28

310 47 21
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayi unutmayin :3

Zhan Yiboya ilaçlarını içirmek için odaya girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zhan Yiboya ilaçlarını içirmek için odaya girdi. "Yib-" Yatakta usulca uyuyordu.

Gülümseyerek yatağa ilerleyip yanına oturdu. Büyülenmişcesine bakıyordu.

Saçlarını okşadı. Birazda yanağını. Bir melek gibi uyuyordu. Kusursuzdu. Zhan onu sonsuza kadar böyle seyredebilirdi.

Yibo hafifçe gözlerini araladı. "Mmh Bay Xiao Zhan?" Zhan hareketlendi ve etrafına bakındı. "G-günaydın Yibo." Yibo başını yavaşça aşağı yukarı salladı.

"İlaç saatin geldi ondan dolayı yanındayım." Başıyla onaylayıp yatağa oturdu. "Bay Xiao Zhan bu ilaçların bana faydası olduğunu düşünmüyorum. Sanırım durumumu dahada ciddileştiriyorlar." 

Zhan ilaçları paketinden çıkararak konuştu. "İlaçları alırken böyle şeyler yaşaman normal çünkü dozları çok yüksek. Ama bunları yaşadığına değecek. Birde  hepsi puf diye yok olacak."

Bardağa su doldurup yanına oturdu ve ilaçları uzattı.

Yibo sarılı olmayan eliyle ilaçları teker teker alıp içti.

Bardağı sehpanın üstüne koydu. "Bay Xiao Zhan beni buradan çıkarmak istediğinize emin misiniz?"
"Evet Yibo gayet eminim. Sen benim için endişelenme. Kimse bir şey demediği sürece hiçbir şey olmayacak."

Birbirlerine gülümsediler.

Zhan Yibo'nun sarılı elini farketti. Yiboda onun farkettiğini farketti. (biraz garip bi cumle oldu ama siz anladiniz iste)

Hemen kolunu çarşafın altına soktu. "Koluna ne oldu?"
"H-hiç bir şey..." Zhan iç çekti. "Yibo sarılı işte gördüm."
"Ciddi bir şey yok Bay Xiao Zhan. Bir yere çarptım."
"Yibo ben bir doktorum beni salak yerine koyma." Uzanıp kolunu tuttu.

Biraz bakındı. "İntihar etmeye mi çalıştın?!"
"H-hayır tabi ki Bay Xiao Zhan."
"O zaman neden sarılı?"
"Size anlatmak istemiyorum."
"Yibo-" Hızla kolunu çekti. "Size anlatmak istemiyorum Bay Xiao Zhan!"

"Peki Yibo. Sorun değil." Fısıldadı. "Her türlü öğreneceğim sonuçta." Ayağa kalktı ve kapıya ilerledi.

Yibo bağırdığı için pişman olmuştu. İlaçlar onu agresifleştiriyordu ve Zhanda bunun farkındaydı. "Bay Xiao Zhan bekleyin!" Zhan Yiboya döndü. "Hmm?"
"Biraz daha yanımda kalın lütfen... Benimle... benimle birlikte gökyüzünü seyredin."

Zhan saatine baktı. Şuanlık ilgilenmesi gereken bir hasta yoktu. "Seni rahatlatacaksa neden olmasın."

Yibo yataktan çıktı ve camın önüne oturdu. Zhanda çok geç olmadan bir sandalye alıp yanına oturdu.

Gökyüzünün güzelliğine gülümsedi Yibo. Zhan Yibo hakkında düşünüyordu. Onun bu saf güzelliğinin altında bu kadar karanlık şeylerin yatması onu üzüyordu. Ama bunlar onu sevmesine engel değildi.

İkiside aynı anda birbirine döndü. Zhan gülümsedi ve yaklaşarak yanağına bir öpücük kondurdu. Yibo bunun aksine dudağından öpmeyi tercih etti.

Zhan utanarak başını cama çevirdi. Yibo ona tekrar bakıp başını omzuna yasladı ve tekrardan gökyüzünü seyretmeye başladı.

İkiside şuan çok mutluydu. Birbirlerinin dışında hiçbir şey düşünemiyorlardı. Resmen birbirlerine tutulmuşlardı!!!!!

----
aman allahim liying admin bu nasil bir bolum! feels mi gecirsek kafayi mi yesek!

700 oy icin cok tesekkurler<3

suan guncel okuyan okurlar... sizler... cok... ozlesiniz... iyi ki varsiniz kalp kalp

tabi hikaye bittiginde gelen okurlarda cok ozel hemen yukselmeyin :P

btww gece okuyanlara iyi geceler sabah okuyanlara gunaydin oglen okuyanlara tunaydin aksam uzeri okuyanlara iyi aksamlar sizleri seviyorum citirlat 💐💐💐💐💐💐

cafuné // yizhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin