6.BÖLÜM"DENİZLİ"

915 76 126
                                    

Medya; Denizli/Çal kanyonu

Merhaba, hepiniz hoş geldiniz.

Keyifli okumalar 💜💜
*************

Gözleri gözlerimde öylece bakarken, şaşırmış gibi görünüyordu.

" Kalacaksın yani?" Başımı salladım. Yönünü tamamen bana çevirdi, bakışları etrafı gezip tekrar gözlerimi buldu.

" İyi düşündün değil mi Nazlı?" Sorusuyla afalladım, kalmamı değilde gitmemi istiyordu sanki.

" Çok iyi düşündüm Arslan, burada Denizli'de olacağımdan daha güvende olacağım sadece ben değil kardeşim de öyle. Yeni bir sayfa açılacak önüme, o adamdan kurtulmam için yakalanması gerekiyor." Anladım der gibi salladı başını.

" Yeni yaşantın konusunda hiç kuşkun olmasın, herşey hazırlandı. Sadece çok dikkatli ol Nazlı, o adam sandığından daha tehlikeli emin ol" yavaşça yutkundum.

" Ben onu tanıyıp tanımadığımı bile bilmiyorum, onu görebilme ihtimalim var mı? Fotoğraf filan" dişlerini sertçe sıkarken, çenesi gerildi. Gözleri arkadan bir yerleri gezdi bir süre, bakışları koyulaştı. Gözünün önünde canlanan sahneler vardı sanki, perde açılıyor o o anları yeniden yaşıyordu. Boynunun damarları şişiyor, burnundan sert nefesler alıp veriyordu. O adamla ayrı bir derdi vardı sanki. Bakışları tekrar yüzümü buldu ama gözlerimi değil.

" Hava iyice soğudu gir artık içeriye, bu konunun ayrıntılarını karargahta konuşuruz. Sana verilmesi gereken bilgilerde var zaten, hepsini o zaman hallederiz" başımı sallayıp kapıya doğru ilerledim, kapıyı kapatmak için döndüğümde hala oradaydı.

" İyi geceler Arslan" ellerim kapıyı sıkı sıkı tutarken baktım ona.

" İyi geceler Nazlı" kapıyı kapatıp içeriye geçtim. Yağmur elindeki el yapımı bebekle oynuyordu, içeriye girmemle bakışları bana döndü. Yanına gidip oturdum.

" Yatalım mı? Saat geç oldu" başını sallayıp ayağa kalktı, elini tutup kaldığım odaya doğru yürüdüm.

" Burada kalırken beraber uyuyacağız, eşyalarımızı da aynı dolaba koyacağız" kapıyı açıp içeriye geçtim. Benimle beraber odaya girerken, gözleri tüm odada dolaştı. Önünde diz çöküp ellerini tuttum.

" Nasıl ablacığım, beğendin mi?" Gözleri tüm odayı dolaştıktan sonra beni buldu.

" Denizli'deki odalarımız daha güzeldi, biz hep burada mı kalacağız?" Ellerini okşayıp gülümsedim.

" Şimdi uyuyalım, yarın konuşacağız seninle. Tamam mı?" Başını sallayıp yatağa doğru yürüdü.

Yavaşça yatağa çıkarken, yatırıp üzerini örttüm. Sıkı sıkı sarıldı elindeki bebeğe, bu bebeği ilk defa görüyordum.

" Yağmur" dedim yanına oturup yavaşça saçlarını okşayarak.

" Efendim abla" yattığı yerden tatlı tatlı bakarken gülümsedim.

" Bu bebeğin yeni mi? Daha önce hiç görmedim" başını salladı.

" Evet abla, Arslan abi aldı bunu bana" kaşlarımı hayretle havaya kaldırdım.

" Arslan abin?" Başını salladı yine.

" Hıhı, o çok iyi biri" bıkkın bir nefes verdim.

" Evet ablacığım o çok iyi biri, kapat hadi gözlerini" o gözlerini kapatırken usulca yanından kalkıp yatağın diğer tarafına doğru yürüdüm. Yavaşça yatağa girip lambayı kapattım, artık kardeşim de yanımdaydı. Başımı yastığa koyup derin bir nefes aldım, her zamankinden daha dikkatli olmam gerekiyordu bundan sonra. Bu saatten sonra sadece benim canım yanmayacaktı, o daha küçücük bir çocuktu güzel anılar biriktirmesi lazımdı ileriye. Düşüncelerimi bir süreliğine kovup, gözlerimi kapattım.
*************
" Neee! Gerçekten mi? Doğru söyle, doğru duydun Feyza de Nazlı" Feyza'nın bağırışıyla yüzümü buruşturup, kulaklarımı kapattım.

PUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin