✨Sürpriz ve ayna ayna söyle ona!✨

402 28 49
                                    

Etrafta ilginç bir sessizlik oluşmuştu.

Bir anda patlayan konfeti sesiyle kulaklarımı tıkayıp tiz bir çığlık attım.

- Ne oluyor!?

Stella bana bakıp aptalmışım gibi göz devirdi.

- Musa geliyor. Ne olacak?

Bunu demesiyle beraber hızlıca bir göz gezdirdim. Ama Riven daha gelmemişti.

Acaba başına bir şey mi geldi diye düşünmeden edemedim.

Yeşil gözlerimi merdivenlere dikip Musa'yı beklemeye başladım.

Nihayet merdivenlerin başında belirdiğinde resmen parlıyordu.

Stella ise modasının hakkını verdiğini bildiği için memnuniyet duyar bir şekilde tebessüm ediyordu.

Musa, koyu lacivert saçlarını arkaya attırmış ve kahküllerini yana doğru taramıştı.

Saçının yanına ise altın rengi toka takmış ve yüzünü ortaya çıkarmıştı.

Kırmızı göğüs kısmı fırfırlı elbisesi bel kısmından iki yana doğru süzülerek bitiyordu. Sonraki kısım ise nazikçe dümdüz bir şekilde aşağı süzülüyordu.

Gerçek bir doğumgünü kızı gibiydi. Kalıbımı basarım ki Riven burada olsa ona tekrar aşık olurdu.

O geldiğinde kızlarla birlikte grup kucaklaşması yaptık. Her an ağlayabilirdim.

Onlar olmasa hayatım çok sıkıcı olurdu.

Bir anda herkesin gözlerinden yaşlar senkronize bir şekilde akmaya başladı.

Musa ile birlikte herkes böğürtlenli pastanın bulunduğu masanın etrafına dizildik.

Musa, pastaya eğildi ve mumları üfledi. Artık on sekiz olmuştu.

Daha dün on altı yaşındaydık. Yaşlanıyoruz vesselam.

Pastayı keserken bol bol fotoğraf çekinmeyi ihmal etmedik. Layla bana iki kulak yaptığında bende onu gıdıklamaya başladım.

Yüzü oldukça komik olduğundan çıkan fotoğraf leş gibi olmuştu.

Herkes bu halimize gülerken bütün çiftler fotoğraf çekinmeye başladı bu sefer.

Musa, ben ve Bloom grubun tek insanları olduğumuz için tabaklarımıza pasta alıp koltuklara oturduk.
Bir çatal pastayı ağzıma götürürken çok beğenmiştim. Mayhoş bir tadı vardı ve çok yumuşaktı.

Ama yanımdaki Bloom ve Musa için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.

İkisi de belli etmese bile çok üzgündüler.

Karşıya baktığımda Layla ve Nabu fotoğraf çekinmeyi bitirmişti. Onların yerine Brandon ve Stella geçmişti.

Ellerimi Bloom ve Musa'nın beline yaslayarak onları kendime doğru çektim.

Kafaları omuzlarıma düştüğünde ağladıklarını anladım.

Bloom muhtemelen Sky gelmediği için ve bir prens ile nasıl ilişki sürdüreceğini bilmediği için üzülüyordu.

Musa ise annesiz bir doğumgünü geçirdiği ve Riven gelmediği için ağlıyordu.

Saçlarını okşamaya başladığımda konuşmaya gerek yoktu.

Biz birbirimize ruhlarımız ile bağlıydık.

Helia'nın bana doğru geldiğini gördüğümde yerimde kıpırdandım.

Dansçı 🧚🏻‍♀️Flora+Helia🧚🏻‍♀️ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin