Sabah güzel bir kahvaltıdan sonra annem İlknur teyzemi aradı "Napıyon kız" dedi neşeli sesiyle "İyi napalım evdeyim" dedi "Eyi akşama misafir istermin ?" dediğinde İlknur teyzem "Manyak misafir misin sen" dedi. Annem gülüp "Ben değilim kızım da var" dedi "Anaaa gelin tabi len üstelik o da misafir değil" dedi.
Konuşup ayarladıktan sonra telefonu kapattım. "Tamamdır akşam yemekten sonra gideriz" dedi Barış içeri girdi "Eee napıyorsunuz bugün ?" dediğinde "Gündüz bir plan yok ama gece annemle sizi satıyoruz" dedim Barış gülerek " O zaman gündüz beraber olalım " dedi annem onaylayıp "Gidin siz torunum benimle kalsın" dedi "Olmaz öyle ya" dedim annem "Bu sıcakta napıcak çocuk "dedi sırıtıp "Eskiden ben torun bakamam diyodun" dediğimde annem güldü "Torun sevgisini bilmeden önceydi o "dedi.
"İyi hadi tamam" dedim. Barış " Giyin hadi o zaman "dediğinde gözlerimi açtım "Duş alayım bekle daha erken "dedim. Kıyafetlerimi alıp hemen banyoya girdim. Güzelce yıkandıktan sonra kendimi kurulayıp petrol mavisi beli kuşaklı elbisemi giydim. Saçlarımı tarayıp salık bıraktım.
Kızımın yanına gittiğimde babasıyla oynadıklarını gördüm. Barış dizlerinin üstüne oturtmuş gıdıklıyordu Eslem ise kahkahalarla gülüyordu. Barış komik sesler çıkararak ellerinden tutup ileri geri sallıyordu kızımı ve o ise halinden oldukça memnundu. "Ben hazırım ama biraz emziriyim belki uyur" deyip kızımı kucağıma aldım.
Emzirdikten sonra yerdeki pikeye kızımı bıraktım önündeki oyuncaklarıyla oynamaya başladı. Ayağa kalkıp " Anne biz gidiyoruz birşey olursa ararsın" dedim "Tamam hadi iyi gezmeler" dediğinde sandaletlerimi giyip Barışla birlikte evden çıktık.
Arabaya binip yola çıktık. "Nereye gidelim ?" dedim "Bilmem sen söyle Ayvalıklı olan sensin" dedi gülerek "O zamaaan ...Çarşıya inelim deniz kenarında bir cafeye otururuz" dedim. Barış çarşıya doğru sürmeye başladı.
Arabayı uygun bir yere parkedip indik. Barış elini uzatınca gülümseyip elini tuttum. Yürümeye başladık. Çarşının içinden geçerken mağazalara bakınıyorduk. Aklıma kız gecelerinde hep mum yaktığımız geldi. English Home vardı ilerde "Barış bir mağazaya girelim İlknur teyzeme hediye alıcam" dedim. "Tamam girelim "deyip mağazaya yöneldik.
Mumlara bakarken büyük bir beyaz mum ve güzel bir mumluk aldım. Bir tana de ahşap mumluk ve küçük mumlardan Şeyda teyzeme aldım o da gelirdi akşam. Kasada aldıklarımı hediye paketi yaptırıp mağazadan çıktım.
"Niye ikisine de mum aldın? "dedi Barış ona bakıp "Biz kız gecelerinde ışığı açmak yerine hep mum yakardık, bu büyük mumlar bizim zamanımız gibi olurdu. Mum bitince artık eve gitme vakti gibi bir anlam yüklemiştik. O mum bitene kadar zaten gece yarısı olurdu." dediğimde Barış güldü " Neden güldün?" dediğimde Barış "Ondan en büyük mumu aradın" dediğinde ben de güldüm.
"Teyzen burada çalışıyordu değil mi ?" dediğinde kafamı sallayıp "Uğrayalım mı Sedalara zeytinyağı alalım. Seda istemişti." dedim dükkana girince hep yaptığım gibi kafamı uzattım ilk. Teyzem beni görünce ayağa kalktı. "Ay benim kızım gelmiş . Gel bakayım şöyle" dedi dükkana girince kocaman sarıldık. Teyzeme kızıyorum ama gerçekten çok seviyordum.
"Nasılsınız bakalım? Kızı annen mi bakıyo" dedi "Evet siz karı-koca gezin dedi" dedim. "İyi yapmışsınız ." dedi Reyondaki zeytinlere bakıp "Ben hediyelik birşeyler alıcam" dedim "Tamam ürünler değişmedi senin bıraktığın gibi " dedi gülüp "O zaman Sedaya 5lik zeytinyağı alıyım. "dedim Barış "Eve de zeytin alalım bunlar çok güzel oluyor "dedi " O zaman kırma alalım" dedim .
Barış bir kiloluk kırma alıp yağın yanına koydu. Sabunlara bakarken zerdeçallı ve lavantalı sabunlardan aldım. "Bak bu da benim hediyem olsun Esleme" dedi teyzem " Ne gerek var" dediğimde " Olur mu öyle şey bu bebek sabunu gözünü yakmaz rahatlıkla kullanabilirsin "deyip sabunu sardı ve diğer sabunların yanına koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEBEKLİ HAYAT
Literatura Femininaİki yıl önce evlenen çiftin gelen bebekle birlikte değişen tatlı hayatı anlatılıyor. Olumsuzluğun az olduğu hatta çoğu kızın hayali olan bir hayat... Eğer bu iki çiftin hayatına katılmak isterseniz buyrun ilk bölümden başlayalım.
