"Neredesiniz kızlar?" dedim telefonu anca açan Yasmin ile Gülsuya. "Geldik geldik bir saatlik yolumuz kaldı" dedi Yasmin. Arkada 2 ve 2.5 yaşında iki tane çocuk olunca yavaş gelmelerini normal karşılamam gerekirdi ama acıkmıştım yahu. Sonuçta iki canlıydım ben.
Evet yanlış duymadınız daha doğrusu yanlış okumadınız. İkinci bebeğimi kaybettikten bir buçuk yıl sonra hamile kalmıştık. Şuan 5 aylık hamileyim ve bu duruma en çok 5 yaşında ki kızım sevinmişti.
Şimdi ise Gülsu ve Yasmin buraya geliyorlardı. Seda da birazdan gelirdi. Onun da çok tatlı bir yaşında kızı olmuştu. Adını da Nehir koymuşlardı. Tahminimden daha iyi bir anne olmuştu. Doğum izninde rahatı bulunca Onur ile konuşmuşlar ve Nehir kreş yaşına gelene kadar çalışmayacaktı.
Kızımı kreşten almak için hazırlanmıştım. Bahar ayında olduğumuz için üzerime ince bir hırka alıp ayakkabılarımı giydim ve çantamı alıp evden çıkacakken kapı çaldı.
Kapıyı açınca Sedayı ve minnak yiğenimi gördüm. Seda "Sen nereye gidiyorsun?" dediğinde "Siz girin içeri ben Eslemi okuldan alacağım" dedim. "Tamam" deyip içeri girdiğinde Nehirin yanağından öpüp evden çıktım ve arabaya bindim.
Kızımın okulunun önünde durup arabadan indim. İçeriye girip sınıfın kapısını çalıp açtım. Eslem beni görünce çantasını alırken öğretmenin elinde kağıtlarla geldi. "Merhabalar Sena Hanım" dediğimde gülümseyerek "Merhaba, nasılsınız?" dedim. "İyiyim teşekkürler siz?" diye sorduğunda "İyiyim sağolun" dedim elindeki kâğıtları uzatıp "Bugün yaptığımız el işi çalışmaları, buyrun" dedikten sonra "Teşekkürler" deyip uzattığı kağıtları aldım.
Çantasını sırtına takan kızımın elinden tutup "Hadi gidelim annecim" dedim. Eslem öğretmenine el salladıktan sonra okuldan çıktık. Arabanın arka kapısının açıp "Zıpla bakalım " dedim Eslem gülerek koltuğuna oturdu ve emniyet kemerini taktı.
Ben de arabaya binip sürmeyecek başladım. "Sana sürprizim var evde" dedim. Eslem heyecanlanarak "Ne peki?" deyince kaşlarımı kaldırıp "Sürpriz söylenmez ki" dedim. Kollarını bağlayıp "O zaman niye sürprizi var diyorsun?" diye söylendiğinde gülüp "Anneye trip atılmaz" dedim.
Kapının önüne geldiğinizde kapıyı çaldım. Eslem bana bakıp "Anne kim var evde?" dediğinde benim cevap vermeme kalmadan Seda kapıyı açtı. Eslem "Seda teyzeee" deyip ayakkabılarımı çıkardı ve içeri girip sarıldı. "Teyzesinin aşkını" deyip o da ona sarıldı.
Yerde emekleyerek bize doğru gelen Nehiri de ben kucağıma alıp öptüm. "Sen de teyzesinin prensesisin kızz" deyip bol bol öptüm. Nehir gülerken sevip yere bıraktım. Eslem ona gülerek bakan Nehirin yanına gidip saçlarını öptü.
"Elleri yıkamadın annecim" deyince kalkıp "Hemen yıkıyorum" deyip banyoya gitti. "Kıyafetlerin odanda yatağının üzerinden" dediğimde "Tamam annee" diye seslendi.
Sedaya dönüp "Ee naber?" dedim "İyi ,aynı kızımla oyun oynamaca" dediğinde güldüm. "Kahveyi içelim mi kızları mı bekleyelim?" diye sorduğumda "Bekleyelim bence, hatta yemeklere başlayalım" dedi. Kafamı sallayıp "Olur ben köfteyi sabahtan hallettim. Sadece pişirmesi kaldı, çorba ile mezeleri de yaptık mı tamamdır" dedim.
"Bir de tatlı yapalım ben kolay olsun diye pasta dedim ama sana uyar mı?" dediğinde "Uyar nasıl olsa sen yapacaksınız" deyip sırıttım. Eslem mutfağa girip "Seda teyze Nehir ağlıyor" deyince Seda "Acıkmıştır geliyorum" deyip içeriye girdi. Eslem önüme gelip ellerini karnıma koydu.
"Anne kardeşim ne zaman doğacak?" diye sorunca "Hmm biraz daha var canım" dedim "Ama hemen gelsin istiyorum" dediğinde "Ama sağlıklı doğması için biraz daha zamanı var" dedim kafasını sallayıp kollarını karnına sardı. Saçlarını sevip eğildim ve bir öpücük bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEBEKLİ HAYAT
Literatura Kobiecaİki yıl önce evlenen çiftin gelen bebekle birlikte değişen tatlı hayatı anlatılıyor. Olumsuzluğun az olduğu hatta çoğu kızın hayali olan bir hayat... Eğer bu iki çiftin hayatına katılmak isterseniz buyrun ilk bölümden başlayalım.