22. Bölüm

1.3K 338 141
                                    

Dakikaların geçmesiyle umudlarda tükeniyordu. Fatma kadın çaresizce dizlerini kırıp kendini yol kenarının ortasına atmıştı. Tepesinde duran kızı Berdil onu zar zor yerden kaldırabilmişti. Annesinin yanaklarına dokunarak, "anne merak etme bulucaz kardeşimi" Diyip tesellide bulunuyordu.

"Ah Beren'im ah benim oğlumu Saburerler kaçırdı." Berdil annesini güçlükle ayaklandırıp yürüdükleri sıra da tanıdık olduğu
araba önlerini kesti. Bu Berken'in arabası idi. Hızla arabadan inmiş karşılarında bulunmuştu.

Nerde? Buldunuz mu, diye sormaya kalmadan Fatma ağlayan gözlerini silerek, iki elini yumruk yapmış adamın göğsüne şidetli yumruklar attı. Bir yandan da, "getirin oğlumu ne istersiniz kızımı aldığınız yetmedi mi?"
diye söylendi. Berdil annesini durdurmaya çalışırken Berken arabasına binip uzaklaştı.

Yüreği acılı ana arabanın arkasından tüm gücüyle bağırdı.

"Saburerlerr! getirin oğlumu. "

Berken bir yandan arabayı sürüyor,
bir yandan da nereye gider ki diye düşünüyordu. Babası yada dedesi kacırsa haberi olurdu. Onlar
kaçırmamıştı peki bir çocuk nereye giderki diye düşündü. Ve o anda okulun az ilerisinde ki park aklına geldi. Parkta olabilir miydi? Bunu öğrenemek için arabayı parka sürdü.

Parka vardığında arabadan indi . Etrafina göz gezdirdi. Ve salıncakta salanan küçük Emir'i gördü.

Onu gören Emir salıncaktan indiği gibi kucaklaşmak için ona koştu. Berken dizinin tekini çökmüş kolarını açmıştı.

Ardından bankta oturdular. Berken
hafif kızmıştı.

"Sen naptın Emir neden okula gitmedin? Annen,ablan seni ne kadar merak ettiler bilirmisin? "

Emir başını eğip dudaklarını büzmüştü.
Hiçbir şey demeden ayakkabılarını bankın altına koyup saklamaya çalışıyordu.

Berken bu durumu farkedince ,

"Hiç ayakkabılarını gizlemeye çalışma. Simdi anlat bakalım ne oldu?"

Emir den bir cevap gelemeyince Berken tekrardan konuştu.

"Madem sen anlatmıyon ben anlatayım. Sen okula gittin ayakkabıların yırtıktı arkadaşların senle dalga geçtiler sen de okuldan buraya geçtin değilmi." Dediğinde Emir
başını salaldı. "Evet benlen dalga geçtiler, güldüler hatta babamlada geçtiler çalışmıyo fakir dediler,çok küçüldüm."

"Hani onlar senle dalga geçtiler,Sana güldüler ya sen küçülmedin onlar küçüldü.

Emir Berken abisinin bu sözlerini anlamadığından sözünü kesti. "Ama onların ayakkabıları yırtık değildi ki hepsininkisi de çok güzeldi."

"Peki söyle bakalım benim ayakkabılarım yırtık olsa sen gülermiydin? Dalga geçermiydin?" Diye sorduğunda Emir ona "hayır gülmezdim nede dalga geçerdim." Diyerek cevap verdi.

Berken bu sefer kücük Emir'e böyle bir soru sordu. "Peki sen güldün diyelim ben mi küçülmüş olurdum?"

Emir başını sağa sola saladı. Bu hayır anlamına geliyordu. Bu sefer soru sormadı ayağa kalktı Berken. Elini mutsuz bir şekilde dudaklarını büzmüş neredeyse ağlayacak olan çocuğa uzattı.

"Hadi şimdi kalkta sana en kral ayakkabıyı alalım."

Çocuk sevinçle o minik ellini ona uzatılan avuca koyarak arabaya bindi.

BİR GÜLÜŞE BİR ÖMÜR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin