İlk göz göze geldiklerinde anlamıştı Yağız bir şeylerin değişeceğini. Bu kız onun ya geleceğindeki ışık olacaktı ya da geleceğindeki kara leke olacaktı. Buna ikisi karar verecekti. Ya el ele devam edeceklerdi yada uzayıp giden ayrılığa boyun eğip yo...
Haydi, ne duruyorsunuz! Gülün, sevinin, hayat kadar tatlı şey var mı?
İçimizdeki Şeytan
Bade heyecan içinde yatağından kalkmış ve banyoya doğru ilerleyip hızlıca duş almıştı. Anne ve baba evindeki son bekar günüydü. Bugün kına vardı. Kına gecesi Bursa'da olacaktı, düğün ise yarın İstanbul'da olacaktı. Selini uyandırıp mutfağa geçtiler ve bir şeyler yemeye başladılar. Çalan kapıyla beraber kapıya doğru ilerlediler.
Kapıyı açan Bade karşısında kot pantolonu ve tişörtüyle bekleyen Yağızı gördü. Yanında da ekürisi Ümit vardı. İki arkadaş gülerek içeriye girdiler. Fatma Hanım Yağıza döndü. 'Günaydın oğlum hoş geldiniz!' Yağız gülümseyerek kadının elini öptü. 'Günaydın Fatma anne!' Kızlar odadan çantalarını ve kınada giyecekleri kıyafetlerini alıp erkeklerin yanına geldiler. 'Hayatım bunu dikkatle koyalım kırışmasın. Bir de İrem direk kuaföre gelecek demi?' Yağız sevgilisinin telaşlı haline güldü. 'Güzelim sen bir sakin olur musun? Herkes olması gereken yere gidecek rahat ol sen! Gelinsin sen tadını çıkar! Ver bakalım bana kıyafetini hadi yürüyün bakalım şimdi hadi!' Fatma Hanımla vedalaşıp evden ayrıldılar.
İrem de kuaförde kızlara katılmıştı. 'Adayı Deniz'e bıraktım. Baba kız şuan çıldırıyorlar kesin!' diyerek kahkaha attı. Bade İrem'in bu haline güldü. Selin oje rengini seçebilmek için oradan oraya koşturuyordu. Ardından kızların yanına oturup dedikodu yapmaya başladı. 'Ya kızlar bu odun Ümit bana evlilik teklifi etmedi! Ama düğünü atlatalım Yağızlar balayından gelsin istemeye gelelim diyor! Hayır ortada teklif yok!' Bade arkadaşının bu haline tebessüm etti. 'Merak etme o bir şeyler düşünmüştür.' Selin omuzlarını silkip önüne döndü.
Bade üzerine kırmızı elbisesini giymiş kuaförde Yağızların onları almaya gelmesini bekliyordu. Selin dolu dolu gözleriyle arkadaşına sıkıca sarıldı. 'Bitanem mükemmel görünüyorsun! Allahım inanamıyorum Bade! Bugünleri konuşurken hadi canım gelir mi o günler diyorduk! Şimdi şu hale bak!' Bade arkadaşına sıkıca sarıldı. 'Ağlama bak sakın! Vallahi bende ağlarım!' İrem ise arkalarında durmuş bu mükemmel dostları izliyordu ve fotoğraflarını çekiyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Badecim telefonun çalıyor kuzum.' Bade kafasını kaldırıp İrem'e baktı ve telefonunu eline aldı. Özel numara arıyordu. Birden içinin yandığını hissetti. Telefonu açıp kulağına götürdü. 'Alo?' karşıdan ses gelmesini bekledi ancak ses gelmedi ve telefon kapandı. Üzerinde durmayarak kapıdan içeri giren sevgilisinin yanına doğru ilerledi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
