5 EKİM PAZARTESİ
Sabah 7.30 da işe gitmek için hazırlandım. Uyuyan kızımı öpüp çantamı aldım. "Barış ben çıkıyorum" dedim.
O da gömleğinin düğmelerini iliklerken "Tamam ben de Selma abla gelince çıkarım" dedi. Selma abla Esleme bakan ablaydı. Seda' nın apartmanında oturuyordu. Annemle aynı yaştaydı 47 yaşındaydı.
Esleme gayet iyi baktığını düşünüyordum. Eslem onu çok seviyordu çünkü. Bu arada tam bugün kızım 9 aylık olmuştu.
Hastaneye girdiğimde soyunma odasına gidip üniformalarımı giydim. 3 aydır işe başlamıştım ve mesleğimi özlemiştim. Hastalarla iletişim kurmayı, hocalarımızla hasta hakkında konuşmayı özlemiştim.
Telefonumu cebime koyup dolabımı kilitledim ve anahtarı da cebime koydum. Hala havalar ılıktı soğuklar gelmemişti henüz.
Sekreter Gülşene gülümseyip "Günaydın canım" dedim. "Günaydın, naber?" dedi "İyi valla aynı. Hastalara bakayım uğrarım" dedim ve steteskop ile tansiyon aletini alıp ilk hastanın kapısını çalıp girdim.
"Günaydın " dedim kapıyı kapatırken "Günaydın hemşire hanım" dedi dün apandisit ameliyatı geçiren hasta. "Ağrınız var mı?" diye sordum serumunu kontrol ederken "Biraz dikişlerim sızlıyor o kadar" dedi.
"Bu normal şimdi dikişlerinizi kontrol edeceğim" deyip lateks eldivenlerini taktım. Hastanın tişörtünü kaldırıp bandajı dikkatli şekilde çıkardım. Pamuğa tendürdiyot döküp dikişin üstünden geçtim. Yeni bir bandaj yapıştırıp tişörtü indirdim.
"Dikişleriniz gayet iyi durumda" deyip hastanın viral bulgularını rapora kaydettikten sonra "Geçmiş olsun, dinlenebilirsiniz" deyip odadan çıktım.
( Bazı şeyleri yanlış yazabilirim. Ben hemşire değilim ve araştırdığım kadar yazıyorum.)
Öğle yemeğinde molasına girince kantine inip kendime tavuklu ve bol yeşillikli salata ile filtre kahve alıp kızların yanına gittim.
"Selam" dedim Cemre' nin yanına otururken "Selam" dedi asistan doktor Elif. Cemre "Yeni asistan doktor gelecekmiş onu konuşuyoruz" dediğinde kaşlarımı kaldırarak "Hayırlı olsun, inşallah iyi biridir" dedim.
Elif "Evet, neyse sen fıstığın resimlerini göstersene" dediğinde gülüp telefonumu çıkardım fotoğraflara girip onlara verdim.
"Full o var amacım kaydırıverin" dediğimde Cemre "Kay kız Elif çok merak ettim" deyip fotoğraflara bakmaya başladılar.
Elif "Yaaa bu çok tatlı" dedi gülerek "Gelin de canlı canlı görün" dedim tripli şekilde. Cemre "Valla ne desen haklısın. Söz bu hafta nöbet olmadığı bir gece gelelim" deyip Elife baktı. "Evet evet, bu hafta benim çarşamba günü nöbetim yok" dedi.
Cemre telefonundan nöbet çizelgesine bakıp sırıttı. " Benim de booş. O zaman çarşamba uyar?" diye bana döndü. "Uyar uyar, gelin yemek yeriz" dedim.
Kahvemi içerken Elif'in acil hastasına gitmesi gerektiği için o gitmişti. Cemre de hala Eslem'in fotoğraflarına bakıyordu.
"Cemre benim gitmem lazım ameliyat var" dediğimde "Tamam canım, kolay gelsin" dediğinde öpücük atıp ameliyat için hazırlanmaya gittim.
Ameliyattan çıkıp telefonuma baktığımda Selma ablanın aradığını görüp hemen geri aradım. "Selma abla aramışsın duymadım ameliyattaydım" dedim. "Hı olsun kuzum önemli birşey yok. Sadece akşama karnı yarık yapacağım onu söyleyeyim dediydim" dediğinde rahatladım.
"Kolayına ne gelirse onu yap abla. Eslem ne yapıyor?" dedim.
"Oyuncaklarıyla oynuyor şimdi birazdan uyuyacak" dediğinde "Tamam ben kapatıyorum şimdi. Gelince görüşürüz" dedim ve telefonu kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEBEKLİ HAYAT
ChickLitİki yıl önce evlenen çiftin gelen bebekle birlikte değişen tatlı hayatı anlatılıyor. Olumsuzluğun az olduğu hatta çoğu kızın hayali olan bir hayat... Eğer bu iki çiftin hayatına katılmak isterseniz buyrun ilk bölümden başlayalım.