✨Hayaller ve kabus✨

443 25 27
                                    

Musa ile aşağı indiğimizde, Bloom fırın eldivenleriyle sıcak tepsiyi masaya koymakla meşguldü.

Mis gibi kokular yayılıyordu ve o anladığım kadarıyla çikolatalı bir kekti. Normalde diğer türlerden de yerim ama çikolatanın yeri bende ayrıdır.

Bloom nihayet pastayı dilimlediğinde ve tabaklara koyduğunda, koşa koşa ona sarıldım.

- Ateşböceğim, döktürmüşsün yine.

Az kalsın onu yere düşürüyordum. Çok mutlu gözüküyordu ve arkadaşlarım mutlu olunca bende mutlu oluyordum.

- Flora, senin enerjin mükemmel. Nasıl hep böyle pozitif kalmayı başarıyorsun? Hadi şunları yiyelimde sonra sohbet edelim.

Başımı salladım ve sandalyeye oturdum. Yanıma Musa onun yanına da Bloom oturmuştu.

- Kendimi seviyorum ve sonra ister istemez mutlu oluyorum.

Nazik bir şekilde kekimi yerken Musa, ilgi çekici gözleriyle bana baktı. Konuşacağını anladığımda bende ona tebessüm ederek bakmaya başladım.

-Ee Flora, anlat bakalım günün nasıl geçti?

Bugün cidden yorucu ve uzun bir gün olduğu için olanları özetleyerek anlatacaktım. Zihnimde sözcükleri toparladım ve derin bir nefes aldım.

- İlk önce, başvuru yerine gittim ve orada bir erkekle tanıştım.

Musa hemen imalı bir şekilde ve sinsi bir gülüşle bana bakmaya başladı. Bunu yapınca onun kolunu dürtükledim.

- Daha sonra öyle bir sıra vardı ki anlatamam. Bende o sırada fenalaştım. Gözümü açtığımda o erkek vardı.

Bloom hepimize vişneli meyve suyu doldurup geri oturduğunda bana sordu.

- Adı neydi peki?

İsmi gerçekten çok güzel ve yumuşak bir his bırakıyordu.

- Helia.

Musa'nın gözleri büyüdü ve telaşla sordu.

- Asosyal yakışıklımın bahsettiği Helia mı?

Bende başımı evet anlamında salladım ve Musa'nın, Riven'a taktığı lakaba gülmeye başladım. Ben konuşmaktan yorulduğum için susmaya karar verdim.

- Flora, Helia hakkında bir şeyler biliyor musun? Bilmiyorsan seve seve anlatırım.

Musa bunları dediğinde inanamaz bakışlarla baktım. Altı üstü bir gündür tanıyordum onu ve hiç soru sormadım hayatıyla ilgili. Kızlar beni bildiği için kafamı tamam anlamında salladım.

Belki geçmişi iyi değildi bir de ben onun yaralarını deşmek istemezdim açıkçası. Ayrıca aşırı meraklı kız görüntüsüde vermek istemiyordum.

- Riven' ın anlattığına göre, o bu Dünyada yaşayan biriymiş ve burada dans eğitmenliği yapıyormuş. Boş durmayı sevmez o yüzden başka başka işlerle uğraşırmış.

Helia'nın vücudunun nasıl öyle olduğu anlaşılmıştı şimdi. Dans eğitmeni, kulağa hoş geliyordu. Bir anda o ile beni dans ederken hayal etmeye başladım.

Üstümde pembe bir dans elbisesi varmış ve onunda aynı şekilde öyleymiş. O narin ama aynı zamanda güçlü ellerinin arasında kuğular gibi süzülüyormuşuz.

Ardından belimden kavrayıp beni kendi etrafımda döndürüyor ve ahenkle dans etmeye devam ediyormuşuz. Arkadan tezahürat ediyorlar Flora diye. Ben ise çekingen bir şekilde gülümsüyormuşum.

Gözümün önünde Bloom'un eli sallanırken hayalime kendimi fazla kaptırdığımı anladım ve silkelendim. Musa'nın en baştaki imalı bakışlarından bu sefer Bloom' da da vardı.

Dansçı 🧚🏻‍♀️Flora+Helia🧚🏻‍♀️ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin