18 - Bir küçük Feride

58.4K 2.8K 959
                                    

Herkese merhabalar 🌸

Beklettiğim için özür diliyorum öncelikle. Birkaç farklı durumdan dolayı bölümü söz verdiğim vakitte atamadığım gibi sizide yanıtlayamadım 🙏

Bu bölüm benim için çokça özel. Beğeneceğinizi, sizin için de özel olmasını umuyorum. Satır arası yorumlarınızı unutmayın lütfen sizde🧡

Ve MrsVaizovic CeydaSar53 fatmazell_ gulmeklazim1 gulmeklazim1 bu bölüm sizin için gelsin 🖤


Ölüm neydi?

Tüm renklerin rengini yitirmesi mi yoksa kelimelerin anlamını yitirip kifayetsiz bir hale bürünmesi mi?

Peki ya insan asıl ne zaman ölürdü?

Bedeni sonsuzluğa sürüklendiğinde mi yoksa sevdiğinin yüreğinde yer etmeyi bırakıp yok olduğunda mı?

Bilmiyordum. Merak etmiyordum. Öğrenmek istemiyordum.

Göğsümün üzerinde bir daha kalmamak üzere bir ağırlık yerleşti. Genzim yandı, midem bulandı... Gözlerime yaşlar birikmek için sıraya girdi fakat adeta donmuş bedenim buna da izin vermedi.

"Anne?!"

Kocaman bir feryatla annemin yanına diz çöküşünü seyrettim abimin. Korkuyla annemin bedeninde ellerini gezdirişini, vurulduğunu görmemişçesine ne olduğunu anlamaya çalışmasını. Her zaman kendinden emin, ne yapacağını bilen adam gitmiş, yerine anne diye ağlamak üzere olan küçük bir çocuk gelmişti.

Sesler çoğaldı aynı dakikalarda zihnimde, gürültü içine alıp boğmak istedi beni.

Abim, annemin başında çaresiz bir şekilde ne yapacağını bilemezken, yitip gidebilseydim keşke.

"Ambulans..." diyebildi kesik kesik. En azından bir şey yapabiliyordu. Dokunabiliyordu anneme, kana bulanmış kokusunu içine çekebiliyordu. Ben? Öylece seyrediyordum. "Yusuf ambulans..."

Yusuf abi bunu zaten o söylemeden yapmıştı belki de. Şimdi de annemin katilini tutuyordu sanki kaçacakmış gibi. Oysa kaçmayacaktı. Başında durmuş, öylece seyrederken annemi kaçmaktan çok uzaktı.

Midemdeki hareketlenme gittikçe artırdı şiddetini. Annemin başındaki kişiler arttı. Muhtemelen bir on dakika öncesine kadar annemin feryadını duymayan insanlar toplandı başına. Acıdılar, üzüldüler, yazık oldu dediler...

Ama görmediler.

Elini uzatıp yardım isterken görmediler. Haykırırken duymadılar, duymazdan geldiler. İşlerine nasıl gelirlerse öyle yaptılar ama şimdi üzülürmüş gibi yapmaktan da geri durmadılar.

"Yusuf..." diye yardım dilendi abim. Sanki Yusuf abinin yapabileceği bir şey varmış gibi. Tek derdi annemi kurtarabilecek bir yol bulmaktı. Ne yapacağını bilmiyordu, kendini belki de ilk defa böylesine çaresiz hissediyordu.

Yusuf abi istediğini yapmak istercesine eğildi annemin yanına. Abimin yapamadığını yaptı ellerini boynuna götürdü.

Nefesim tutuldu.

MÂHPAREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin