Ellerimi belime koydum ve Bloom'u baştan ayağa süzmeye başladım. Birkaç gün sonra Bloom ve Sky evleniyordu ve içimde tarif edemediğim kötü bir his kol geziyordu.- Ne olur dikkatli ol Bloom. İçimde kötü bir his var. Biliyorsun perilerin hisleri kuvvetlidir.
Elini omzuma koydu ve tebessüm etti.
- Sorun olmayacak Flora ama ben yine de seni dinleyeceğim.
Elimden tuttu ve beraber yatağa oturduk. Bugün Domino'daydık. Diğer kızlar ise koşuşturma ile meşguldü.
Stella, Bloom'un gelinliği ile uğraşıyor, Musa ise müzik seçiyordu. Tecna, ses sistemini tamir ediyordu.
Biz okuldan mezun olalı tam beş yıl olmuştu. Bu arada Layla ile Nabu, Stella ile Brandon evlenmişti.
Herkes yuvadan bir bir uçuyordu yani. Çok değil bir yıl sonra ise Riven ile Musa'da evlenecekti.
Ben bunları düşünürken kapı büyük gürültü ile açıldı ve sarı saçlı mavi gözlü kız Bloom'un kucağına atladı.
- Teyze seni çok özledim.
Bloom onu tuttuğu gibi etrafında döndürmeye başladı. Etrafta kahkahalar uçuşuyor ben ise mesut bir şekilde tebessüm ediyordum.
- Laura, prensesim ben de seni çok özledim.
Dört yıl önce Daphne ve Thoren'in kızı olmuştu. İsmi ise Laura'ydı. Laura defne ağacı demekti ve bu beni gerçekten mutlu etmişti. Etrafta ben uzman olacağım diye şakıyordu.
Helia beni aradığında sarayın penceresine doğru yürüdüm ve sesini daha rahat duyayım diye tek kulağımı kapattım.
- Merhaba canım nasılsın?
Dediğimde uzun bir sessizlik oluştu. Başına bir şey geldi diye düşünürken sonunda sesini duydum.
- Flora seninle konuşmam gerek. Bahçeye gelir misin?
- Tamam.
Bir süre düşündüm. Aramız oldukça iyiydi bu yüzden sorun ilişkimizle alakalı değildi.
- Bloom ben Helia'nın yanına gidiyorum.
Başını tamam anlamında salladı. Hızlı adımlarla merdivenden indim. Nefes nefese bahçeye ulaştığımda Helia arkası bana dönük bir şekilde karşıya bakıyordu.
Yavaş ve sessiz adımlarla arkasından beline sarıldım ve çenemi onun sırtına koydum.
Elini sevgiyle benimkilerinin üstüne koydu ve tebessüm etti. Karşısına geçtiğimde o doyamadığım gözlerine baktım.
- Sesin hüzünlü geliyordu telefonda. Bunu gözlerin doğruluyor Helia.
Derin bir nefes aldı ve tebessümünü bozdu. Huzursuz bir şekilde yerinde kıpırdandı.
- Hani beş yıl önce konuştuğumuz konu vardı ya. Aslında konular vardı. Kendimi hazır hissediyorum. Macy ile konuşmadan önce yanına geleyim dedim.
Tebessüm ettim ve başımı yana yatırdım.
- Her zaman bana gelebilirsin bunu biliyorsun değil mi?
Başını evet anlamında salladı.
- O şu an çocukluktan çıktığı için tepkisini kestiremiyorum ve bu beni rahatsız ediyor.
Yanağını yavaş bir şekilde okşadım. Şimdi biraz daha iyi gibiydi.
- Empati kurarsan Helia çözümü bulmuş olursun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dansçı 🧚🏻♀️Flora+Helia🧚🏻♀️ (Tamamlandı)
Fanfiction🧚🏻♀️Sihirli kanatlar serisinin ilk kitabıdır.🧚🏻♀️ İlk kısım: Dansçı ( tamamlandı ) İkinci kısım: Bağlı kalpler ( tamamlandı ) 💃🏽🧚🏽♀️DANSÇI🧚🏽♀️💃🏽 Dalgaların gücüyle kutsanmış olan o kraliçe İntikam için en yakın ar...