Bölüm 65 - Gece çekirdeğinin arkasında

23 1 0
                                    

M12904 rahat uyku çekemeyip kendini dışarıya atarak gezmeye çıkar.

Sonrasında kardeşi Kızıl Kurt ile karşılaşır;

Kızıl Kurt: *meraktan* "Kardeşim iyi misin? Sarhoş gibisin."

M12904: *yorgun bir şekilde* "Odama damlayan Belle ile Kisharin kevaşeleri yüzünden uyayamadım... Götü kurtarmak için onları bağlayıp yerde yattım."

Kızıl Kurt: "Kanka, sen gelmeden önce onlar baya alkol ve uyuşturucu almış şekilde bize gelmişlerdi... Sonra tabi ağrı kesici sanıp kullanmaktan korktuğun mavi kristaller ile öğrencin abazan İssei'n azdırıcı haplarından bi elli miligramdan aldılardı"

M12904: "Bende diyorum niye azgınlar gibi benle sevişmek istiyorlar diye kendimi sorguluyordum. Kafaları güzelken iyice daşşak gibi yaptılar belli oluyor. Birşey diyeceğim buralar hep mi ıssız olur?"

Kızıl Kurt: "Aslında bu köy hareketli ve gelişmiş fakat bu bölge için pek aynı şeyi söyleyemem... *Yarbay Sayuri'yi görür* Bir dakika senin öğretmenin değil mi bu?"

M12904: "Bir dakika ya bunlar Ay Şeytan Ordusunun seçkin rütbelileri. Neden saat 9 yönüne gidiyor bunlar?"

Kızıl Kurt: "Gece çekirdeği kapısı isimli garip bir yere gidiyorlar, doğrusu pek girmedim... *İçine bir kurt düşer* Mahmut, sen onları gizlice takip et. Mümkünse onlar girdiyse sen de gir o kapıya! Ben kuzenlerle ve senin tayfanla birlikte oraya dalıcaz!"

M12904: "O iş bende!"

M12904 onları gizlice takip eder ve gerçekten öyle bir kapının varlığını keşfeder. Onların içeriye girmesini beklerken;

M12904: "Vay anasını, gerçekten bir boyut kapısı var! Fotoğrafını çekeyim, *fotoğrafını çeker* onlar içeriye girdiği an bende dalış yapsam iyi olacak..."

Ve sonunda o kapıdan içeriye girer.

İçeriye girdikten sonra etrafı gezinmeye başlarken, tesadüf eseri tılsım bulur ve göz gezdirirken başka bir yere ışınlanır.

Işınlandığı yer M12904'ün gördüğü yerlerden çok farklıydı. Deniz, kum, güzel bir gün batımı ve hafif serin rüzgardı.

M12904 bu olanları gördükçe birazda olsa çıldırmaya başlar ve korkudan ne yapacağını bilmeden, onların farkedemeyeceği yerde saklanır.

Biraz uzaklaştıktan sonra mavi haptan alarak kendine gelmek için az da olsa kafayı bulur;

M12904: "Biraz da olsa kendime geldim! Onların ne boklar çevirdiğini öğrenmem gerek!"

Biraz daha yaklaştıktan sonra onların amaçsızca gittiklerini düşünmeye başlarken daha sonrasında karşısında birazcık üzgün tatlı bir kız çıkar;

Storia Yabureme: "Hey yabancı, burada ne arıyorsun?"

M12904: "Siyah-Altın Sarısı renkli askeri üniformalı pisliklerin ne yaptıklarına bakıyorum, çok şüpheli geldi."

Storia Yabureme: "Onları ben tanıyorum. Bunlar Asuka Nishimori denilen merhum vampirin arkadaşlarıydı, onu diriltmek için Badekışla kasabasındaki tapınağa gidiyorlar. Bu arada senin adın ne?"

M12904: "Adım Mahmut, Arcaea Suikastçı kardeşliğinin lideri ve ikinci üstadı.."

Storia Yabureme: "Memnun oldum Mahmut, bende Storia Yabureme. Buranın ebedi muhafızı."

Standia - Siber Askerin Karanlık Zihni (Geçiçi Olarak Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin