecekti. Salona baktığımda orada olmadığını gördüm. Arkamdan gelen kızımla birlikte mutfağa baktığımda iki tane termosa kahve koyduğunu gördüm. 

Arkadan sarılıp kollarımı göğsünde birleştirdim. Hep o mu sarılacaktı canım. Elimden tutup beni tezgah ile kendi arasına aldığında gülümseyerek turkuazlarına baktım. Gözlerinin içi parlıyorken alnıma uzun bir öpücük bıraktı. 

Yeni çıkmaya başlayan sakallarını severken "Günaydın" dedim. O da "Günaydın "deyip dudağıma yöneldiğinde hafifçe ittirip "Eslem burada" dedim arkadaki bücürü gösterip. Barış Esleme dönüp kucağına aldı. 

"Dedim ki madem bugün annenin doğum günü. Bir kahvaltıya gitmeyelim mi?" deyip sorarcasına bana baktı. "Oluuur" dedim. Eslemle bana doğru gelip sarıldı. Eslem de minik kollarını boynuma sararken Barış "İyi ki doğdun ve iyi ki bizimlesin" dedi. 

Ben de gülerek "Yine gelsem dünyaya yine sizi seçerim" deyip gözlerimi kapattım. Bir süre sarıldıktan sonra Eslem sıkılıp aradan çıkmaya çalıştı. Yere inen kızıma bakarken o odasına doğru gitmeye başladı. 

"Nereye gidiyor?" dediğimde Barış "Gel bakalım" dedi. Arkasından ona bakarken o odasına girdi ve dolabını açtı. Montunu alıp sürükleyerek geldi , yanımızdan geçip kapıya doğru gitti ve "Hade didelim " dediğinde kahkaha atmaya başladım. Barış da gülerken o gayet ciddiydi.

"Hadee" dediğinde gülerek yanına gittim. "İlk önce bu mont kışın giyilir ama biz şuan yazdayız" deyip elinden montunu aldım. "İkinci olarak da dışarıya pijamalarınla mı çıkacaksın?" dedim. "Hade didelim ama" dediğinde "Tamam babacım gideceğiz ama önce giyinelim "dedi Barış

Eslemin elinden tutup "Hadi giyinelim o zaman" dedim benimle birlikte odasına doğru yürürken Barış arkamızdan gülüyordu. Kızımın odasına girip dolabını açıp montunu astım ve eşofman takımlarından birini seçtim. Bezini değiştirip giydirmeye başladım.

Kızımı giydirdikten sonra o macunsuz diş fırçasıyla evin içinde geze geze dişlerini fırçalarken ben de giyinmek için odaya gittim. Kıyafetlere bakarken Barış da giyinmek için odaya girdi. O giyeceklerini hemen ayarlayıp odadan çıktığında arkasından baktım.