Standia - Siber Askerin Karanlık Zihni (Geçiçi Olarak Ara Verildi)

Bölüm 82 - İnadına Dövüş inadına parti!

M12904 uzun uğraşlar olsa da partinin olduğu yere varmayı başarır. Adımını attığı anda karşısına Minako çıkar.

Minako: "Ah dostum nerede kaldın?"

M12904: "Şarapları almaya Spy Shopa gittim ve hallettim. Ekmekleri alacağım derken yolumu kesen üç tinerciye ders verirken unutmuşum."

Minako: *rahatlatarak* "Dert etme Mahmut, ekmek kısmını Parker halletti. Birisiyle tanıştıracağız seni."

M12904: "Kim ile?"

Minako: *gülümser* "Birazdan görürsün..."

M12904 ve Minako ilerlerken parti ışıkları gözleri rahatsız edeceği sırada, M12904 güneş gözlüğü takarak yoluna devam eder.

Büyük salona girdiği zaman dans eden bir kızı görür ve anlam veremezken, Minako o kızı arayarak;

Minako: "Alo, Sasaki. Beni duyuyormusun?"

Sasaki Mitsuko: *telefonda konuşur* "Ne var Minako, duyuyorum. Ne oldu ki?"

Minako: "Sana esaslı bir arkadaşımı getirdim. Tanışmak istermisin?"

Sasaki Mitsuko: *telefonda mutlu bir sesle* "Hadi lan oradan, ciddi misin? *M12904'ü görür* Tamam getir dostum."

Minako ile M12904 ise Sasaki'nin karşısına çıktıkları zaman, Sasaki sevinerek;

Sasaki: *sevinir ve mutlu olur* "Sen Minako'nun arkadaşı üstad Süper Mahmut olmalısın? Ya da Beyaz Kurt? Üstadlıktan emekli olduğunu duydum. *utanır ve gülümseyerek kızarır* Aman be ne saçmalıyorum, ben Sasaki Mitsuko, Minazawa'da eğlence diyince ben gelirim akla. Tanıştığımıza memnun oldum."

M12904: *gülümser* "Bende tanıştığımıza memnun oldum Sasaki. Ben hâlâ neden burada olduğumu çok merak ediyorum?"

Sasaki: *M12904'ü yanağından öperek* "Merak etmene gerek yok. Minako ablanla, kardeşin Kızıl Kurt ile, öğrencilerinle falan burada eğleneceksiniz. Emekliliğini kutla, sakın savaşa girme. Yoksa ikizinle ablan bana kızabilir, *göz kırpar* müzikli oyunlara ne dersin?"

M12904: "*içinden* Lan bileydim, Cüneyt Arkın gibi bir stille gelirdim. Fazla uçtuk anasını satayım. *Dışından* Çok güzel olur, baya stres atmış olurum. Bu arada öğrencilerim ile ikizim nerede?"

Minako: *gülümser* "Bu saatte bunları düşünme, gel birlikte kahve içelim üçümüz."

M12904 onlarla birlikte pencere kenarı rahatlatıcı yağmur sesi eşliğinde kahvesini içerken, el konsoluyla oyun oynarken Minako;

Minako: *iç çeker* "Ah Mahmut. Uzun yoldan geldik, hâlen daha konsolunla oyun oynuyorsun. Biraz eğlen, kalkalım da çekirdek tayfamızın yanına gidelim."

M12904: "İyi fikir Minako-ōnesan, ne yapıyor bu keretalar. Umarım tozu dumana katmıyorlardır."

M12904 ve Minako, öğrencilerinin yanına giderler ve odaya girdikleri zaman;

İssei: *sevinerek* "Liderim geldiniz sonunda, hoş geldiniz. Umarım başına kötü bir şey gelmemiştir."

Tati: *sevinerek* "Şarapları hallettiniz mi? Tadasu'nun takımı çok seviyor şarapları."

M12904: *gülümser* "Hallettim hallettim. Bunlar, gerçek Firenze ve Napoli şarabı. Güzel güzel için."

Kızıl Kurt: "Umarım bir sıkıntı yoktur kardeşim... Seni tek saldığımız zaman ortalığı birbirine katıyorsunda. *Kıkırdar*"