🧚🏻‍♀️Veliaht prenses🧚🏻‍♀️

175 14 8
                                    

Stella iki haftaya iyileşeceğim konusunda haklı çıkmıştı. Konuşabiliyor ve bedenimin üst kısmını rahat bir şekilde hareket ettirebiliyordum.

Bu süreçte herkes bana destek oluyordu ve kimse sevgisini benden esirgemiyordu.

Durumumun kritik olmadığını düşünen doktorlar beni normal odaya almışlardı.

Gözlerimi kocaman bir şekilde açıp ellerimi birbirine kenetledim ve çenemin altına koydum.

Ayakta duran Heliadan bir şey isteyecektim çünkü. Normal bir şey olsa yardım edebilirdi ama ben dışarı çıkmak istiyordum.

- Beş dakikacık dışarı çıkabilir miyim?

Bir süre gözlerini gözlerime dikti ve biraz düşündü.

- Senin biraz daha dinlenmek gerek ama Flora. Üzgünüm biraz daha burada kalman gerekiyor.

- Lütfen.

Bunu derken e harfini biraz uzatmıştım.

Elini yanağıma koyduğunda yanağımı onun soğuk eline yasladım.

- Söz konusu sen olunca hiçbir şeye karşı koyamıyorum. Tamam gel bakalım prensesim.

Beni kucağına aldığı gibi dikkatli hareketlerle tekerlekli sandalyeye taşıdı.

Bu geçen iki haftada kızlar teker teker yanımda nöbet tutmuşlardı. Konuşabildiğim hale geldiğimde Helia'yı artık uyuması konusunda ikna etmeyi başarmış onu koleje göndermiştim.

Bu süreçte hafızam tamamen yerine gelmişti ve bu beraberinde baş ağrısını getirmişti.

Arkamdan iteklerken girişteki rampayı geçtik şu an hala Linphea'daydık.

Herkes bana bakarken ister istemez fısıltılarını duyabiliyordum. Çoğu bana tebessüm etse bile yürüyemediğimi vurguluyorlardı.

Oysaki ben her gün çalışıyordum ama hiçbir sonuç alamıyordum.

Sıkıntılı bir şekilde ofladım. Kızların çoğu bir ülke yönettikleri için pek yanımda olamıyorlardı ve canım çok sıkılıyordu.

Musa uzaktan bana el salladığında tebessüm ettim.

- Nasılsın Flora?

Buruk bir şekilde ona baktım.

- Ne kadar iyi olunabilecekse bu durumda o kadar iyiyim.

Elini omzuma attığında ona bakabilmem için boynumu kaldırmam gerekiyordu ama normalde boyumuz birbirine yakındı.

- Kızım sen bu hayatta nelere göğüs gerdin. Gelmişsin hâlâ bana umutsuz umutsuz sözler ediyorsun.

- Sanki bir daha yürüyemeyecekmiş gibi hissediyorum Musa.

Başını onaylamaz bir şekilde sağa sola salladı.

- Bakıyorum sen yata yata sezgini kaybetmişsin. Biraz gezintiye ne dersin?

Başımla onu onaylarken kıkırdadım. İstediği zaman insanları mutlu edebilmesini iyi biliyordu.

Bacaklarıma küstüğüm için canım kısa şeyler giymek istemiyordu. Normalde mevsim kış olmasına rağmen Linphea pek etkilenmiyordu.

- İstersen Helia'yı yollayayım Musa. Hani rahat edemiyorsan anlarım.

Helia bana doğru eğildiğinde gözlerini kırpıştırdı. Dayanamayıp yeniden kıkırdadım çünkü olduğumuz durum çok komikti.

Helia baş aşağı bir şekilde bana doğru eğilmişken çekik gözleri benim çeneme bakıyordu.

Dansçı 🧚🏻‍♀️Flora+Helia🧚🏻‍♀️ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin