3

648 30 39
                                    

Ecem'den...

Sabah erkenden kalktık. Erzaklarımızdan yiyecek bir şeyler bulduktan sonra sembol oyunu için tekneye bindik. Poyraz yanıma oturmuştu.

"Kazanıyor musun bugün?" dedi gülerek.

"Ya! Dalga geçme benimle." diye sitem ettim.

"Dalga geçmiyorum ya, halka varsa oyun net sende. "

"Halka oynayamam ben!" dedim ve güldüm. Aynı espiri bir kez mi yapılır yahu! En az 27389339 farklı kişiye yapmam lazım.

"Bence sen zirvede bırak bu espiri işini." dese de gülüyordu.

Oyun alanına geldiğimizde ilk işimiz atışa bakmak oldu. Halka atışı yerine dün çalıştığımız basket atışı vardı. Poyrazla gördüğümüz gibi kahkaha attık. Tüm takım bize uzaylı görmüş gibi bakıyordu.

"Dün bu atışı çalıştık biz!" dedim gülerken. Takım gülme sebebimizi öğrenince kendi haline döndü.

"Ne yapacağını biliyorsun." dedi Poyraz ve göz kırptı.

"Ya havalara bak!" dedim kahkaha atarken.

Murat gelip sunmaya başlamıştı. "Herkese merhaba! Bugün yine Dominik'in La Romana eyaletindeyiz."

Dayanamayarak "Dur la, romana bak romana!" dedim ve güldüm. Murat tam yanımda olduğu için beni duydu ve sunarken heyecanla kalkan eli yavaşça inerek dizine vurdu ve kahkaha atmaya başladı. Diğer yanımdaki Poyraz da espiriye değil de sanırım daha çok duruma gülmeye başlamıştı.

"Ben de tam Ecem'e alışıp alışmadığını soracaktım ama keyfi çok yerinde anlaşılan." dedi de gülmeye devam ederken.

"Espirilerim ve ben kötü günlerde bile beraberiz." diyerek açıklama yaptım.

Poyraz "Ayrılsalar ölür onlar." dediğinde yine gülmeye başladık. Başımı hemen yanımdaki Poyraz'a çevirerek gülümsedim. O da bana bakarak güldüğünde Murat oyunu anlatmaya geçmişti.

Kızlar mücadelesi ile başlayacaktık. Çekilen kura sonucu ilk mücadele Aleyna ve ben arasında olacaktı.

Parkura çıkmadan önce kenarda durup parkuru son bir kız inceledim. "Yaparsın, korkma." dedi Poyraz yanıma gelerek.

Gülümsedim ve parkurun başına geçtim. "HAYDİ KIZLAR!" diye bağıran Reşat'ın sesiyle başladık. Atışlara aynı zamanda gelsek de Poyraz'ın dediği gibi atarak 4'te 3 yapmıştım ve oyunu kazanmıştım.

Dinlenmek için benche geçtiğimde Poyraz suyu uzattı. Diğer eşleşmeler de çıkarken sıra yine bana gelmişti. Bu sefer Ayşe ile oynayacaktık ve kazanan Ünlüler takımının kazananı ile final yapacaktı.

Ayşe ile çıktığımız oyunda parkurda biraz geride kalmıştım ve atışlar nerdeyse başabaş gidiyordu. Son anda Ayşe topları toplamaya giderken atmış ve oyunu kazanmıştım.

Ünlülerin kızları de kendi arasında oynamış ve Seray ilk turda geçmesine rağmen ikinci turda yenilmişti. Oradan çıkan Merve ile finali oynamak için yine parkurun başına geçtik. Gönüllüler benchinden birkaç kişi harici herkes beni destekliyordu. Bunun verdiği güvenle parkura çıktım. Atışlarda bu sefer zorlanmıştım. Merve de takılmıştı.

"SAKİN OL! NEFES AL!" Poyraz'ın dediklerini uygulamak amacıyla bir saniye kadar durdum. Derin bir aldım. Son bir basket atmam gerekiyordu. Topu attım ve girdiğinde sevinçle "Sonunda!" diye bağırdım.

Bir dakika az önce ben sembolü mü kazandım? Hem de geldiğim hafta! Bunun olma ihtimali kaç?

Takımın yanına gittiğimde herkes beni tebrik etti.

La RomanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin