Herkese merhabalar 👋
Instagram: msevdaas
Twitter: Hikayecinsan/ M.SevdaDuyuruları ve alıntıları bu hesaplar üzerinden paylaşıyorum 🧡
Sol alt köşesindeki küçük yıldıza basıp satır arası yorumlar yapmayı ihmal etmeyin🧡
Keyifli okumalar 🌸
Bütün iyi kitapların sonunda
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır...
Edip Cansever
Hamileyim diye geçirdim içimden. Hamileyim.
Hayatım boyunca gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine düşünmeden hayaller kuran, o hayallerle yaşayan biri oldum. Arslan benim yüreğimde kendimden bile gizlediğim en güzel hayalimdi. Ona dair her şeyi, ondan bana kalan her şeyin güzelliği de buradan geliyordu aslında.
Şimdi ona, sevdamıza dair bir canın içimde hayat bulduğuna inanmak bile öylesine güçtü ki. Güçtü çünkü hiçbir hayal gerçekleşmesi için kurulmuyordu. Gerçekleştiğine inanamayışında buradan geliyordu zaten.
"Birkaç saat daha sizi misafir edip sıvı takviyesi yapacağız Ahsen hanım." Dedi afallayışımdan dolayı yüzündeki tebessümünü silemeyen doktor. "Sonrasında taburcu olabilirsiniz. En yakın zamanda da uzman hekimlerimizden biriyle görüşür, detaylı bilgiler alırsınız. Geçmiş olsun tekrardan..."
"Doktor hanım?" diye sordum bir anda dayanamayarak. Aklıma birilerine haber verilmiş olabileceği geldiğinden hızla devam ettim. "Şey... Ben şimdilik kimsenin haberdar olmasını istemiyorum. Eğer soran olursa..."
Lafımı tamamlamama kalmadan anlayışla kafasını salladı. "Tamamdır Ahsen Hanım." dedi beni anladığını göstererek. "Endişe edeceğiniz bir şey olmasın."
Kafamı belli belirsiz teşekkür edercesine sallarken aslında ne yaptığımın bilincinde olamayacak kadar transa geçmiştim. Delirmiş gibi öylece olduğun yerde durmuş, üzerimden atamadığım şaşkınlıkla içimden hamileyim diye tekrarlayıp duruyordum. Sanki tekrar etmesem unutacaktım, yok olacaktı müjdesini aldığım bu haber.
Orada, nerede olduğumu unuturcasına kaç dakika boş duvara baktım bilmiyorum. Aslında bakılırsa içimden deli gibi gülmek geliyordu. Tekrar edip durduğum o kelimeyi deli gibi haykırmak. Fakat küçücük, benim bile zorlukla fark ettiğim o korku engel oluyordu buna. Yaşadığım heyecanın arasında ne yapacağımın bilinmezliği sarıyordu etrafımı. Yine de bu engel olamıyordu o baskın sevince.
Kapı, beni içine düştüğüm düşünce girdabından çıkaracak kuvvette açılırken aynı saniye gözlerim büyük bir panikle içeriye giren Arslan'ı buldu. Yeşillerime değdiği anda derin bir rahatlama yaşadığı belli olan gözleri, seslice verdiği titrek nefesine eşlik ederken birkaç saniye durdu olduğu yerde. Bana baktı.
Gülümsemeye çalışıp onun yaşadığı telaşa engel olmaya çalıştım. "Arslan..." dedim incecik sesimle. Genzim bir kez daha susuzluktan yansa da belli etmedim, elimi uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÂHPARE
General Fiction"Çok mu seviyorsun?" diye sordu Arslan dayanamayarak. Ahsen ise usulca salladı kafasını. "Tamam, gel o zaman." Elini bırakıp Ahsenin korkuyla yere bıraktığı bisiklete yöneldi. Bisikleti kaldırdığında aklından geçenden emin olamadı. Bu bisiklet ikisi...