Aklım fikrim sende, senin gelişinde.
Nazım Hikmet
Aradan geçen bir ayda Bade hamileliğine alışmış ve her şey yolunda ilerliyordu. Yağız ise sürekli arayıp kendince Badeyi kontrol edip telefonu kapatıyordu. Deniz işleri yoğun olduğu için ailesine zaman ayıramıyordu ve bu durum İrem'i çileden çıkarıyordu. Ümit ve Selin ise düğün hazırlıklarını birbirleriyle kavga ederek tamamlamış, bu akşam kına gecesi vardı.
Kızlar kuaförde oturmuş hazırlıklarını yapıyorlardı. 'Yemin ederim Deniz'i öldürmek istiyorum! Ya başlayacağım adliyesine, olayına! Ya kocamı görebilmek için suç mu işlemem gerekiyor?', 'Yağız'a ne demeli! Ya bir insan günde yüz kez aranır mı? Arıyor hem de sadece iyi misin demek için!', 'Siz yatıp kalkıp şükredin be! Ümit'i öldürmememin sebebi sırf gençliğim hapislerde çürümesin diye, hala onunla evleniyor oluşum da sevgimden dolayı!' Kızlar birbirlerine bakıp kahkaha atmaya başlardılar. 'Ay şu hale bak! Altmış yaşındaki teyzeler gibiyiz şuan!' Bade Selin'in kurduğu cümleyle daha da gülmeye başladı.
Hazırlıkları biten kadınlar erkeklerin gelmesini bekliyorlardı. 'Selin, benim güzeller güzelim, kan bağım olmadan sahip olduğum kız kardeşim... Her zaman çok mutlu ol canım benim, ne zaman ihtiyacın olursa, ne zaman Bade koş dersen, elini ne zaman uzatırsan her zaman orda olurum unutma tamam mı? Her zaman elini ilk tutan ben olacağım! Çok mutlu ol, çok sev, çok güven, çok kahkaha at! İyi ki varsın!' Selin gözyaşını silip arkadaşına kocaman sarıldı. 'Asıl sen iyi ki varsın! Ay ağlamak istemiyorum şuan Bade! Akşama kınada ağlarız şimdi değil! Senin bozuk hormonlar hepimize geçti. Üzme benim biricik yeğenimi sil gözlerini! Vallahi Yağız öldürür beni karımı ağlatıyorsun diye!' Bade kahkaha atarak arkadaşının çıplak omzuna kocaman öpücük kondurdu.
Kuaförden içeriye giren Ümit, Yağız ve Deniz üçlüsüyle beraber hepsi bakışlarını onlara çevirdi. Ümit gözlerini dahi kırpmadan kırmızı elbisesinin içinde salınan sevgilisine bakıyordu. Yağız ve Deniz ise parlayan gözlerle eşlerine bakıyordu.
'Selin, hayatımın anlamı! O kadar güzelsin ki! Aklımı başımdan alıyorsun!' Selin kocaman gülümsemesiyle müstakbel eşine baktı. 'Sende çok yakışıklısın sevgilim!' Ümit sevgilisinin alnına öpücük kondurup sıkıca sarıldı.
'Bade Hanım size kırmızı rengi yasaklamak istiyorum! Bir insana bir renk bu kadar yakışmamalı! Çok güzel olmuşsun güzelim!' Bade gülümseyerek kocasının yanağını öptü. 'Sizde eh işte idare ediyorsunuz Yağız Bey. Hem sen beni bir de yarın akşama gör!' Yağız kaşlarını kaldırarak karısının kulağına yaklaştı. 'Ha düğüne gitmeyelim evde otururuz benim daha eğlenceli planlarım var dersen seve seve eşlik ederim güzelim!' Bade gözlerini pörtleterek kocasına baktı ve yanından uzaklaşarak kapıya doğru yürüdü. 'Hadi hanımlar beyler! Çıkalım artık buradan hava almak istiyorum!'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAMAM MIYIZ?
Literatura Femininaİlk göz göze geldiklerinde anlamıştı Yağız bir şeylerin değişeceğini. Bu kız onun ya geleceğindeki ışık olacaktı ya da geleceğindeki kara leke olacaktı. Buna ikisi karar verecekti. Ya el ele devam edeceklerdi yada uzayıp giden ayrılığa boyun eğip yo...