Bahar, bir insanla gelebilir insana.
Bade ve Selin mutfakta heyecan içinde cezve ellerinde kahve yapıyorlardı. 'Selin! Kalbim ağzımda atıyor!' diyerek elleriyle yüzüne rüzgar yaptı. Selin arkadaşına bakıp kıkırdadı. 'Ay dur Allah aşkına! Şu gece bitsin sonra ayıl bayıl yavrum dur!' Bade kıkırdayarak arkadaşının yanağını öptü. 'İyi ki buradasın Selin! Çok teşekkür ederim!' Selin sıkıca arkadaşına sarıldı. 'Tabi yanında olacağım be deli! Hadi ağlatma beni! Şu kahveleri götür! Ha bak bu Yağızın kahvesi karıştırma sakın!' Bade kafasını salladı ve son kez masanın üzerindeki çiçekleri koklayarak tepsiyi eline aldı.
Elinde kahve tepsisiyle salona giren Bade kahveleri dağıtmaya başladı. Sıra sevgilisine gelince kahvesini verip Selinin yanındaki sandalyeye oturdu. Herkes afiyetle kahvesini yudumluyordu. Bade gözleriyle Yağıza bakıyordu. Kahvesinden koca bir yudum alan Yağız hiçbir tepki vermeden kahvesini hızlıca bitirdi ve önündeki sehpaya koydu.
'Bade Allah aşkına kahveleri mi karıştırdın? Afiyetle içti!' Bade kafasını salladı. 'Saçmalama be! Doğru kahveyi verdim.' İki arkadaş olana anlam veremeden bakarken Kenan Bey boğazını temizleyip lafa girdi.
'Sebebi ziyaretimiz belli Salih Bey. Çocuklar birbirini görmüş, beğenmiş, sevmişler. Biz üzerimize düşeni yapmak için bu akşam bir araya geldik. Allahın emri peygamberin kavliyle kızımız Badeyi oğlumuz Yağıza istiyoruz!' Yağız babasının cümlesi bitince derin bir nefes verdi. Bade ise yüzü kızarmış bir halde babasına bakıyordu. Salih Bey lafı devir aldı. 'Sizinde dediğiniz gibi biz üzerimize düşeni yapmak için buradayız. Kızımla konuştum, Yağızla da konuştum. İkisi birbirini sevmişler. Verdik gitti! Hayırlısı olsun!' Salondaki herkes rahat bir nefes verip ayağa kalktılar.
Bade ve Yağız sırayla anne ve babalarının ellerini öptüler. Ardından iki sevgili tebrikleri kabul ettiler. Salih Bey iki gencin yüzüklerini parmaklarına geçirdi. 'Bu yüzükleri şimdi takıyorum ve bir daha asla parmağınızdan çıkarmayın çocuklar! Birbirinizi her zaman sevin ve sayın! Yağız ben sana kıymetlimi veriyorum gözünden bir damla yaş düşmesin bozuşuruz! Hayırlısı olsun çok mutlu olun!' diyerek kurdeleyi kesti. Ümit hemen lafa atladı. 'Salih amca makas kesmiyor deseydik keşke!' Deniz ise Ümit'e güldü. 'Oğlum sen erkek tarafısın!' salondakiler kıkır gülmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAMAM MIYIZ?
Чиклитİlk göz göze geldiklerinde anlamıştı Yağız bir şeylerin değişeceğini. Bu kız onun ya geleceğindeki ışık olacaktı ya da geleceğindeki kara leke olacaktı. Buna ikisi karar verecekti. Ya el ele devam edeceklerdi yada uzayıp giden ayrılığa boyun eğip yo...