Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Gege ne olur bir şeyler yap!" Zhan ne yapacağını bilmiyordu. Dona kalmıştı.
Yiboyu evden çıkardılar. Zhan koşarak peşinden gitti. "Bekleyin! Durun lütfen!" Ağlayarak birbirlerine bakıyorlardı. Zhan ne kadar Yiboya koşsa Yibo o kadar uzaklaştıyordu.
"B-bırakın beni!" Çırpınıyordu. Yibo hızla kolunu çekti. "Size beni bırakın dedim!" Doktora yumruk atarak Zhana koştu ve sarıldı. "Gege lütfen beni bırakma! Onlara verme beni lütfen!" Tekrar sıkıca sarıldılar birbirlerine.
"B-bir şey söyle! Onlara s-seni vermeyeceğim de!" Zhan dese bile bunun bir anlamı olmayacaktı. "Özür dilerim Yibo. Elimden hiçbir şey gelmiyor." "G-gege."
Bir doktor gelip Yiboyu çekecekken diğer doktor eli ile durmasını söyledi ve sarılmalarına izin verdiler.
Doktorlar Yiboyu iki kolundan tutup çektiler. "L-lütfen beni bırakın! Onunla b-biraz daha kalayım! Yalvarıyorum s-size!" Hıçkırarak ağlıyordu. Zhan hiçbir şey yapamadığı için çok kötü hissediyordu.
"Gege neden b-bir şey söylemiyorsun?!" Zhan Yibo'nun yüzünü ellerinin arasına alıp göz yaşlarını sildi. "Merak etme bir gün tekrar birlikte olacağız." "Ben bir gün d-değil her gün b-birlikte olmak istiyorum!" "G-gege!" Yiboyu çekip arabaya bindirdiler.
Zhan hızla hastaneye girdi ve Xia'nın yakalarından tutup çekti. "Onlara sen mi söyledin ha!?" "Z-zhan ne yapıyorsun? Sakinleş!" "Soruma cevap ver seni aptal!" "Kime n-neyi söyledim?!" "Yalan teşhisi!" "H-hayır hayır. Y-yanılıyorsun!" Zhan dahada sıkı tutup iyice cekti.
"Senden başka kimse duymadı!" Xia'nın arkasında siyah giyinimli bir adam gördü. Onları izliyordu. "Tabii ya!" Xiayı yana itip adama doğru koştu. Ama kaçmaya başlamıştı. "Hey! Bekle!"
9 ay sonra...
Yibo Zhansızlıktan kafayı yemişti. Durumu normalden dahada kötüleşmişti. Bazen doktorlar onun üzerinden deneyler yapıyorlardı bazende deli gömleği giydiriyorlardı.
Kilitli odasının yatağında otururken şeytan kendisi kapı önünde belirdi. Gülerek konuştu. "Sana demiştim değil mi? Asla geri dönmeyecek! Belkide seni çoktan unutmuştur ha?" Yibo onu duymamazlıktan geliyordu.
"Umrunda bile değilsin! En başında sana söylemiştim oda seni bırakacak diye!" "Kes sesini!" "Senden nefret ediyor işte Yibo anlasana!" "Sana kes sesini dedim!" "Bunların hepsini o planladı! En sonunda ben yapamadan o seni öldürecek! Aptal ucube!"
Kulaklarını sıkıca kapattı."KES SESINI!" Doktor bağırdığını duyup odaya girdi.
Elindeki şırıngayı batıracakken Yibo elinden alıp onun boğazına sapladı. Doktor düşmek üzereyken Yibo tekme atıp daha hızlı düşmesine yardım etti.
Odadan çıkarak hastane çıkışına koşmaya başladı.
Hemşireler onu yakaladı. "Bay Wang Yibo nereye gidiyorsunuz?!" "Cehennemin dibine!" Kollarını çekmeye çalıştı. "Sakinleşin lütfen!" Yibo sinirle gözlerini açtı. "Hepinizi öldüreceğim aptallar! Beni bu hâle çeviren sizsiniz!" Hemşireyi yere savurdu.
Diğer hemşirenin yakasından tutup duvara vurudu ve yere düşürdü.
Arkasından doktor gelip sıkıca kolunu boğazına sardı. "S-siz!" Diğer doktorlar gelip yerde kanlarla yatan hemşireleri kaldırdılar.
Başka bir doktorda Yiboya gömleği giydirip sandalyeye bağladı. "Bırakın beni! Hepinizi geberteceğim! Kanda boğacağım sizi! Bırakın beni-" Ağzını kapatıp özel odaya aldılar.
---- sanirim bir sonraki bolum final olacak belki iki bolum sonra
elim uyustu be bolumu yazmaktan ahdakjhdajhdhs
neyse gece okuyanlara iyi geçeler sabah okuyanlara gunaydin oglen okuyanlara tunaydin aksam uzeri okuyanlara iyi aksamlar 💐💐💐
