Bölüm 15 - Hızlı davran, göze batma!

31 3 1
                                    

M12904 lanetli köyden ayrıldıktan sonra karakol üzerinden küçük bir istasyona girer ve trene biner.

Meydana indikten sonra, ana caddeye doğru işaret eden kan izlerini görür. Hemen oraya dokunduğu anda ıslak ve taze olduğunu hemen anlamıştı.

Hemen ana caddeye doğru yürüdüğü zaman, otobüs durağı ile binaların arasında ışığı yanan dükkanı görünce, kan izleri bu dükkanı işaret ettiği düşüncesiyle silahlarını kuşanarak dükkana girer ve etrafına bakar.

Hayatta olan birisi var olması umuduyla dükkanı didik didik arar, fakat şansı yaver gitmez ve 1000 dolar para, bir kaç mermi, çalışır telefon, bir not ve iki cesetten başka bir şey bulamaz.

Cesetleri inceledikten sonra cinayete kurban gittiklerini anlamıştı, asıl ilginç olan şey yazılan notta saklıydı.

M12904 bu notu okuyarak;

"Sevgili yabancı, bu dükkanda tuhaf olaylar döneceğinden tahmin etmeliydim.

Bu Ashkeneh Beyliğinde kıyamet geldiğinden beri kaos hakim oluyor ve dükkanımın durduğu semte de sıçradı, şuan kavgalı olduğum sakinlerle anlaşıp, kaldığımız binalar arasında köprüler inşa ederek ve yeni iş-ikmal yerleri açarak, kendi gettomuzu oluşturduk.

Gettomuz kaldığın dükkanın solunda bir sokağa girdiğiniz zaman bir koleje denk geleceksin, kolejden sola sapıp bir site görüyorsan, üstten köprülü binaları falan orası bizim gettomuz olur.

Gerçekten o notu okuyorsan muhtemelen ölmüşüzdür. Aslında bu notu Mahmut için yazmıştık fakat seninde açıkta kalmanı istemem...

İmza - demirci Sait efendi"

M12904 doğru yere geldiğini anlamıştı, fakat Sait efendinin kim olduğunu bilmiyordu, notta yazılan yere gitti ve dükkanda da gördüğü kan izlerini bu sefer bahsettiği koleje ve gettoya giden yollarda da gözüküyordu, M12904'ün kafası karışmıştı ve karar vermesi gerekiyordu.

Gettolarına gideceği kesindi, M12904 emin adımlarla, güçlerini kullanarak Gettonun olduğu siteye giriş yapar.

M12904 gettoya girmek isterken şansına kapı kilitliydi, daha da kötüsü kan izlerinin büyük kısmı gettoda olduğunu anlayınca afallamıştı, fakat oyalanacak vakti yoktu ve çabuk davranması lazımdı.

Duvarların etrafında bir tünel olduğunu gören M12904, oradan girmeyi tercih eder ve sonunda gettoya varır.

Varır varmaz bu tuhaflık dolu düşünceleri konusunda yanılmadığını anlayacaktır, binaların içinden garip bir gülme sesini duyar ve meraklı iştahını susturamayarak binaya girer.

M12904 gülen kişinin kim olduğunu anlayınca affalayarak;

M12904: "Bu katil Jeff değil mi? Öldürememişmiyim bu lanet herifi? *kendisiyle konuşarak* Saçmalama Mahmut, onu işkence ederek öldürdün yaşaması mümkün değil kendine gel!"

Gettoyu kana bulayan şahıs: "*öldürdüğü insanlara bakarak* Bu çiftlik hayvanlarının kanı bok gibiymiş. Niye sarımsaklı mantı yiyorsunuz ki?! Fakat o Arcaealıyı öldüren kızın kanı çok lezzetliydi!"

M12904: "*içinden* Oha! Bu vampir ben gettoya varmadan içinden geçmiş, ah gariban insan dostlarım! Bir dakika, bu vampir beni öldüren tapınakçı kızın kanını mı lezzetli buluyor, noluyor lan?"

Gettoyu kana bulayan şahıs: "Birazcık kan ve insan eti toplayayım biraz da İnsan kalbi, sevgilim buna çok sevinecek! Ah deli demirci Sait usta sanada yazık oldu ha! *güler* Benden yani vampir Noah Ayashenko'dan kaçamazsın!"

M12904: "Kahretsin Sait efendinin içinden bile geçmiş! Noah, Cehenneme kadar yolun var bekle geberteceğim seni!, *aniden bir adamını okla katledip ortaya çıkar* Noah!"

Noah: "Arcaealı Suikastçı Kardeşliğinin üstadı Mahmut, seni barbar! Ölmemişmiydin?"

M12904: "Kanını emdiğin tapınakçı kız fena çuvalladı, ben hâlâ yaşıyorum!"

Noah: "Seni ben öldüreceğim o zaman! Gardını al!"

M12904: "Bunu diyen bir sürü kişi çıktı ve hepsini öldürdüm! Kisharin denilen kasetteki kız tek istisna tabi!"

Noah: *şaşırarak* "Kisharin? Bir dakika Kisharin Myakuhela'dan bahsediyorsun sen?"

M12904: *sakin sesle* "Tanıyormusun peki?"

Noah: *sakinlikle* "Evet, o kız Yandere. Muhtemelen senin oturduğun eve bir sürü kaset bıraktı, hatta gideceğin yerlere bile."

M12904: "Nereden biliyorsun peki? Beni öldürecek kadar takıntılı olduğunu nereden biliyorsun?"

Noah: "Sana karşı takıntısı çok pistir, seni öldürttüm diye beni kırbaçlamıştı. Sana olan aşkı o kadar takıntılı hale geldi ki, bana senle ilişkili olan herkesi öldürmemi bile emretmişti."

M12904: "Bana bilenmişler iyicene. Pekâlâ Noah, bu kadar laga luga yeter, bu Kisharin denilen psikopat ile Tapınakçılar neredeler?"

Noah: "Yerini söylememi istiyorsan, önce beni yenmen gerekir Arcaealı suikastçı!"

*M12904, Noah'ın mallıklarına dayanamaz, altıpatla vurur ve Noah ölür*

M12904: "Söylemezsen söyleme. Neyse ya, 4 saatlik yolun ilerisinde, terk edilmiş okul binasının olduğu yerde, harabe pazar yeri ve iki sitelik getto var oraya giderim artık bende."

M12904 bu kanlı gettodan ayrıldıktan sonra çalışan bir arabayı alıp oraya gider.

(Y.N.1: Noah Ayashenko, Soylu Vampirdir. M12904'ü öldüren tapınakçı ile sevgilidir. Genellikle çok boş konuştuğu için hiçkimse onu ciddiye almaz, diğer vampirlere kıyasla gerçekten aptaldır. Kisharin'in bir numaralı adamı olmasına rağmen hiçbir işi doğru düzgün yapmaz ve akranları tarafından sürekli fırça yer.)

Standia - Siber Askerin Karanlık Zihni (Geçiçi Olarak Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin