Her zaman insanlarla eğleniyordum. Onların omzuna dokunuyor ve şaşkınca boş sokakta neler olduğunu anlamaya çalışan yüzlerini izliyordum.
Sonra şaşkınlık paniğe dönüşüyor ardından kafayı yemişçesine o sokaktan koşarak kaçmalarıyla son buluyordu eğlencem...
O gün de aynısını yaptım. Simsiyah giyinmiş, kedi kulakları olan ve maskeli birisiydi bu...
Sonuçta hayalet gibi bir şeydim, bana bir şey yapamaz diye düşünüyordum ki bileğimden tutuverdi! Ama bu... Nasıl olabilirdi?!
"Oyun mu oynadığını sanıyorsun! Benim kim olduğumu biliyor musun sen!?"
+ İtiraf ediyorum, çok korkmuştum...
"H-hayır."
"Ciddimisin? Hiç televizyon falan izlemiyormusun sen?"
"Şey ben..."
+ Ona 'hayaletim' diyemezdim herhalde...
"H-hayır b-ben sokakta yaşıyorum..."
"Demek sokakta ha, sokakta yaşayan birisi için fazla iyi görünmüyormusun?"
+ Bir an üzerime baktım, lanetlendiğimden beri hiç bakmamıştım kimse görmüyor diye...
"Uh ş-şey haklısın a-ama benim televizyonum yok ve-"
"Yalanlar yalanlar tamam kes artık önce sokakta yaşıyorum dedin sonra da televizyonum yok bir açıklamada bulunacak mısın artık?"
"Şey ben..."
+ Köşeye sıkışmıştım. Hayalete dönüşüp içinden geçebilirim belki diye düşündüm ama olmadı... O da lanetlenmiş olabilirmiydi?
"Ben... Ben yıllar önce lanetlendim..."
+ Bileğimi tuttuğu elinin gevşediğini hissedebiliyordum...
"Ne saçmalıyorsun sen!"
+ Bundan faydalanıp bileğimi sertçe çektim. Kaçabilirdim ama içimden kaçmak gelmiyordu.
"Doğru söylüyorum bu sefer gerçekten."
"Ne lanetiymiş bu?"
+ Onu tanımıyordum bile ve konuştuğum ilk insandı. Nasıl biri olduğunu bile bilmiyordum.
"Sana neden söyleyeyim?"
"Canının bedeninde kalması için."
"Haha canlı olduğumu nerden biliyorsun?"
+ Onu korkutmaya çalışıyor ve beni rahat bırakmasını umuyordum. Öte yandan gitmesini de istemiyordum. Ciddi ciddi biri beni görmüştü.
"Gerçekten yalancının tekisin."
"Değilim! Sana bunu kanıtlayacağım. Sadece şuraya saklan ve birinin gelmesini bekleyelim"
+ Bana aptal mışım gibi bakıyordu ama dediğimi yaptı. Sonrasında biri geldi. Kediye o hariç herkesin beni göremediğini ve duyamadığına inandırmak için önce sokaktaki kişiye seslendim.
Beklediğim gibi tepki vermedi. Sonra dokunulabilir olup ona dokundum ve hayalete dönüştüm. Kedi bana dehşetle bakıyordu.
Dokunulabilir olunca nasıl göründüğüm hakkında hiç bir fikrim yoktu ama tuhaf görünüyor olmalıydım, ya da belki de korkunç çünkü kara kedi gerçekten korkmuşa benziyordu...
Bi saniye yoksa... Ben dokunulabilir olduğumda beni görebiliyorlardı ve korkunç görünümüm yüzünden mi kafayı yemişçesine arkalarına bile bakmadan kaçıyorlardı!?
Ben de korkmuştum biraz, bunca zaman beni görmüyorlar sanıyordum meğer görüyorlarmış! Ama belli etmedim korktuğumu.
"Eee nasılsın bakalım kedicik. İnandıysan artık bana müsade."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanet Ya Da Mucize
General FictionKendi halinde yaşayan hayaletin hayatı Kara kedi ile tanıştığında tamamen değişir. Mucize uğur böceği ve kara kedi fan kurgusudur. Gerçek çizgi diziyle bir ilgisi olmayıp, tüm olay örgüsü bana aittir.