Bölüm 89 - Konser Kargaşası

31 0 0
                                    

M12904 kendi fakirhanesinde, koltukta uzanırken uyuyakalır. Derin bir uykuya daldığı an, hiç birşey yapamaz hâle gelir. Uyuyakalırken bir rüya görerek başlar.

Rüyasında kuzey ışıklarının olduğu, birden fazla kayan yıldızı olan garip bir gökyüzünü görür. Ardından ormanlık alanında kendini bulduktan sonra yürür ve karşısında uzaktan güzel gelen şehir manzarasıyla karşılaşır.

Tam ilerleyeceği sırada karşısına Shiro çıkar;

Shiro: *gülümser ve kızararak* "Merhaba tatlım. Bana kırgınmısın?"

M12904: *gülümser* "Merhaba Shiro. Sana hiç kırılmadım, fakat dün yaşadıklarım sadece kabustan ibaret olsun isterdim hepsi bu."

Shiro: *gülümser* "Dünde olan, dünde kalır. O altılı seni özlemişti zaten, onlara uğramayı unutma. Tekrar sana kızmalarını istemem. Yanına geleyim mi?"

M12904: "Tamam, bir gün ziyaret ederim. Yanıma gelsen çok güzel olacak gibi, tam olarak amacımız ne, onu bilmiyorum doğrusu."

Shiro: *gülümser* "Saat 12 yönünde, 16.yüzyıldan kalma bir saray var. Orayı keşfetmek ister misin tatlım?"

M12904: "Güzel fikir, günlüğüme kaydetmeye değer bir şey vardır."

Saraya doğru gittikten sonra kapının kilitli olduğunu farkeder ve hislerini kullanarak anahtarı bulmaya çalışır.

Başka bir odanın kapısından girdikten sonra bir kaç cesetle karşılaşır;

M12904: *şaşırır* "Tamam... Buralara geleceğinden beklemezdim. Cesetleri incelersek iyi olacak, belki cinayet olduğunu düşündüğüm mesele hakkında bir kaç fikir edinmemi sağlayabilir."

Cesetleri incelemeye koyulur ve üç cesedi incelerken;

*Birinci cesedi inceler*

M12904: *sakin bir sesle* "İlkinin kanı çok taze, muhtemelen en son öldürülen de bu. Sol kolundan ve sağ ayağında düz kesinti görüyorum, sanırım kılıçla uzuvları kesen bir katilimiz var. Karnında büyük bıçak sokması var, muhtemelen uzuvlardan önce gelmesi normal bir durum, çünkü karnındaki çıkan kan, diğer uzuvlara kıyasla kısmen kuruduğu için gayet iyi açıklıyor."

*İkinci cesedi inceler*

M12904: *sakin bir sesle* "İkincinin kanı pıhtılaşmakla kalmamış, ayrı bir canlıya dönmüş amına koyayım. Şaka bir yana ilk öldürülen olduğu belli, fakat uzuvların bir kısmı etinden parçalanmış. Muhtemelen canavarın biri onu öldürmüş, başka bir açıklaması yok."

*Son cesedi inceler*

M12904: *sakin bir sesle* "Zaman kronolojisine göre katledilen ikinci kişi. Muhtemelen benim gibi keşfe çıkan sıradan biri, boynuna ve köprücük kemiği gözüken bölgeye baktığım zaman bir ısırık izi var, çıkan kan diğerlerine kıyasla cok az akıyor. Galiba burada katil ve canavar'dan sonra vampir de buraya damlamış. Bileklerine ve şah damarına bakıldığı zaman kalem benzeri bir kazık çakıldığı gayet belli. Yüksek ihtimalle asil vampir ancak böyle bir fantaziye bulaşabilir. İşkence çektirilerek öldürüldüğü kesinleşti."

M12904 cesedin birini incelediği zaman anahtarı bulur ve cebine atar bu sırada Tek-Gözlü Ölüm ve Koruyucu Meleği gelince;

Tek-Gözlü Ölüm Meleği: *şaşırır ve merakla* "Mahmut? Sen cesedi mi inceliyorsun?"

M12904: "Nekrofiliye benzer halim mi var? Tabiki cesedi inceliyoruz."

Tek-Gözlü Koruyucu Melek: *meraklanır* "Tam olarak amacın neydi onu merak ettim de?"

Standia - Siber Askerin Karanlık Zihni (Geçiçi Olarak Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin